Elemental Hatun
Eee şimdi karşılık verme zamanı . . . Heralde doğum gününde yaptığımız muhabbeti duysan böle bir yazı olmıyacaktı, böle bir dostlukta. Gerçi tanışalı daha yarım saat olmuş bir insanın doğum gününe çağrılmakta ilginçti. Hele tanışırken ismini söyledikten sora dedin ya soyadımı söliym ismimi bir daha unutmazsın. Benim orda ilk tahminim soyadının “bulut” olduğuydu fakat sen toprak deyip bana ilk hayal kırıklığımı yaşatmıştın (: Olsun en azından ilk ve son oldu.
Artık geçen her günde sen iyice anlatımını geliştiriyordun. Resmen sen anlatınca daha komik oluyordu her şey. Bu da senin yetin olsa gerek. Sen bana ilk Soldier of Fortune dediğinde ben başta oyun sansamda hiç bozuntuya vermedim. O an seni diğer müzikden anlamayan insanlar kategorisine koydum istemeden galiba (: ama bak bunun için burada özür diliyorum. Bir de mütevaziliğin var tabi. Bunun, seni ne kadar tatlı yaptığına inanamazsın(: en az bana yakıştığı kadar yakışıyor. Şu an sanki bana “Aras sen çok kötü bir çocuksun.” diyorsun gibi geldi. Neyse çok duyduğum için bu cümleyi, artık koymuyor sanırsam(: diğer yandan sendeki favori cümlem “Aras sen çok iyi bir çocuksun.” olmuştur hep. Gerçi şu an öle sölüyormuşsun gibi gelmiyor ama olsun(: ilerde bir gün yine duyacağımdan eminim.
Şu an bu yazıyı Microsoft Word de yazıyorum. Sürekli yazıların altını kırmızıyla çizip duruyor. Resmen uyuz oldum. Ama pes etmiyorum ve yazmaya devam ediyorum. Galiba edebiyat defterinde bu çizgiler gözükmüycek(: Sende anlamamazlıktan geliceğini düşünürek içim şu an gayet rahat. İşte bak bu küçük bir şey gibi gelebilir ama dost olarak görmek gerçekten dost olmak böle bir şey heralde. Senin kötü düşünmüyceğinden emin olmak, yanında hata yapmaktan çekinmemek, senle ilgili düşünürken korkmamak . . . bunlardı işte beni senle dost yapan, beni sana hayran bırakan. Şu an Word bile kırmızıyla çizmeyi bıraktı. Galiba Word bize saygı duyuyor. Evet evet resmen saygı duyuyor. Şu an parasını verip orijinal Microsoft Office alasım geldi(:
Unutmadan belirtmem gereken bir şey daha var ki o da senin benle çok uyuşan muhabbet yeteneğin. Senden başka kimseyi görmedim bir konuyla ilgili alakasız bir şey söleyip o lafı araya “cuk” diye oturtsun. O anlarda içimden diyorum ki “that is the hatun.” Galiba şu an saygı duydum sana. Evet evet resmen saygı duydum. Hatta sana da alıcam Microsoft Office (: Yaklaşık on dakikadır bir şey yazamıyordum ki aklıma geldi. Bana bir sürü şey öğrettin ama galiba en can alıcısı senin “en tatlı olmandı.” Şu an kulaklarımda sanki(:
Misilleme amacıyla sözü bir şiirle bitirmek istiyorum;
bu denizde ne ölmek var bize
bu denizde ne gam, ne dert, ne keder.
bu deniz alabildigine muhabbet
bu deniz iyilikten, cömertlikten ibaret.
YORUMLAR
Evvela hoşgeldin Aras.
Samimi sıcak bir paylaşımdı.
Ve lâkin yazım kurallarına biraz daha özen göstermelisin. bunun için yazında da bahsettiğin Microsoft Word´ün özelliğini kullanabilirsin. F7(idi sanırım) tuşuna bastığın zaman otomatik olarak düzeltir, benden daha iyi bilmen lazım bunu :)
nice güzel paylaşımlara...
Allah´a emanet olasın.
selam ve dua ile..
aras şuan tepine tepine gülmek, ağlamak, çığlık atmak, 360da WhiteRussian içmek, ne bileyim at bi kafalık demek istedim ya..
resmen ama resmen saygı duydum ya..
this is the hatun hea(:
yes ya, im the hatun..
(:
ne çok ya dediğimi farkettin mi, ikimize de office al da kurtulalım ((:
-acaip duygulanan kız smileysi-