- 902 Okunma
- 8 Yorum
- 0 Beğeni
HAYATIMDAN KARELER 19
Yaz ayı bir daha deniz muhabbeti yapılmadan bitti..Okullar açıldı..Serdar ve Gülizar okula başladılar..Ben yine annem ile evde Hamit takside günler gelip geçiyordu..Annemi çocuk gibi
Bir mutfağa bir salona bir yatağına derken kucağımdan düşürmüyordum..Gece 2-3 kadar bekliyor ondan sonra yine uyur uyanık yatıyordum..Kader de bankada çalışmaya devam ediyordu..Kasım ayına girmiştik..Son günlerde annem de ağırlaşma gördüm..Hiç gözünü açmıyordu..Sorsam
-‘’anne hasta mısın’’diye
-‘’hayır bir şeyim yok’’diyordu..Hafif nezle olmuş gibiydi..çocuklar sabah kendileri yapıyordu kahvaltısını..Ben sabaha doğru yattığım için beni uyandırmıyorlardı…Çocukların sesiyle uyandım..Ben de kahvaltı yapayım diye kalktım..Önce annemi bir şeyler yedireyim dedim ama yemedi..İki lokma yedim o da boğazıma dizildi..Ara sıra gözünü açıyor su istiyor tekrar yumuyordu..Akşam çocuklar geldi..O gün gözleme(börek)yaptım anam sever diye..Köydeyken bol,bol yapardı kendisi..Serdar hemen anneannesinin yanına gitti..
-‘’anneanne bak annem börek yapmış çay ile mi yersin yoksa yoğurtla mı ‘’dedi..
-‘’size afiyet olsun ben yemeyeceğim’’dedi..Serdar
‘’anne anneanneme bir şey oldu sabah su istedi ben giyiniyordum Gülizar verdi suyu ‘’dedi..
-‘’Yarın götürelim hastaneye’’dedim..yattığı yerden beni duymuş
-‘’ben hastaneye falan gitmem bir şeyim yok benim uykum var’’dedi..
Akşam biraz tv seyrettik..O da ara sıra sesleniyordu..
-‘’Hadi yat falan’’dedi..Ben yine gece ikiye kadar ayak ucunda oturdum..Bir gece de bir kazak ördüm o sıralar..Yine kazak örüyorum bir baktım gözlerini açmış tavana bakıyor..
Öyle korktum ki..(komşumuz bir kadını öyle görmüştüm ve hemen ölmüştü)aklıma geldi Hamit’in yanına gittim..Sabah işe gidecek diye uyandırmak istemedim önce..Belki yanılmışımdır diye..O benim geldiğimin farkına varmış seslendi..
-‘’saat kaç..Bir bardak su verir misin..’’dedi..
-‘’Saat 2 ,5 geliyor annemden korktum gözlerini tavana doğru dikti’’dedim..
Hamit fırladı yataktan..(o hem dedesini-hem ninesini ölürken gördüğü için biliyordu)
Annemin yanına varır varmaz annem de nefesini verecekmiş..O sırada kuran-ı kerimi getir
Okuyalım dedi..Hemen okuduk bir yandan ağzına zemzem suyu damlattık.Nefesi de çıkmış..Hamit gözlerini kapattı..Elini-ayağını bağladı..Annem beni yalnız başıma bıraktı..Hayatımdan her şey göçmüştü sanki…Ellerini tutuyordum sımsıcaktı..Arabaya aldık doğru köye götürdük..Defin işlerini hallettik..Gerçek evine yerleştirdik..Bir hafta taziyeler için köyde annemin evinde durduk ve geri Bodrum’a döndük..Babam annemin cenazesine katılamadı iyice hastaydı artık..Bir de akciğer kanseri çıkmıştı o ara..Babam annem kadar etkilemiyordu beni..Evlatlık görevimi fazlasıyla yaptım ikisine de..Annem 13 kasım1998 de toprağa verildi babam da 15 şubat 1999 da toprağa verildi..Babam ölürken sürekli
-‘’açın kapıyı Behice(annem)geliyor’’demiş… Ben babamı sürekli bekleyemedim..Karısı ve kadının çocukları da gelip gidiyorlardı..Kalabalık oluyorduk..Bütün mal varlığını kadına vermişti..Onlarda sağ olsun baktılar..ben annem öldükten sonra arada bir hafta kaldım ve geri çocuklarımın başına döndüm…Babamı ve annemi arka arkaya kaybettim..Artık dünyada dayanağım kalmamıştı..Sadece çocuklarımdı her şeyim..Babam ölünce izinsiz cenazeye gitti diye görümcemler de taksiyi aldı elimizden..Hamit bir başkasının arabasında birkaç ay taksicilik yaptı bıraktı…Görümcemler le aramız açıldı..Yaz olduğu için taksi şoförü arayan çoktu..O ara kirada oturduğumuz evin yanında bir arsa vardı satılık..Bankada biraz birikimimiz vardı..Üstünü de kredi çekerek yeri aldık..Çocuklar bizim de Bodrum da evimiz olacak diye sevindiler..Ben de el evlerinde sürünmekten kurtulacağım diye sevindim. Arsayı aldık ama ev yapmak kolay değildi..Artık annem olmadığı için ve borcumuz olduğu için çalışmam gerekiyordu…İş aradım ama istediğim gibi iş yoktu..Makyaj malzemesi pazarladım birkaç ay..O da yalnız olmuyordu…hepimiz çalışmamız gerekiyordu..
Evlere temizliğe başladım.O sırada Hamit de kış geldiği için taksiyi bıraktı..Kışın iki ay otelin birinde gece bekçisi olarak çalıştı parasını alamadı işi bıraktı..Sadece Kader çalışıyordu o da ev kirasını yetmiyordu..Hani evin masrafını kim görecekti..Günde iki ev temizliyordum yerine göre..Kredi borcumuzu ödeyemez olmuştuk..Hamit dolar-mark(o zaman mark vardı)bilezik borç buluyor ve bankaya kredimizi ödüyordu..Şimdiki çalıştığım patronum Kaderi çok sevdiği için yanına almak istemiş..Kader de ben işimden memnunum size bulabilirsem başka birisini göndereyim kemal bey demiş..Akşam bana
-‘’kim var mahallede ofis temizliği çayı kahveyi yapacak ‘’diye sordu..Bende
-‘’kime güvenip gönderebiliriz kızım’’dedim..Kader
-‘’Anne sen çalış borcumuz var bak benim çalıştığım yere yakın beraber gider geliriz orada çalışırken daha düzgün iş bulabilirsin’’dedi..Haklıydı..
-‘’Tamam’’dedim..İşi görüştüm..İş,inşaat malzemesi satan bir iş yeriydi..Görüşürken
-‘’ben çalıştığım yerlerde muhasebede çalıştım eğer öyle iş bulursam bırakırım bilginiz olsun efendim’’dedim..Patron
-‘’Bilgisayar biliyor musun?..’’dedi..
-‘’evet’’dedim..
-‘’Belki bizimle çalışmaya devam edersiniz Sıdıka hanım ‘’dedi..
-‘’İnşallah’’dedim..
Başladım çalışmaya..Sabah sabah çayı demliyor ofisin tozunu alıyor sonrada kapıda akşama kadar dikiliyordum..Kim ne alıyor,hangi malzeme nerede kullanılıyor ve fiyatı kaç para çalışanlardan fazla ben biliyordum..Hatta telefonları bile bakar olmuştum..Ofistekilere yardım ediyordum..Ofis de dosyalamayı da ben yapıyordum..3 ay geçmeden şoför aranıyor denildi..Hemen atıldım benim eşim şoför diye..Patron
-‘’gelsin görüşelim ‘’dedi..Anlaştılar beraber başladık çalışmaya ..Servis ile gelip gidiyorduk yol parası yoktu..Bizim sayemizde kader de bizimle geldi gitti yol parasından kurtulduk..Hamit benim iki katım kadar kazanıyordu..Hamit in işi ağırdı.. Serdar da üniversite sınavında iki yıllık tutturdu ama iki yıllık diye gitmedi o da büyük marketlerde işe başladı..Çalışmaya başlayınca ne dolar borcu kaldı ne bilezik borcu…İşe gireli sekiz ay olmuştu..Patron beceremiyor diye muhasebe departmanındaki kadını işten çıkarttı..Beni çağırdı yanına..
-‘’sıdıka hanım siz sekiz aydır burada çalışıyorsunuz.bizi tanıdınız biz de sizi tanıdık.Bu işi yapabilecekseniz sizi muhasebe ve satış bölümüne alacağım çaycı başka buluru‘’dedi..
İşime gelmişti hemen atıldım..
-‘’tabi ki yaparım efendim’’dedim..On beş gün kadar bilgisayardaki sistemi alışmam için zaman geçti..Başladım satışa..Muhasebe benden sorulur,bankalar benden sorulur,gelen müşteriyi ben bakarım,personele ben bakarım..Bir bakıma şirketin özünü oluşturuyordum..Tabi ki maaşımda yükseldi..Aldığım sorumluluğa karşı azdı belki ama gününde paramızı alıyorduk ve rahatlıyorduk..Şirketin imkanlarından yararlanıyorduk..Kısa zamanda her şeyi öğrendim.Sorumluluğu seven çalışmayı seven birisi için az bile bu işler dedim..Bu güne kadar şükürler olsun yürüttüm..Allah utandırmasın..Bu arada borçlarımızın hepsini ödedik ve ev için malzeme almaya başladık…Bir sene demeden eve gidecek inşaat malzemelerini aldık..Hangi malzeme daha kaliteli nerden alırsam daha ucuza mal edebilirim diye hesap ede,ede aldık malzemeyi..Kimini Hamit in eskiden (Muğla da iken)çalıştığı patrondan kimini şimdiki patronumuzdan maliyetine aldık..ALLAH HEPSİNDEN RAZI OLSUN..Akabinde evi başlattık..Alt katı dükkan (yol üzeri olduğu için dükkan gider diye)üst katları daire olarak giriştik inşaata..Dükkanların kabası biter bitmez kiraya verdik..Evin birisini hemen yapıp kendimiz kiradan kurtulduk..Hamit e bu iş yeri iyi gelmişti..Ara sıra içiyordu yine yanlış hareketleri oluyordu ama idare ediyorduk..’’bir elin nesi var iki elin sesi var’’diye söz boşuna söylenmemiş hep beraber yumruğu aynı masaya vurunca önümüzdeki engelleri aştık..Çocuklarımın da çalışması ve evin bütçesine katkıları bizi rahatlatmıştı..
Bir gün Hamit yine kızdı üzerime yürüdü..Araya Serdar girdi..
-‘’baba artık yeter..Anneme bir tokat vurursan beni kaybedersin’’dedi..
-‘’dayak cennetten çıkmış’’dedi..Serdar
-‘’hangi devirde yaşıyorsun ne dayağından bahsediyorsun annemi vurmakla kendini erkek gibimi görüyorsun baba’’dedi..Biraz bozuldu ama çocuğumun haklı olduğunu kendiside biliyordu..Sinirlerine hakim olamıyordu..Çıktı gitti evden..
Artık kendi evimizde yaşıyorduk.İşimizde vardı..Her şey yolundaydı.Serdar ın askerliği geldi her anne gibi ben de oğlumun sırtını sıvazlaya,sıvazlaya yolcu ettim..İçimden ağladım da
-‘’ her erkeğe nasip olmaz askerlik’’dedim oğluma..İstanbul metris te yaptı acemi birliğini..
Nasıl geçti o günler bilmiyorum..Yemin törenine gittiğimde karşımda görünce nasıl bırakmıştım oğlumun kucağına kendimi..O ağlamıştı ben ağlamıştım..On gün dağıtım iznine geldi..Kıbrıs değirmenlikti gideceği yer..şoför olarak gitmişti ama markette çalıştığı için kantine vermişler..Sorumluluğu fazlaydı mal giriş ve çıkışlarını bakacakmış ama benim oğlum küçükken büyük adam olmuştu zaten..Ben çocukken verdim onlara sorumluluğu..Benim oğlumsa,ben yetiştirdiysem her şeyin üstesinden gelecektir dedim kendime..Hep cesaret verdim aslanıma..Yüzünün akıyla her asker gibi vatani görevini tamamladı paşam..Giderken paramız olmadığı için şenlik yapamadığım oğluma dönüşünde
davul zurnayla karşıladık..Çok sevinmişti ama yine de
-‘’anneciğim paramız var mıydı ne gereği vardı masrafa girmeseydiniz’’dedi..
Hala ailesi düşünen,ailesini zor durumda bırakmak istemeyen düşünceli oğlum benim..İyi ki sizin gibi düşünceli çocuklarım var benim..Allah’ıma şükürler olsun hayırlı evlat sahibiyim..Yüzümü tek güldüren varlıklarım ÇOCUKLARIM…
YORUMLAR
Bu hayat öyküsünü okurken,ara ara herkese kızdım...babaya,Hamit e bazen Sıdıka ya bile ama anne yi çok takdir ettim..Allah rahmet eylesin...
şimdiki gençliğin ibret alması gereken çok şey var bu yazılarda...evliliği ayakta tutmak için gösterilen sabır,herşeye rağmen kocaya duyulan sevgi,evlatlar için katlanılan çileler...
paylaşım için teşekkürler ablacım...biz gençlerin kulağına küpe olsun birçoğu....saygı,sevgi ve de selamlar...
canımsın o kadar sıkıntının mükafatı evlatların olmuş yaradanımın yanında hiç kalmıyor inşallah bundan sonra daha bir rahar ve huzur diliyorum
yalnızsanabir şey diyeyim kızım diyorum henüz yolun başı evlendirdinmi çocuklarını bilmiyorum eğer evlendirdinse işte zorluk başlıyor benim öyle oldu senin hayatının yanında ben cennette yaşamışım tabikisıkıntılarım oldu ama çocuklarımla çok mutlu günler geçirdin ama sonra işte en zor yanını yaşadım yıllarca ve yaşıyorum sevgimle kal canım
Hala ailesi düşünen,ailesini zor durumda bırakmak istemeyen düşünceli oğlum benim..İyi ki sizin gibi düşünceli çocuklarım var benim..Allah’ıma şükürler olsun hayırlı evlat sahibiyim..Yüzümü tek güldüren varlıklarım ÇOCUKLARIM…
CAN DOSTUM ,SEVGİLİ KARDEŞİM BENİM;
OKURKEN BOĞAZIMA ,BABAMI KAYBETTİĞİMDEKİ ACI DÜĞÜMLERİ DÜĞMLENDİ..SİZİNLE BERABER YAŞADIM ACI VE ÇARESİZLİKLERİ YAZDIKLARINIZDA...GÖRDÜĞÜM KADARIYLA MUTLU BİR SONA YAKALMA VAR..YARADANIM SONU İYİ GELEN KULLARDAN EYLESİN..DİLEĞİM YAVRULARIYINDA MUTLULUK MÜRÜVVETLERİNİ GÖRÜRSÜN..HER ŞEY GÖNLÜNÜZCE GERÇEKLEŞSİN DİYORUM..
Kalem arkadaşım,sizin karşınızda saygıyla eğilir,hürmetleri-
mi sunarım efendim...Örnek bir ana,anaların anasısınız...
"Yuvayı dişi kuş yaparmış "derler ya doğru.Sizin yuvanızın
ayakta durması sizin asaletinizden kaynaklanıyor..
Dram yönü yine fazlaydı..Zaman zaman duygu seline kapı-
larak ağlamamak için zor tuttum kendimi...
Bundan sonraki bölümlerde inşallah güleriz efendim...
Sevgi ve saygılarımla...
selamlar...