- 855 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
VELLİ ENVER DAYI ARD.ÖYK.(1) (kitap 15)
ENVER DAYI
Müstemel giysileri İstanbul’dan getirip satardı.
Müstemel kelimesi ağzına öyle yakışırdı ki: Bu kelime için hala sözlüğü açıp bakmadım.
Bugün bile sezdiğim gibi kullanırım. "Müstemel Elbiseler".
Müşteri sorduğunda :
- Bu elbiseler İstanbul’dan mı?
- Şey Can bunlar "Müstemel" derdi.
Yanakları al aldı, teni beyazdı. Orta boydan az yüksekti. Sağ baş parmağı açılmazdı. Köşe genli olarak öyle dururdu. O baş parmağıyla her saat başı beyaz üstten kayışlı radyosunu açarak "ajansları" dinlerdi. Haberleri kaçırmazdı. Dinlemek alışkanlık olmuştu. Bu radyodan dinlemişti: Kıbrıs çıkartmasını, İnönü’nün vefatını...
Azizleri olur şehirlerin, evliyaları olur... Saint Louise, İskenderiye gibi isimleri olur şehirlerin.
"Enver Dayı". Herkes ona böyle hitap ederdi. Safiyetli bir Ardahan ileri geleniydi. Bayramları kışladan asker getirip yemek yedirirdi. Tarzıyla diğer esnaflardan seçilirdi. Yetinmesini bilen kanaatkar insandı. Az yer; az konuşur, dedikodu bilmez, edep- erkanlı bir Ardahanlıydı.
90 yaşına yakın vefat etti. Ondan bir yıl sonrada hanımı Raile Teyze hakk’a yürüdü.
Dayanamadı. Ardından gitti. Ölmezden evvel Raile Teyze’yi evlerinde ziyaret ettim.
Büyük oğlu Naim Abi de oradaydı. Orhan Abi’nin küçük oğlunda kalıyordu. Öpüştük. Elinden
öptüm.
Ellerinde büyümüştük. Çok emeği vardı bizde; ben de. Ailece de çok samimiydik.
Rahmetli annemi andı. Enver Dayı’nın öldüğüne üzüldüğünü söyledi. O vakit anladım ki Raile Teyze onsuzluğa dayanamayacak... ve ardından gidecek. Seven çiftlerin; hep görülen şeyidir bu. Hep böyle olurmuş.
Enver Dayı namusuyla çalışarak, yaşayarak çok şeyler kazanmıştı.
Raile Teyze’den ayrılıp kapıya çıktım. Bizim eve doğru baktım. Ordan da Enver Dayıgilin evlerine baktım.
Nüfus çoğalmış, o ilk aldıkları evi bozmuş. Yerine modern yeni ev yapmışlar. Torunları işyeri açmış, iş adamı olmuşlar. Kendi kendime dedim:
"Enver Dayı’nın büyük eseri, bu çoluk çocuk torunlar; evleri dükkanları. Bu güzel adamın güzel eseri."
Enver Dayı böyle yaşadı. Böyle göçtü.
Raile Teyze’ye ’Leyla’ derdi. Yemek saatlerini sektirmezdi. Dakik alışkanlıkları vardı.
Hiç bir şeyi şikayet etmezdi. Amacını bilen insandı. Elbise dükkanında 40, 50 yıl geçirdi.
Kimseye bir fenalığı dokunmadan yaşadı.
Köylülerin mektupları "Enver Balcı eliyle..."diye gelirdi. Sahiplerine ulaşırdı. İsimlerini hatırlamayınca kişilere ’Şey Can’ derdi.
İsmet Paşa’nın yanında askerlik yapmıştı. Atatürk’e ve İsmet Paşa’ya hayranlığı sonsuzdu. Onlardan bahseder onlarla ilgili şeyleri duymak isterdi. Milliyet Gazetesi’ni bana okutur; okuduklarımı dinlerdi.
Okuma zevkimi ona borçluyum.
Abdi İpekçi’nin başyazısını okurdum. Kimleri okumazdım ki ekonomi de Ali Gevgili’yi,
Talat Halman’ın kültür yazısı, Burhan Feleğin fıkralarını okurdum.
Ahıskalıydı Enver Dayı’nın babası oradan Vel Köyüne gelmiş. Enver Dayı Ahıska’yı hiç görmemişti. Görmesine de imkan yoktu, Ahıska ile Ardahan arasına "Demir Perde" çekilmişti.
Artık oraları göremeyecekti. Fakat babasından amcalarından Kaf Dağına ait öyküleri dinleyecekti. Kafkasya’nın güzel köşelerinden birisi; Ahıska’dır.
Ardahan da güzeldir. Yüksektedir. Kışları soğuktur. Ardahan’ı bilen bilir, bilmeyen ne bilsin? Ardahan’dan göçmüş yaşlı bir Karadenizliyi yıllar önce görmüştüm. Bana:
- Ardahan sevilmez mi? İki ay çalışıp 10 ay yiyip içiyorduk. dedi.
Nedense Ardahan bolluk bereketiyle anılan bir yerdir. Geniş meraları yeşil halıya benzer. Hayvancılıkla geçim herkes için mümkündür.
Enver Dayı, ah! Bir Ahıska’yı görebilseydin. O duyduklarının, işittiklerinin, göremediğin Ahıska’nın güzelliği; olduğunu görürdün.
Yumuşacık havasıyla gökyüzünün görünmez halini oluşturan yeşil ağaçlarıyla Ahıska...
Ardahan’a tek eş Ahıska...
Yol boyu köyleriyle Ahıska, "hayat" dediğimiz bahçeli evleriyle Ahıska... bulaklarıyla Ahıska... taş evleriyle Ahıska... yiyeni içeni bol Ahıska... Enver Dayı Ahıska’yı görmedi ama oralıydı.
Enver Dayı 40-50 yıl aynı dükkanda elbise sattı. Dükkanı Ruslardan kalma bir dükkandı.
Ardiyeli-badvallı. Kafkasya işi dükkandı. Önce kiracı olarak girdiği dükkanı sonra satın aldı. Sebatla çalıştı durdu. Sabretti kazandı. Çocuklarını okuttu. Onları iş güç sahibi yaptı.
Çalmadı,
Çırpmadı.
Aydındı.
Atatürkçüydü.
Ahıskalıydı.
Ardahan’da öldü...
Her Ardahan’lı gibi iyi insandı.
Çünki o Ardahanlıydı.
Velli Enver Dayı.
09/01/2009 Gebze
YALÇINER YILMAZ
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.