- 863 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
İNSANIN YARATILIŞI VE SEBEBİ
Allah
bizi toprak ve su ’dan yaratmış.bu iki madde dünyanın en fazla olan elementi.yani şu var’ki insan dünya ortamına göre yaratılmış.Bu iki element’te çok zayıf olan bir elementtir.aynı zamanda birbirlerine muhtaç olan elementlerdir.susuz toprak çoraklaşır.ruh bedeni terk ettiğinde ise toprak toprağa geri karışır.böylece insanların ölü bedenleri çok yer kaplamaz yada yıllar sonra bile aynı hali ile kalırdı.(baksanıza şimdide mezar gömecek yer bile kalmadı)
Allah insanı daha güçlü olan bir elementten de mutlaka yaratabilirdi.demir gibi mesela.terminatör 3 te ki kurgu gibi sıvı çeliktende olabilirdi.ama Allah insan oğlunu acziyet içinde dünyadaki her şeye muhtaç bir şekilde yaratmıştır.ve dünyadaki her şeyi onun yaşamı için faydalı kılmıştır.hiç bir varlık olmasın ki,insana bir faydası olmasın.Böylece Rabbini ansın ve şükretsin diye.
insanın üstün olan yanı ona kendinden üflediği ruhtur.tabii bu mecazi anlamda bir üfleyiş olarak bildirilir.bu tür şeyleri beşeriyet ile idrak etmemeliyiz.İnsana bu sebebten dolayı verilen üstünlük sebebi ile tüm meleklere ve iblis’e secde edin diye Hz. Adem’e diye tebliğde bulunulmuştur.İşte burda iblis kibirlenmiş ve ben ondan üstünüm.onu bir topraktan yarattın ben ise ateşten yaratıldım diye isyan etmiştir.
Kibiri Adem de ki manevi üstünlüğü görememiş sadece beşeri bir göz ile değerlendirmiştir.
Biliyosundur ki cinler insanlardan önce yaratılmış ve yeryüzünde varlıklarını sürdürmüştür.Yaratan ilahi bir yasa ile bu iki varlığı birbirinden ayırmış,aynı zeminde farklı medeniyetleri sürdürmüştür.tabii bu varlık olarak böyledir.Her iki ayrı varlığa da yasa koymuştur.ona görede hüküm verecektir.
Hayatın temelinde insan oğlunun bu Allah’ın ona verdiği manevi ruh ile duygu düşünce gibi şeyleri ortaya çıkmıştır.yaratılışta hayvanlarda insanlar gibi toprak ve sudan yaratılmış ama onlara Allah’ın hidayetinden mahrum bırakılarak bu sorumluluktanda ,yani Allah’a kul olma ve ibadet etme görevinden sorumluluk verilmemiştir.aksine onlarıda insanın hizmetine sunmuştur yaratan.
Ben cinleri ve insanları ancak bana ibadet etsinler diye yarattım.
zariyat süresi 56 .ayet.
Yani, "Ben ins ve cinni, başkalarına değil, bana ibadet etsinler diye yarattım. Onlar bana kendilerini yarattığım için ibadet etmelidirler. Çünkü onları başkaları değil, ben yarattığım için, ibadet edilme hakkı da bana aittir. Onları ben yarattığım halde, nasıl başkalarına ibadet edeblirler?"
Burada akla şöyle bir soru gelebilir: "Allah sadece insanları ve cinleri yarattığını belirtmiş. Oysa O tüm kainatı Yaratan değil midir? Ayrıca kainattaki her zerre Allah’a ibadet etmekteyken, niçin sadece insanların ve cinlerin Allah’a ibadet etmeleri için yaratıldıkları söylenmektedir?" Bu soru şu şekilde cevaplanabilir: Cin ve insanlar kendilerine Allah’a ibadet etme veya yüz çevirme ya da başkalarına ibadette bulunma hürriyeti verilmiş olan yaratıklardır. Kainattaki diğer varlıklar ise, böylesine bir irade hürriyetine sahip değillerdir. Onlar Allah’ın koyduğu yasalara uyarak, Allah’a ibadet etmenin dışında başka bir seçeneğe sahip olmadıklarından sadece insanlara ve cinlere hitap edilmiştir. Onlar dilerlerse kendilerini yaratan Allah’a ibadet ederler, dilerlerse O’ndan yüz çevirip, kendilerini yaratmayan başka varlıklara ibadet ederler. Ancak bu şekilde davrandıkları takdirde fıtratlarının dışına çıkmış olurlar. Bu bakımdan insanlar ve cinler, kendilerini yaratan Allah’ın dışında başka hiçkimseye ibadet etmeleri için yaratılmadıklarını bilmeli ve kendileri için doğru olan, onlara verilen bu hürriyeti yanlış yolda kullanmamak olduğunu anlamalıdırlar. Bu hürriyeti doğru yolda kullanarak, tıpkı vücutlarındaki her zerrenin Allah’ın kanunlarına uyarak, O’na ibadet ettiği gibi, onlar da kendi iradeleriyle Allah’a ibadet etmelidir.
"İbadet" kelimesi burada sadece namaz, oruç vs. ibadetlere atfen kullanılmamıştır. Bu yüzden ayeti, cin ve insanların sadece namaz, oruç, tesbih vs. için yaratılmış oldukları biçiminde anlamak yanlıştır. İbadet kavramı içine, bu saydıklarımız da girmekteyse de hepsi bu değildir. Bu ifadenin tam anlamı, cin ve insanların Allah’tan başkasına tapmamalarını, itaat etmemelerini, hiç kimseye boyun eğmeyip, sadece Allah’ın karşısında eğilmelerini, O’nun emirlerine itaat edip, O’ndan korkmalarını, sadece Allah’ın dininin kurallarına uymalarını, O’nun dışında hiçkimseden birşey beklememelerini ve hiçkimsenin önünde dua etmek için el açmamalarını tazammun eder.
Ayrıca burada, cinlerin insanlardan ayrı bir yaratık oldukları da üstü kapalı bir biçimde açıklanmış olmaktadır.
konuya değiniş sebebim hayatımızı yaşıyor ve sonlandırıyoruz.çoğu zaman sıkıntıya düştüğümüzde neden yaratıldığımızı düşünerek isyan edebiliyoruz.yada bir yakınımızı kaybettiğimizde yaratanın ne sebeb ile yarattığını ve yarattığı gibi geri alma iradesininde yalnızca onun elinde bulundurduğunu hatırlatmak içindi.Müslüman müslümanı hayat konusunda daima bilgilendirmeli ve teşvik edici olmalı.
dua ile kalın...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.