- 858 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Vasatı kaç çöp ömrün!
Hani nerde terazinin kefeleri gibi kah sağa kah sola yatan hayatın. Zikzak yapan sarhoş sürücüsü ile araba misali. Aritmik kalp ekosu en inişli çıkışlısından. Hani nerde o hayatı hayat yapan yokuş, hayatı yaşanası kılan iniş. Hani nereye gitti kaybettiğinde üzüleceklerin, yokluğunda yanıp yakılacakların. Hani yüreğini pır pır eden aşk, nerde gözlerini ışıldatan bahar. Hani ürkek,tedirgin düşler, nerde ciğeri yakan düşünüşler..
Yok.. Yok .. Hiç biri yok.
Varsın ya da yoksun.. Ne önemi var? Hem sen kimdin ki? Sahi ben kimim?
Soru sorma. Beni anlaman için sana kendimi anlatacak değilim, zira hakkımdaki tüm düşüncelerinin bir kıymeti yok.. Kıymetsizim zira. Bir şey değilim illa. Valla.
İltifatınla şımarmayacak, hakaretini üstüme almayacağım. Beklentisizim.
Her şey olma potansiyelindeki hayat, birkaç zaman önce yitirdi ilgisini zihnimden.
Her şey olabilirdi her an ve ben fütursuzdum. Ne olursa olsun, ne olacaktı ki.
Dünü yarını bir, ne eksik ne fazla, iyisi kötüsü aynı, sevinci yası eşit, artısı eksisi sıfırdı hayat.
Tadı nasıl peki? Dedi biri.
Dengeli ve vasat.
Hoş mu peki ? dedi.
Bilmem. Hiç düşünmedim, belki .
Manasızlığın derin kayboluşumu bu? Diye devam etti.
Hayır… Arayışın son bulması.
Neyi aramıştın?
Arayanın kim olduğunu….
???!!!...
Şimdi kulağında sözsüz bir melodi, terk ettiğin hiçbirşeyi, özlememe garipliğinde kendini kendine yazıyorsun. Dinle kendini.
Hatıralarını gözden geçir haydi. Neydi o içini yakan arzu? Neyeydi, hatırla?..Nerde şimdi?
Geri dönecek mi?
Dünya yaşlı bir kocakarımı oldu dişleri çürük saçları darmadağınık?
Beklesen gençleşir mi?
Hayat her zaman yaşanılacak bir şey sanmıştın oysa. Hep takip edilmesi gerekiyordu sence. Hep ardından koşulası. Hep yakalanılası. Yakalasana.
Şimdi sukunet zamanı ömrünün. Bir dilekle sus ol. Sessiz dillen. Gülümse.
Dinle kalp atışlarını. Dünyanın perfore düşlerine sifon çek. Unut yarını. Dünlerden vazgeç.
Anı anla. Anı zamanla. Anla. Anlamla.
nil