EDİP CANSEVERİ AN(L)ARKEN
insan yaşadığı yere benzer
o yerin suyuna, o yerin toprağına benzer
suyunda yüzen balığa
topragını iten çiceğe
dağlarının, tepelerinin dumanlı eğimine
konya’nın beyaz
antebin kırmızı düzlüğüne benzer
göğüne benzer ki gözyaşları mavidir
denizine benzer ki dalgalıdır bakışları
evlerine, sokaklarina, kosebaslarina
öylesine benzer ki
ve avlularina…
demişti mendilinde kan seslerini ardında bırakıp giderken...
8 Ağustos l928 de merhaba dediği hayatına sığdırdığı şiirlerle hep ilgi odağı olmuştur.
Yalnız şiirleri ile değil yaşama biçimiyle de kendisinden söz ettirmiş,dize işlevini yitirdi gerekçesiyle yeni arayışlara yönelmiştir.
İkinci yeni akımın Cemal Süreya ve Turgut Uyarla birlikte ismi şiir tarihine yazılan en önemli şairlerden biri olmuştur.
Şiirlerinde sevinç zamanla yerini bunalıma, toplumsal dengesizlikler eleştirme kaygısı yerini yıkıcı umutsuzluğa bırakmıştır.
Yerçekimi Karanfil ile kendine özgü bir şiir evreni kurarak edebiyat tarihinin unutulmazları arasında yerini almıştır.
Şiirleri, İkindi Üstü,Dirlik Düzenlik,Yerçekimi Karanfil,Umutsuzlar parkı,Petrol,Nerde Antigone,Tragedyalar,Çağrılmayan Yakup,Kirli Ağustos,Sonrası Kalır,Ben Ruhi Bey Nasılım,Sevda ile Sevgi,Şairin Seyir Defteri,Yeniden,Bezik Oynayan Kadınlar,İlkyaz şikayetçileri,Oteller Kenti
Şiirsel canlılığı besleyen şairlerden biri oluşu cemal Süreya’nın mısralarına şu şekilde yansımıştır.
Yeşil ipek gömleğinin yakası
Büyük zamana düşer
Her şeyin fazlası zararlıdır ya
Fazla şiirden öldü Edip Cansever
28 Mayısta yaşama veda edip ardında unutulmaz eserler bırakan değerli şairimizi saygıyla anıyoruz.
Kaynak:vikipedi
YORUMLAR
GÖZLERİ
Sanki hiçbir şey uyaramaz.
İçimizdeki sessizliği
Ne söz, ne kelime, ne hiçbir şey
Gözleri getirin gözleri
Başka değil, anlaşıyoruz böylece
Yaprağın daha bir yaprağa değdiği
O kadar yakın, o kadar uysal
Elleri getirin elleri
Diyorum, bir şeye karşı koymaktır günümüzde aşk.
Birleşip salıverelim iki tek gölgeyi.
Edip CANSEVER
Ne mutlu, imzayı atıp da gidebilenlere!
Kutluyorum.
CÜCELER
Geceler geçmiyor ki, ağır ağır kalıyor
Hırçın! sızıyor camlardan deli
Cücelerse şarkı söylüyorlar mutfakta
Dillerini çatallarıyla yırtarak
Kandan ve sinirden ürpertilmiş şarkılar.
Yüzümü içime kırbaçlıyorum, korkunç yüzümü
Gülüyorum orda acıya
Gülmüyorum bile acıya
Çok kollu bir deniz hayvanı gibi
çıldırtıyorum onu şehvetten
Cüceler şarkı söylüyorlar mutfakta.
İçelim ey cüceler, içelim
Vaktimiz var nasıl olsa
Doğacak yeni acılar için.
edip cansever
önemi vurguladığınız için tebrikler...