- 584 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Monolog
Yapılması gereken her şey yapıldı değil mi ?
Ama iyi ama kötü bir hayat..
Ben bunun neresindeydim dost sandıklarım !
Bir kere geldik şu dünyaya değil mi ?
İnsanın ortalama altmış yıllık sınavına..
Neden bunu değerlendiremiyorum ben peki ?
Keşke’lerle iyiki’ler arasındaki farktan ibaret aslında yaşamak
En ufak hata yapamazsın
Yaptın diyelim bu senin ileride keşke’n olur..
Keşke’ler kötü birer anıdır, yapılmaması istenen
Ama yapılan hatalar...
Sevgi nedir sizce birader ?
Her duvara tosladığında, kendini yalnız hissettirmeyen bir güç müdür
Yoksa aslında olmayan ama olduğunu sandığımız, şizofrenik bir paranoya mı ?
Ne düşündüğünüzü biliyorum..
Ama bile bile, isteye isteye hata yapmaya devam ediyorum.
Çünkü artık kaybedecek bir şey yok..
Üzülecek bir şey yok..
Ağlanacak bir şey yok..
Sevinecek bir şey yok..
Yok ulan yok işte..
Vefa nedir peki birader ?
Ne olursa olsun sana yapılan bir iyiliği unutmamak, minnet duymak mıdır ?
Yoksa bir kaç duygu kırıntısının, bir kaç saniyelik silinişi mi
Hayatımda neden çoğu şey ters gider ?
Neden her seferinde beyaz bayrağımı çıkarıp, köşeme sinerim ?
Çünkü bu hayatın bir kaç kuralı var
Olmasını istediğin herşey olmaz - hayat amcanın birinci kuralı..
Sevgi her zaman karşılıklı olmaz - ikinci kuralı..
Bir şeyleri arama aradıkça yorulursun, bırak o seni bulsun - üçüncü kuralı..
Kendini düşün ve bir saniye daha yaşa - dördüncü kuralı..
Kendin olma, bir rol kap onu oyna, olursan ezilirsin - bana göre son kuralı..
Ben bu kurallara uyamadım..
Keşke uysaydım ah şu keşke’ler..
Geçen zaman insanı illa ki olgunlaştırır.
Ama yaşlandırıp bütün hevesini de alır..
Hayat şöyle bir şey aslında:
Hiç bir şey düşünmeden dünyaya gözlerini açarsın
Ama yıllar ilerledikçe düşünmeye başlarsın
Bazen işin içinden çıkarsın, bu başarıdır
Ama çoğunlukla da çıkamazsın.
Zamanla bunları beyninin ücra köşelerine aktarırsın, unuttuğunu sanırsın
Ama unutmazsın kumbaraya atılan.
Onuncu, yirminci liradan biridir o.
Birikirde birikir ve kumbara taşar..
Ve sen o liraların içinde boğulursun..
Böyle bir şey gerçekten...
Yaptığın hatalar, hatırladığın pişmanlıklar
Sevgisiz, ruhsuz, avare kasnak modunda çalışan bir kalpte
Benim kalbimde..
Daha ne kadar yaşamalıyım ki..
Daha ne kadar organlarımı boşuna kullanmalıyım ?
Bir işim, bir arkadaşım, bir ailem yokken..
Ben bu dünyada gereği olmayan bir fazlalıktan ibaretim.
Ama:
Sadece "sevgi" istemiştim
Sadece "sıcaklık"
Sadece "içten bir gülümseme"
Veya bir hatırlanış..
Neden bunları yazarken burnum akıyor
Ve gözlerim doluyor ?
Neden insanlar uyanırken ben uyuyorum ?
İşte birbiriyle alakasız iki soru.
Ama cevaplar aynı..
Duygular, düşünceler, kelimeler..
Hepsi dağınık zihnimde, yüreğimde..
Gökyüzüne bakmak, derinlere dalmak..
Bir iç serzenişten öteye gitmez, bende
Nasıl bu hale geldim ben be hayat ?
Neden getirdin beni ?
Sevildiğini bilmemek mi iyidir,
Sevilmediğini bilmek mi ?
Aynı şey değil, çünkü ilkini hissetme şansın var
İkinci hükmü giymiş, prangayı takmıştır..
Ben taktım zincirlerimi..
Yürüyorum sadece koğuşa giden
Loş, dar ve uzunca bir yolda
Ne zaman bitecek bu yol ?
Ne zaman içeri girip küçük bir pencereden seyredeceğim yıldızları ?
Yaptığım her şey belli..
Aynı monotonluk, aynı kişi
Belki bir salağım, belki bir deli
Karanlığın aydınlığa kavuştuğu
Ölümün ardından bir hayatın başladığı
Şu dünyada olmak
Bir acı, bir kederdir benim için..
Sevgi olmadığı için
Huzur olmadığı için
Düzen olmadığı için...
_______________________________________________________________________
Cem Birgi