==█==BÖYLESi BiR ASK iCiN ACI CEKMEYE DEGER==█== --- 7 ---
---Alper icin Fiziki olarak Derya yoktu artik...Ama hep düsüncelerinde, tüm gününde o vardi
aklinda...hatirladikca adeta dünyadan soguyor, icinden birsey yapmak gelmiyordu...Memleketten
istanbula döneli yaklasik 2 ay olmustu...o iki ay hayatinin en zor dönemlerine sahitlik
etmisti...bir taraftan herseye ragmen devam eden "hayat" diger taraftan ise, bir türlü unutamadigi
ve bir baskasina tercih edilisinin acisi ve izdirabi vardi...Geceleri yataginda az yastik islatmadi
Alper...hep gizli, gizli agladi ..."hayatin sonu bu olsa gerek herhalde" dedi hep..."hem öyle
olmasa neden bu kadar üzülüyor ve bir türlü icimden bu yarayi söküp atamiyorum"...
ONA OLAN SONSUZ SEVGIM BENI ONU UNUTMAKTAN ALIKOYUYOR...
---Aslinda Deryayi her ne kadar unutmak istesede , beyin ve gönül hemfikir degillerdi...gönül
unutmasina müsade etmiyordu ama mantigi unutmasi gerektigini hep hatirlatiyordu...Böyle bu durumda
aylarca icin icine bu celiskilerle mücadele etti...Onun bu hali derslerine de olumsuz yönde etki
vermis...derslerinde eskisi kadar basarili olamadiginin farkinda varmisti...eski Alper olmadiginin
hükmüne varmisti...Yurtta ayni odayi paylastigi kendi bölümünde okuyan " Suat " diye bir arkadasi
vardi...
---Suat; Dogulu dar gelirli bir ailenin umudu olarak buralara gelip okumaya calisiyordu...caliskan
cocuktu, Ailesinin , annesinin , babasinin, kardeslerinin ondan cok büyük beklentileri
vardi...ailenin okuyan tek cocugu olmasi itibari ile ve babasinin sadece onu okutmaya gücü
yetmesinden dolayi sirtina binen bu büyük sorumlulugun farkinda olarak derslerine cok itina ve özen
gösterirdi...onun bu caliskanligi zamaninda Alperide etkilemis basarili iki ögrenci olmuslardi...Ama
Alperin gönül yarasi onu eski Alper olmaktan epey uzaklastirmisti...derslerine konsantre olamayan,
adeta hayattan soguyup hic bir amac ve gayesi olmayan bir Alper vardi artik...
---Suat. Arkadasina hep destek cikti...kendini derslere vermesi gerektigini, hayatin sürprizlerle
dolu oldugunu, gün gelir baska kizlarla tanisip yeni sevdalara yelken acilabilcegini hep
söylemisti...ama önce bu okul bitmeliydi...
---Alper, bir gün radikal bir karar aldi..."Cok uzaklara gitmeliyim, bu aciya dayanacak gücüm
kalmadi, bu kafa ile okulu sittin senede bitiremem". deyip okulu birakma karari aldi...memleketede
dönmeyecekti...cok uzaklara, huyunu suyunu bilmedigi yerlere orda derya yi hatirlatmayacak yeni
insanlar kesfetmeyi düsünüyordu..."kim bilir belki oralarda herseye yeniden baslayabilirim"...diye
düsünmüstü...
---Karari kesindi...Gidecekti...hic zaman kaybetmeden Suat Arkadasinin limanda calisan bir
hemsehrisinin yanina gittiler...ordan gemi ile italya ya , italya danda Almanya ya kacak yollarla
gecmeyi kafasina koymustu...
---Bir kac hafta bekledikten sonra beklenen gün gelmis ve Alper bir geminin mürettabi gibiymis gibi
gemide yolculuk etmeye baslamisti...Suat Arkadasinin tüm engelleme ve ikna cabalarina karsi fikri
degismeye Alper, bu umuda giden yola cikmaya karar vermisti bile...Gemi limandan ayrilirken rihtimda
onu arkadaslik duygulari ile gözyaslariyla ugurlayan sadece " Suat " vardi...bir taraftan suat
bagirarak...
Suat:
---Gittigin her yerde bana mektup yazmayi unutma!!! telefon ac firsat buldukca...Gözyaslari icinde
tüm secdiklerini karada birakip denize acilan alperin icinde o sessiz görünüsünün aksine icinde
hasretlik firtinalari kopuyordu...anna ve babasina bile haber vermemisti...adeta yok olmak, hic
yasamamis biri olmak istiyordu...Bu duygular icinden gözlerinden dogoup yanaklarinda yasayip, yere
düserek ölen gözyaslarina hakim olamamis, Suat arkadasina "Hoscakal" anlaminda el sallamisti...
Alper:
---Seni arayacam suat!!! Sagol dostum! hersey icin sagol!
---Evet Alper, huyunu suyunu ve orda kendisini nelerin bekledigini bilmedigi topraklara dogru yol
almaya baslamisti... Kendini bir an sahipsiz ve kimsesiz, öksüz hissetti...Daha sonra yüzünü denizin
ucsuz, bucaksiz sularina cevirdi.."Allahim düstügüm hale bak, bir baskasina anlatsam belkide üstüme
güler,dalga gecer ama ates düstügü yeri yakarda bunu herkes bilemez"...
---Suat, Arkadasi Alperi ugurlarken döktügü gözyaslarina inanamamisti...meger nede cok seviyormus
arkadasini...üstelik öyle bir sebeb yüzünden herseyi birakip öyle cekip gitmesi onu cok üzmüs ve
duygulandirmisti...hem bildi bileli vedalasmalarada dayanamazdi...memleketten istanbula her
gelisinde bile kimsenin gelip kendisini ugurlamasini istemezdi...Alper in o gemi icinde sessizce ,
denizin sularinda süzülerek ilerleyen geminin ardindan bakinca onun icin ve Alperin kendisine hep
anlattigi o cok sevdigi ama kendisinin hic görmedigi derya icin gözyasi dökmüstü...
---Öte yandan Derya, Alperin ülkeyi tamamen terk ettiginden habersiz kaderine boyun büküp acisinida
icine gömerek kendisini hayatin akisina birakmisti...Alperi cok üzdügünü biliyor ve bir türlü
kendisini afedemiyordu...Sevgi neydi! sevgi emekti, sevgi gözlerdeki pirilti, yüreklerdeki
ciziltiydi. bunlarin hepsini ciddi bir sekilde hissedip yasayan derya gün gectikce hayattan sogur
hale gelmis ve baskalari icin yasar hale gelmisti...Ama Alperi taniyordu...Alper kalbi kirildiginda
ardina bakmadan ceker giderdi..."acaba bir daha onu görebilecekmiyim, onu bir daha görebilmek icin
neler vermezdimki" diyen deryanin aglamaktan kurumus göz pinarlarindan zoraki de olsa son bir
gayretle iki buyuk damla gözyasi dökülmüs, yanaklarini islatmisti...
---Deryanin kocasi olacak adam evliligin ilk aylarinda deryaya gayet iyi davranmisti ama her nedense
zaman gectikce deryaya olan ilgisi azalmis eve gec gelir olmustu...deryanin. her sorusunda ise onu
tersler hale gelmisti...bir taraftan evliliklerinin ilk gününde beri hic sevmedigi kocasi olacak bir
adam ve onun bu tavirlari deryayi daha cok üzmüs Rabbinden ne zaman canini alcagini beklemeye
baslamisti...üstelik evliklerinin üzerinden 6 ay gecmesine ragmen bir türlü cocuklari
olmuyordu...Kac defa doktora gidip tahliller yapilmisti...tahlillerin sonucunda kocasi olacak
adamdan kaynaklanan bor sorundan dolayi cocuk sahibi olamadiklarini ögrenmislerdi...Derya bu habere
sevinmisti aslinda ama kocasinin annesi ve akrabalari hatanin deryadan oldugunu ve bu yüzden
ogullarinin evlad sahibi olamadigi dedikodusu ve haberini saga , sola yaymaya basladilar...kocasi
olacak adamda erkekligine zarar gelmesin diye yapilanlara adeta seyirci kalip gercegi hic kimseye
anlatmamayi yeglemisti...deryanin defalarca" hata bende degil kocamda " demesine ragmen ona kimse
inanmak istememisti...
---Derya bu adama cocuk veremeyecegi icin cok sevinmisti...belki anne olamayacakti ama olacak bir
cocuk onu bu adama daha cok bagli kilar hale getirecekti...Daha sonra bunca kargasainin icerisinde
ilk gözagrisi gözünün nuru Alperi düsünmüstü..."nerdedir simdi, ne yapar , ne eder, onu o kada cok
özledimki"...hep bu sorulari kendi kendine sormaktan bikan derya adeta kaderine isyan
ediyordu...Bir türlü icinden söküp atamadigi Alper biricik aski vardi...
---ICH WERDE MEINER TRÄNEN VERBERGEN GENAU WIE MEIN SCHMERZ...(Acimi gömdügüm gibi gözyaslarimida gömecem)
---Alperin istanbuldan ayrilisinin üzerinden aylar gecmisti...gemi ile italyaya gelen alper oralarda
yolda tanidigi Gurbetci türklerinde yardimiyla almanya ya gelmisti...Bir gurnbetcinin,
Gurbetci:
---Ben Hamburg ta yasiyorum...istersen senin kendimle oraya kadar götürebilirim , ondan sonra sen
nereye istersen yoluna devam edebilirsin...Demisti...Alperin belirli gidecegi bir adresi yoktuki
zaten...Tamam anlaminda basini sallamis ve
Alper:
---Tsk ederim sagol abi! sen beni oraya kadar götür hele bir ondan sonrasi Allah kerim...Alperin
kisik ve caresiz cevabi karsisinda onun bu haline icin, icin üzülen gurbetci,
Gurbetci:
---Senin oralarda kimin kimsen varmi? ne yapacaksin oralarda, nasil yasarsin belli bir süreden sonra
kacak durumada düsersin...söyle icten derin ve efkarli bir ic ceken alper
Alper:
---Bilmiyorum abi! zaten kaybedecek birseyimde yok...Alperin bu haline ve durusuna aciyan gurbetci,
Gurbetci:
---Hele bir oraya ulasalimda bir caresine bakariz...hem bu arada adin neydi senin...söyledinde
unuttum...
Alper:
---Sagol abi! adim Alper...
---Alper, tesadüf eseri bitalya da tanistigi gurbetci bir vatandasinin sayesinde almanyaya
gelmisti...gurbetci abisi onu yanliz birakmamisti...ilk önce ona gecici olarak kalabilecegi bekar
yasayan kardesinin yanina yerlestirmis ve ona bir is bakmaya koyulmustu...cünkü calismadan buralarda
yasamak mümkün degildi... o yüzden Alperin bir isinin olmasi mecburiydi...Bu gurbetci abisi Alper
icin buyuk bir sansti...Alper ona her firsatinda tsk lerini sunuyor saygida kusur etmiyordu...Ah
birde deryam burda yanimda olsaydi dedi icinden...
---Alperin Ailesine haber vermeden aniden ortadan kaybolusu ailesini perisan etmisti...istanbula
gelip kaldigi yer ve okudugu ünüversiteden Alperin aylardir ünüversiteye gelmedigini
ögrenmislerdi...kuskulari dahada artmisti..." acaba bu koca sehirde basina bir olaymi geldi,
öldürülüp bir cukurami atildi " gibisinden onlarca düsünce ile yasayan ailesi ne yapacaklarini kime
gideceklerini bilemez hale gelmislerdi...Durum böyle olunca Babasi alperin gittigi ünüversitenin
önünde günlerce nöbet tutup Alperle karsilasabilmeyi umud ve ümid etti...
---Alperin arkadasi suat a s1k1 s1k1 tembih ettigi "eger bir gün benimkilerle karsilasirsan sakin
benim nereye gittigimi kimseye söyleme! hic kimsenin bilmesini istemiyorum, belki bu davranisim
egoistce bir davranis ama ben unutmak ve unutulmak istiyorum"...bu sözler yüzünden Suat oralarda
günlerce caresiz ve perisan sekilde dolanan Acili babanin bu haline dayanamayip yanina sokulmus,
Suat:
---Merhaba amca! daha buralardamisin memlekete döndügünüzü saniyordum...nasilsin amca!
Baba:
---Nasil olayim yavrum, halimi görüyorsun...Bak suat sen Alperin hem oda hemde en yakin
arkadasiydin...lütfen eger onun hakkinda bir bildigin varsa Allah rizasi icin söyle bende Anneside
ve kardesleride perisan olduk...basina birsey gelmis olmasindan korkuyorum...üstelik bu koca sehir
sabikali bir sehirdir...insanlari cok kolay yutar bunu biliyorum...Suat Acili babanin bu haline
fazla dayanamamis ve Alper tarafindan ikisi arasinda sir olarak kalmasini istedigi ve tembih ettigi
bu yolculugundan bahsetmeye karar vermisti...
Suat:
---Ben nerde oldugunu biliyorum amca...Kusura bakma alper hic kimseye söylememem icin bana s1ki
tembih ettirip yemin ettirmisti...ama görüyorumki bu yemin gecerliligini yitiren bir yemin haline
geldi...Suatin bu sözleri ile gözleri umudla parlayan baba,
Baba:
---Nerde o zaman!!! söyle lütfen!! hadi gidip onu bulalim!!
Suat:
---Nerde oldugunu bilmiyorum ama nereye gittigini biliyorum sadece, üstelik Alper türkiyede degil.
onu bu yüzden gidip bulmamizda imkansiz...
Baba:
---Anlimiyorum seni...nerde bu cocuk o zaman!!! neden hemen anlatmiyorsun herseyi,
Suat:
---Alper yurt disina gitti amca...okuluda herseyide birakip adeta kaca, kaca ardindan kovalayan
varmis gibi cekip gemi ile italya ya ordanda Almanyaya gecmeye calisacagini söyledi...uzun zamandir
bende ondan haber alamiyorum...
Baba:
---Peki bu neden kacar kimden ve nicin?? sen bilirsin suat oglum , lütfen anlat herseyi bana!!
Suat:
---Alper bir kizi seviyordu amca...sizin memleketten birini...adinin Derya oldugunu söylerdi, hep
ondan bahsederdi saatlerce bikmadan...onu düsündükce hayata daha cok sariliyor derslerine daha bir
sevkle calisiyordu...adeta onu hayata baglayan insandi...daha sonra memlekete döndü ve bir dahaki
dönüsünde karsimda bambaska bir alper görmüstüm...Sevdigi ve ilerde evlenmek icin birbirlerine söz
verdikleri kiz ondan habersiz bir baskasi ile evlenmis, Alper adeta sok olmustu haftalarca dinmedi
gözlerinin yasi...sonunda " buralardan gidecem suat" dedi. ve bir kac hafta sonra buldugumuz bir
gemi ile italyaya dogru ugurladim onu...cok mutsuzdu amca, limandan ayrilisi hala gözlerimin önünde,
bir türlü o sahneyi unutamiyorum...Suat in bu sözleri karsisinda sözü kesmeden suat i pür dikkat
dinleyen acili baba, heyecanla kalktigi yerden eli kolu bagli hic bir sey yapamamanin caresizligi
ile oldugu yere yavasca cöktü...
Baba:
---Ahhh be oglum neler ettin sen bize!!! madem kizi seviyordun neden bize söylemedin, en azindan
anne ne söyleseydin...
Suat:
---Bana yazacagini ve firsat buldugunda arayacagini söylemisti...eger bir haber alirsam sizede haber
ederim amca merak etmeyin...
Baba:
---Sagol oglum! en azindan yasadigini ögrendim...
---Alperin babasi caresiz bir sekilde memlekete dönmüs ve dün ögrendiklerini esine ve akrabalarina
anlatmisti...kisa bir süre sonra bu söylentiler deryaninda kulagina gitmisti...bu durumu ögrenen
derya adeta kendini kaybetmis ve yarattigi bu eserden dolayi kendini afedemez hale gelmisti...hersey
cok daha kötü olmustu...bir taraftan alperin gidisi deryanin evli oldugu adaminda kulagina gitmis ve
bu konuda deryaya baski yapar hale gelmis...asagilamalar , dayak ve tehditler siralanmaya
baslamisti...kocasi olacak adam annesinin ve mahalledekilerinde baskisi ile bir gün derya yi alip
annesinin evine götürmüs ve ondan bosanmak istedigini söylemisti... "belkide en hayirlisi bu"
diyen derya bosanma icin hic bir zorluk cikarmamis ve bir celsede anlasmali bosanma ile kisa sürede
bosanmisti...simdi bir is bulmali ve ailesine bakmak icin para kazanmaliydi...kaldiklari sehrin
kücüklügü ve herkesin bu olaylari duyup deryaya kötü bir kadinmis gözü ile bakmasina dayanamayan
derya...sehir disinda bir yerde calismaya karar vermisti...
---Evet istanbula gidecekti...orda bir is bulup calisacakti..."herkese ekmek var orda, elbet banada
bir parca düser" ümidi ile istanbula dogru yola cikmisti...alperin bir zamanlar havasini soludugu ,
suyunu ictigi ve kendisini düsündügü istanbula...
---BEKLE BENI ISTANBUL
(Devami var)
YORUMLAR
Öncelikle Yorumlariniz icin Tsk ederim...Öykümün ilk bölümünde öyküyü yazmaya baslamadan önce, bu isi tamamen amatörce yaptigimi ve hic bir Edebiyat egitimi almadigimi belirtmistim. yazmak hosuma gidiyor...Dil anlatimina gelince, ben dili mümkün mertebede herkesin anlayacagi dilden öyküyü kasmadan, Yani diger tabiri ile halkin anlayacagi bir dilden yazmayi kendime ilke edindim...Bundan sonraki öykü calismalarimda bu istikamette olacaktir... Son zamanlarda yaptigim gözlemlerden ve Teknolojinin ürünlerinden olan internetinde yaygin kullanilmaya baslanmasindan sonra, cok okuyan bir millet olmamamiz gercegide eklenince okuyucularin artik agir kelime ve o kelimelerin meydana getirdigi cümleleri okumaktan ve anlamaya calismaktan üsenir hale gelmis olduklarini gördüm...Evet dil basit ve anlasilir bir sekilde kullanilmis ama artik insanlar daha hizli ve cabuk anlayacaklari yazilara yöneldiler, bazi yazilarda veya öykülerde gecen kelimeleri anlamak icin yanlarinda sözlük tasimak istemiyorlar...Insanlar hizli yasamaya basladi..Yinede elestileriniz icin Tsk ederim...Elestiriye her zaman acigim. Okuyan gözlerinize saglik Arkadaslar. Saygilar...
ASKINN21 tarafından 5/1/2009 11:51:52 AM zamanında düzenlenmiştir.