SOSYALİZM TARİHİ VE 1 MAYIS -7

• 1 Mayıs 2009 Cuma 08:09:27

Sosyalizmin mevcut sahip olduğu program ve teorik düzeyin günümüz sorunlara cevap olacak düzeyde olmadığı ve hatta oldukça yetersiz olduğu görülmektedir.Dolaysıyla sosyalizm de yeni bir aşamanın yakalanması ve ortaya çıkarılması gereği kendini dayatmaktadır.En başta görülmesi gereken temel sorun ve ihtiyaç bu olmak zorundadır.Nasıl ki;sosyalizm 19.yy’da Marks’ın önderliğinde bilimsel olarak formüle edilmiş,insan ütopyası ve insan ufku daha da genişletilip gerçekçi kılınmışsa,ardında pratik uygulayıcısı olan Lenin 20.yy’ın başında politik ve pratik bir öze kavuşturmuşsa,ardın da dalga,dalga yayılarak ulusal,sınıfsal kurtuluş mücadelelerinde vazgeçilemez bir çizgi haline getirilmişse,günümüzde de bu anlamda yeniden gözden geçirilmesi gereği kendini dayatmaktadır.

Devamla söylenmesi gerekenler şöyle özetlenebilir: Sosyalizmin sağladığı gelişmelerin görülmesi temelinde daha ileri bir gelişme aşamasına ulaştırmak,sadece dar bir sınıf ideolojisi biçiminde değil,tüm insanlık sorunlarını çözüme kavuşturma temelinde bir formasyona kavuşturulabilir.Sınıfsal olduğu kadar ulusal,ulusal olduğu kadar kültürel ve ahlaki değerlere yönelen,tüm uluslar arası sınıf ve katmanları kapsayan,maddi açıdan olduğu kadar maneviyatı doyuran ve emperyalizmin tahribatlarına uğramış şu veya bu biçimde emperyalizme karşı olanları kapsamalı ve çelişkilerine çok yönlü çözüm olabilmelidir.Yine doğa tahribatlarını gidermede çevre sorunlarını çözmeye kadar her yönüyle daha ileri bir gelişme aşamasına nasıl ulaşacağına dair,teorik çalışmalardan tutalım,bunun pratiksel ifadesine,eylemsel ifadesine ve mücadele tarzına kadar kendini yenilemesi ve derinleştirmesi demektir.İşte bu durum sosyalimde teni bir aşama olarak karşımıza çıkmaktadır.

Doğru bir sonuca ulaşmak için kesinlikle sosyalizm tarihinin ve insanın gelişim,kendini var etme tarihinin incelenmesi kadar,tarihsel ve güncel sorunları en iyi bir biçimde görüp derinlikli bir çözüme kavuşturmak gerekecektir.Geçmiş tüm toplumsal devrimlerde ve toplumsal gelişim evrelerinde olduğu gibi,insanlığın tüm evrensel değerlerini en iyi bir biçimde yeni sosyalist mücadeleyle birleştirmek,burada doğru bir senteze ulaştırıp,insanlığın gelişim hizmetine sunmak gerekir..O zaman güçlü bir sosyal mücadele ile yeni evrensel değerler yaratılacaktır.Bunları yaparken gerçekleşen reel sosyalizmde olduğu gibi,insanlığın ortak değer ve kazanımlarını sırf bir elit sınıfın ve bir halkın,bir ulusun çıkarlarına ve hizmetine sunmak ve bu yönlü dar ele almamak gerekir.

Sosyalizmde yeni bir aşama ve mücadele dönemi derken,eskinin inkarı ve reddi,yine Marksizm Leninizmin ilkelerini ve öğretilerini bir yana bırakma yaklaşımına girme değil,aksine bunlara dayanarak,bunları daha da geliştirme,çağa ve çağın sorunlarına ve bu sorunların çözüm ifadesi olarak yeniden uyarlama olacaktır.Kuşkusuz 19.yy sorunları ve mücadele tarzı egemen sömürücü ideolojinin durumu ve konumu bugün çok daha farklıdır.20.yy’da da farklıydı ve bugün içinde bulunduğumuz 21.yy daha da farklıdır.Lenin nasıl ki 19.yy sosyalist öğretilerini,mücadele tarzını,ilkelerini 20.yy uyarlayıp büyük bir devrimle taçlandırıp Leninist devrimler çağını başlattıysa da günümüzde de böylesi bir yaklaşım, tarihteki sosyalizm mücadelesinin hatta sosyalist devrimlerinin bir devamı niteliğinde bir mücadele gereksinimi vardır.Bir yerde yeni devrimler,toplumsal ve sosyal devrimler çağının başlatma temelinde olmalıdır.

Bu devrimler eskiden olduğu gibi zora dayalı iktidarı ele geçirmekten ziyade,küresel dünya gerçeği ile iç içe toplumda ve toplumu oluşturan tek tek bireylerden devrimler geliştirmek öncelikli bir görev olarak kendini dayatmaktadır.Nedir bu devrimler? İlkin insanda bir ruhsal devrim,bir kültürel devrim,bir düşünsel ve zihinsel devrimden tutalım insanın günümüzde yitirdiği tüm insansal değerlerin yeniden kazandırılmasına kadar,tüm yönleriyle insan sorunlarına inebilen bir yaklaşım ve tarz,çağımız sosyalizminin en büyük ve öncelikli hedefi olmak zorundadır.Bu yeni devrimler çağı diyebileceğimiz yaklaşımlar yakalanırsa sosyalizm mücadelesinde yeni bir çığır olacağı açıktır.Bu çığır aşamasını emperyalizmin tahribatlarını giderme temelinde insana yeniden büyük bir işlerlik kazandıracaktır.

Sonuç olarak emperyalizmin yeniden sosyo-ekonomik tahlili ve siyasal durumunu derinlikli çözümlenmesi ihtiyacı vardır.Bunu en iyi yapacak olanlarda kuşkusuz bugün sosyalizm mücadelesinin,en tutarlı ve gerçekçi verenler olacaktır.Artık sosyalizm mücadelesini veren tüm kesimler bir yerde böylesi bir hedefe yönelmeleri bir zorunluluk haline gelmiştir.

1 Mayıs’ı bu anlamda ve bu amaçla kutlamak,sosyal mücadelenin,adaletin emekçi sınıfa bağlılığın bir gereği olacaktır.1 Mayıs’ın tarihsel önemi,etkinliği sosyal mücadelenin kendi kabuğunu kırarak daha derin bir yeniliğe ulaşmasıyla mümkündür.1 Mayıs emekçilerin,ezilenlerin ve halkların mücadele birliğidir.Egemen,sömürücü güçlere karşı bu temelde bir anlama kavuşmalıdır.

Yaşasın 1 Mayıs
Bıji Yek Gulan