Mütavazi olmalıyız. çünkü gelip geçiçiyiz ve unutulacağız. hayat başkalarına muvaffakiyetlerimizi anlatmak için geçirilmeyecek kadar kısadır. -- carnegie
hyazici58
hyazici58

MEMLEKET ADAM

Yorum

MEMLEKET ADAM

3

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

693

Okunma

MEMLEKET ADAM




Hanım, bu beyaz ayakkaılarını çok sevmişti. Kaç yeni ayakkabı alsa da,biraz rengi kaçmış,biraz da eskimiş olan beyaz ayakkabılarını onartıp yeniden giymek istiyordu. Kim bilebilir? Belki de ben çok beyenerek aldığım içindi bütün bunlar...

Beyaz ayakkabıları bir çanta içinde alıp,ayakkabı tamircisine getirdim. Dükkanın kapısı açıktı ve pasajda o an,kimseler yoktu. Eşik hizasına gelecek şekilde kırmızı kadife kaplı bir tabure yerleştirilmişti. Bu;" Yakınlardayım ve geleceğim" anlamına geliyordu. Belli ki,O’nun hırsızlık,uğursuzluk gibi dertleri yoktu. Her şeye rağmen insanlara güvenmeye devam ediyordu...

Çantanın içerisine bir not yazıp,kadife kaplı sehbanın üzerine bırakıp,kalan işlerimi yapmak üzere ayrıldım.

Tam iki saat sonra dönmüştüm. Selamlayarak içeri girdim.

Dükkan tam da bu işe uygun,altı metrekarelik bir yerdi. Bir köşeye monta edilmş televizyonda türkü çalınıyordu. Raflarda dizim dizim,tamir olmuş ve olacak ayakkabılar,rafın birinin tam orta yerinde, beş cantimetrekarelik Türk Bayrağı özenle yapıştırılmıştı,bir dikiş makinası,üzeri çok kalabalık minik bir tezgah ve arkasında dev cüsseli bir adam. Biraz ayakkabı ve sülisyon kokusu...

Dev cüsseli adam,bedenine uygun ama,biraz büyükçe başını kaldırıp,gözleriyle sordu?.. Gözleriyle dedim ya,kalın camlı iki adet gözlüğü nasılsa o kocamanyüzüne iliştirebilmiş. Belli ki biri yakın,diğeri uzak gözlüğü. Her nasılsa bana ikisinin tam orta yerinden,gözlüksüz alandan bakıyordu..O an,karşımda bir memlektin oturduğunu hissettim! Geçmişten geleceğe uzanan devasa bir memleket..Yakın tehlikeleri bilse de,kendine güvenen,aldırmaz gibi gözüken,tasasız bir memeleket...Kendisi memleketti ama,onun da bir kaygısı olmalı ki,o minik bayrağı oraya ilştirmişti. Belki,çok değil,birkaç yıl önce uğramış olsaydım o bayrak orada olmayacaktı bence.

Adam karşımda üçbin yıllık gibi dururyordu,hani şöyle çok yıllık kasketinden ayakkabılarına inceleseniz;her devirden bir parça bulmanız mümkündü üzerinde. Buna inat, o denli dingin bir havası vardı ki,hiç ölmeyecekmiş duygusu uyandırıyordu..Şehrin dağdağası,korna sesleri,yavaş yavaş canlanan pasajdan gelen kahkahalar,o na uğradığında toz zerreleri gibi dağılıp,kayboluyordu..O hiç tınmıyordu bile! Sadece ve sadece işini yapıyordu;ayakkabıların birini zımparalıyor,biririni yapıştırıyor,birine bağcık geçiriyor,ötekine nalça çakıyor..Bütün bunları öylesine ahenkle yapıyor ki,hiç eli ayağı dolaşmıyor ve kaygılanmıyor. Bir fotoğrafını çekmek nasıl geçti içimden ama,cesaret edemedim!...Halbu ki,imkanım da vardı.

Bir an,ezelden ebede akıp giden hayatımızda,galiba bizi bu memleket adamlar ayakta tutuyor diye düşündüm. Ruhlarımızı kontrol eden ermişler,aklımızı kontrol eden alimler,bizi hergün çimdikleyen siyasiler;bir bir gözlerimin önünden geçip gittiler..Dedim ki,bereketimizin kaynağını da,galiba bu insanlar sağlıyor. Küsmeden,konuşmadan,incitmeden..Ama,ibadet aşkıyla inatla çalışarak...

Bir zaman sonra,usulca başını kaldırdı;"Tamam efendi" deyiverdi. Bir eliyle çantamı uzatırken,diğer eliyle yeni bir işe koyuluyor ve yüzüme hiç bakmıyordu. Ben orada yok muşum gibi davranıyordu. Hani önceden hiç tanımamış olsam,"Ne nobron adam" derdim elbet.

Ama,biliyordum;o’nun ipek gibi bir kalbi vardı,En büyük aşkı,çokta kazanç getirmeyen bu işiydi. O, işi kadar aslında her şeyi çok seviyordu,hem de çok,deli gibi...Fakat bir özelliği ile tüm zamanların dışındaydı. O gösterişi ve riyayı,hiç ama,hiç sevmiyordu...

Son kez gözlüklerinin arasında ki boşluktan baktı,"iki kuruş efendi" deyiverdi...

İçimden,’Canın sağolsun üçbin yıllık memleket adam’ ayaklarımı daha bir yere sağlam basarak vedalaştım...



Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Memleket adam Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Memleket adam yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
MEMLEKET ADAM yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
emine pisiren
emine pisiren, @eminepisiren
30.4.2009 22:31:04
"Hanım, bu beyaz ayakkaılarını çok sevmişti. Kaç yeni ayakkabı alsa da,biraz rengi kaçmış,biraz da eskimiş olan beyaz ayakkabılarını onartıp yeniden giymek istiyordu. Kim bilebilir? Belki de ben çok beyenerek aldığım içindi bütün bunlar...

Beyaz ayakkabıları bir çanta içinde alıp,ayakkabı tamircisine getirdim. Dükkanın kapısı açıktı ve pasajda o an,kimseler yoktu. Eşik hizasına gelecek şekilde kırmızı kadife kaplı bir tabure yerleştirilmişti. Bu;" Yakınlardayım ve geleceğim" anlamına geliyordu. Belli ki,O’nun hırsızlık,uğursuzluk gibi dertleri yoktu. Her şeye rağmen insanlara güvenmeye devam ediyordu...

Çantanın içerisine bir not yazıp,kadife kaplı sehbanın üzerine bırakıp,kalan işlerimi yapmak üzere ayrıldım."

Değerli Dost,

Güzel bir anı yazısı okurken hüzünler sardı diğer yandan da.
Değerlerimizi yitirdiğimiz için...
Özümüzden uzaklaştığımız için...
Kendimize saygımızı yitirip, insanlığımızdan uzaklaştığımız için...
Yazınızın ilk iki paragrafında, "ana fikiri" yeterince açıklamışsınız zaten.
1- En sevdiğiniz hayat arkadaşınızın vefası ve değerleri koruması,
2- Hala güven duygusu taşıyan, saygın, onurlu bir "insan" olabileceği...
Ellerinize, yüreğinize sağlık.
Susmasın kaleminiz...
Sevgilerimle...

işteöylebirşey
işteöylebirşey, @isteoylebirsey
30.4.2009 21:48:50
çok güzel bir yazıydı Hocam..hem anlatım hem de benzetme çok hoşuma gitti...
ülkem için çalışan memleket adamlara binlerce teşekkür...hep var olsunlar...
saygı ve selamlar....
hüzünlüşarkım
hüzünlüşarkım, @huzunlusarkim
30.4.2009 18:03:06
10 puan verdi


Harika !

Üçbin yıllık memleket adam
Ayakta duruyorsa bu Vatan
Yıkılmaz yüreğinde var iman
Tez yaza kalem heman ! :))

Ustaya Saygılarımla..
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.