- 624 Okunma
- 5 Yorum
- 0 Beğeni
Tembel eğitimciler
Öğretmen bir anne babadan dünyaya gelen biri için, dünyanın en zor ve en acıtıcı yazılarından biridir bu…İçinde kendi hayatımı bulacağım, kendi açmazlarımı hissedeceğim bir yazıdır. Ve yazmak istemeyerek yazdığım, bazen kendime kızdığım bir yazıdır..
Ama yazmış bulunduk bir kere..Olmuşa ve ölmüşe çare olmazmış…
Bir öğretmenle karşılaştık bir ortamda..Biraz sohbet ettik..Kitap okuyacak zamanı olmadığından falan bahsetti uzunca…Öğretmenlerin az maaş aldığından dem vurdu bir süre…
Memleket meselelerinde biraz tartıştık..Tartışmadık…O dinledi.. Ben anlattım…Roller değişmişti ne garip..
Buna benzer daha pek çok olayla karşı karşıya geldik..Çok örnek var anlatılacak…İçler acısı hikayeler.
Ülkemizde kitap okuyanlar çok azdır…Üzülecek kadar azdır…Herkesin her işe vakti var iken, kitap okumaya vakit bulamaz insanlar…Ne gereği var ki ? Sanayide çalışan birinin ne işine yarar değil mi kitap okumak ? Bir esnaf için gazete neyi ifade eder ? Spor sayfasını ifade eder..Maçlar skorlar vs…
Ve ülkemizde en az kitap okuyan meslek grubuna geleyim..Öğretmenlere…Evet 2008 yılında en az kitap okuyan meslek grubu öğretmenlermiş…Siz olsanız bizden daha farklı bir yazı yazar mıydınız ? Yazsanız ne yazardınız ?
Çocuklarımızı emanet ettiğimiz öğretmenler maalesef kendilerini eğitmekten aciz kalmış..Cehalet diz boyu..Hayat bilgisi sıfır…İnsan ilişkileri sıfır…Kasılmak beşşş…İnsanlara tepeden, öğrencilere sümüklü sıpalar diye bakmak beşşş
Bu ne rezalet söyler misiniz ? Sözüm meclisten falan dışarı değil..Öğretmen arkadaşlarım da kusura bakabilirler sorun değil..Beğenmeyen yazının altına istediğini yazabilir…
İstisna olanlar var elbet..Onlar zaten bize hak vermiştir şimdi…Aynı cahilane tablo onların da başındadır…
Lakin biz şimdi çocuklarımızı emanet ederken gözümüz arkada kalacağız…Eğitim adına çocuklara fazla bir şeyler verilmediğini bilmek çok incitici..Gözümüz arkada maalesef…
Tüm cehaletin faturasını öğretmenlere kesmek istemem..İşini iyi yapmayan imama, askerini eğitemeyen komutana, sürüsünü iyi gütmeyen çobana da lafım var..Herkese lafım, ama hiç kimseye…
Görevini iyi yapmayan herkes üstüne alınsın arkadaş..Lafım hepinize, hepimize…Bunlar saldırı değil, agresiflik hiç değil…Eleştiri sayabilirsiniz…
İçinizde biraz merhamet varsa, işinizi iyi yapmamışlık adına bir sızı varsa içinizde, şimdi telafi zamanı…Millet boş durmuyor..Vallahi durmuyor…Bir zaman gelir, içinde olduğunuz makamın hesabı sorulur…Allah sorar…
YORUMLAR
Ben bir öğretmenim istediğinizi söyleyebilirsiniz ? Ama iyi yada kötü ne söylerseniz söyleyin toplumu yansıttığımı unutmayın.Mesleki ahlak diye birşey var.Öğretmen ya zirvedir ya çukur ortası yoktur.Çünkü eğitim ve öğretim işleri anne babadan ziyade ona baktığı için öğretmeni iyi seçmeli.Misal tanıdığım biri var.Sırf beğendi bir öğretmen için tayin istedi.İl değiştirdi.Okula beş milyar bağış yaptı.Demek ki bazı öğretmen içinde değiyormuş.Ayağının tozuna kurban öylesinin.Saygımla...
öncelikle evlatlarınızı Allah bağışlasın.Öğretmenler konusunda istisnalar hariç ben de size katılıyorum.nerede o eski öğretmenler diyesim geliyor.yenilerinin bir çoğunun derdi ya maaşı,ya istediği yere tayin olmak.ama bu insanlar bu kutsal ve zor mesleğe gölge düşüremez.okulu yuvası gibi gören öğretmenler de var.öğrencilerini kendi çocukları gibi sevenler de.bugün birşeyler yazabiliyorsam bu ilkokul öğretmenimin sayesindedir.hatta bugün ki mesleğimi de ona borçluyum.bana ailemin veremediği ufukları verdi.
kimse işini ciddiye almıyor haklısınız.böylelerine aldığı para haramdır zaten.insana insanca ve merhametle yaklaşılmalı.en küçük bir görevin bile hakkı verilmeli.böyle olsaydı biz gelişmemiş ülkeler arasında olur muyduk.
kutlarım sizi.ama kim alınırsa alınsın demeseniz daha iyi olurdu.layıkıyla görevini yapan öğüretmenlerimize haksızlık olmaması için.
kardeş. ben de bir öğretmenim. yazınıza gocunduğumda yok. istisnalar arasında olduğumu düşünüyorum. ama yine de meslektaşlarımın en kötüsünün bile bunu hak etmediğini düşünüyorum. zira öğretmenden bahsediyorsunuz. görevini süistimal eden biri varsa bunu dile getirmenin ya da çocuklarınızın iyi bir eğitim almasını sağlamanın yolu öğretmenleri aşağılayan yazılar yazmak değil. bahsettiğiniz meslektaşımla konuşup düşüncelerinizi ona söyleyebilirdiniz.
ayrıca çocuğun eğitimi evde başlar. anne ve baba geleceğe hazırlar. beynin gelişmesi yaklaşık olarak iki yaşına kadardır. bu yaşa kadar çocuğu çok iyi yetiştirmek gerekir. evde iyi yetişmiş bir çocuğa öğretmen sadece katkıda bulunabilir. ama evde yetiştirilmemiş, okul hayatına başladıktan sonra da gerektiği şekilde alakadar olunmamış bir çocuk öğretmenin çabalarıyla zor yetişir. el ele vermek gerekir.
siz öğretmen okumuyor diye kızıyorsunuz. bir başkası yanlış kitap okuyor diye kızıyor, bir başkası öğretmen kitap okumayla zaman harcamamalı diyor. test çözmeli, çözdürmeli diyor.
ben de diyorum ki: öğretmenliğinin bilincinde olan birinin layıkıyla görev yapması için bir günü 24 saat değil 48 saat olsa yine az.