Güne Dair Duygularim...
şu an ufacık çocuk gibiyim... kırılgan, savunmasız ve hırçın... sebeb-i de hatalarım... bazen dönüşü olmayan, kiminde istemeden kırdığım yada kırılmama sebep olan hatalardan söz ediyorum.
son deyip ders almış olsamda, kendimi haklı bulsamda, işte duygusalim ya üzülüyorum ve dönüp dolaşıp aynı hataları yeniden yapıyorum cünkü herkesi ayırt etmeksizin seviyorum, sevdiğim için olacakkı herkese güveniyorum.
ve bu güvenim üzülmeme hatta yıkılmama sebep olsada. Rabbım nasip etmiş, duygu ve düsünceler süzülmüş yürek süzgeçimden ve yerleşmiş kimliğime bir kere. böylece bazı acı gerçekleri görmez, duymaz olmuşum. gözüme sevgiden bir perde inmiş ve farkedemez olmuşum beni bekleyen onca hatayı.
hani derlerya " yaratılanı severim yaratanda ötürü", benimkide o misalen. kimse kimsenin gölgesinde yaşamamali, herkesin sevilmeye hakkı var derim kendimce, herkesi kucaklarım sevgiyle.
_ve duvara konuşurcasına bazen "Hülya sen aldırma yüreğin kan ağlasada, sevmeye devam et ve sen güven yine, kul bilmesede Rabbin biliyor" ya derim kendime.
farkına varmadan ben bu hataları ’üzgünüm’ hep tekrarlıyorum nedense. hatalar tekrarlanmamalı diye hatırlasamda pişmanlığım ve feryadımda boğulsamda ne çare, uslanmam meşhule kaldı (belki) korkarim yine.
belkiler, acabalar, sorular sorular ve razı olamadığım yada beni memnun edemeden yorgun düşen cevaplar. elbette bu hatam yeni değil ve sürekli tekrarlanacak belkide, bu bende bir alışkanlık mi oldu ne??
ben, sözümde duramasam diye korksamda. bu korku, bu kayıbı nasıl sindirileceksem, havayla birlikte nasil teneffüs edebileceksem sineme, hiç bilmiyorum... bildiğim şey ben beni daha çok üzmek istemiyorum...
onca kırılganlığın ardından, o kadar çok alıngan olmuşumki, gözyaşlarım nafile, pişmanlık hak getire. bu hatayı tekrarlamayacağım diye sürekli söz veriyorum kendime ama gerçektende verdiğim SÖZ sözde kalıyor her defasında yine.
nasıl şahit oldum bunca hatalara gerçekten bilmiyorum... ben, bu beni nedense çözemez, tanıyamaz oldum.
bügünden sonra, hiç bir şeyi düşünmeden ve hesaplamadan güne nefes almayı başarabilirsem, artık ’mutlu’ yaşamak istiyorum bende. bunu kendime borçluyum, ’söz’ lerden uzak suskun ve mahçup bir niyetle yaşamak hakkımdır diyorum ve bekliyorum.
SöZ, artık kendime ve kimseye daha söz vermiyeceğim, belki (çünkü) artık ben, ben olmayacağım, en azında böyle olmaktan yoruldum...
*ben, artık hayattan, insanlardan, hiç bir şeyden bekleyişi olmayan biri oldum. bu yazıma sebep olan(lara) teşekkürmü yoksa teessüfmü etmeliyim onuda bilmiyorum ama okurlar ve düşünürler, birazda pişman olurlar diliyorum.
....
_____________bugün CUMA ve ben sizlerden dua bekliyorum. mü’min duası mümine Rabbinden kabuldür biliyorum ve ben sizden dua ümit ediyorum.
Cumanız mübarek ve dualarınız makbul olan dualardan olsun diliyorum. dualarda bulusmak üzere, kalin sevgiyle.
Şahinde Hülya Kahraman / 22.5.2009
YORUMLAR
Hayat hep güzel şeylerle geçse ne kıymeti kalırki gülmenin.Birileri sizi üzdüyse yarı yoldamı kalmalı insan.aksine daha çok çaba harcamalı ve yoluna devam edip tekrardan gülümsemeli.yoksa yarı yolda kaldığın yerde hiç gülemezsin hülya.
İnsanlara neşe saçan birinden umutsuzluk hikayesi duymak istemiyorum.zorluklarla karşılaşacaksın tabii.ama sonuç ne olursa olsun kazananı iradesi güçlü olan belirler.
saygılar...
Üzerinden Cuma bereketi eksilmesin gülüm...
Allah yar ve yardımcınız olsun..
Günlerin Cuma bereketinde geçsin...
Tüm güzellikler gönlünce yeşersin....
Ümit kırıklığı geçer, kanat kırıklığın olmasın...
Sevdiklerinle sevenlerinle bir ömür huzurla yaşayasın ..
Mutlu kal, sevgimle .....