Hayata dair
Hiç düşündünüzmü hayata yeniden başlama şansınız olsaydı neleri değiştirmek isterdiniz.
Rivayetlere göre yaşam öncesi yaptığımız seçimlerde hayatımızı seçtiğimiz söylenir, bilmem daha önce duydunuzmu.
Şayet duymadıysanız kaybedeceğiniz bir şey yok zaten, yaşadığınız zorunluluklar dünyasında. Size göre bir çok şey zorunlu olmuştur, hayatın karanlık yüzüyle dört mevsimde bir yüzünüze gülmesi gibi.
Tesadüfen hayatı güzel ve neşeli yaşayanlardansanız ki umarım öyledir, o zaman iki görüşte umurunuzda olmasa gerek.
Yaşadığınız her ne varsa size ait, kalıbına uydurmuşsunuzdur bir şeykilde. Ya olması gerektiği gibi yaşamış ya da kendinize uydurmuşsunuzdur yaşadığınız çevreyi. Bir aslanın kediyemi yoksa kedinin aslana mı daha yakın akraba olduğu gibi bir şey bu. Siz kediyseniz hayatınız aslan kesilmiştir en yakın akrabanız olarak ya da tam tersi siz bir aslan olmayı seçmişseniz kedi oluverir hayat karşınızda. Ama asıl önemli olan bu iki, birinci dereceden akrabanın asla birbirine benzememesidir.
Biz olmadan önce hayatı seçtiysek, yüce mevlaya söz vererek. Şimdi yaşadığımız ne varsa tek tek biz seçtiysek, hepsini ayrı ayrı severek...Ben gibi bir çoğunuzu zorluyormu bu düşünce? İyi giden şeyler bir yana, ya hayatta kötü giden şeyler biz seçmiş olabilirmiyiz.
Bir değiştirme hakkı verilse, hadi dön geriye değiştir neleri değiştirmek istiyorsan dense mesela. Önce nerden başlardınız hayatınızı değiştirmeye. Aile, okul, eş, dost,ev, araba,... ?
Ne kadar kısaltırdım hayatı, kırpa kırpa kıyısından köşesinden. İstemediğim şeyleri çıkarsam hayatımdan ne kalırdı yaşıyorum dediğim. Zorlukların üstesiden gelmenin hazzı kaybolurdu yüreğimden. Şimdiden bir kaç kanat takardım en münasip yerlere, bu kadar değiştirmenin sonucunda huri ve melek olmayı seçmek neden olmasın.
Bitiriceğimize söz verdiğimiz bir futbol maçı gibi hayat. Durmadan dönen topu kalelere
sürüklemek ve en sıkı tekmeni vurmak, tam on iki noktasından. Şeytana inanmasanız bile kötülük olarak gördüğünüz herşeye bir kaç gol atıp, galip olmak.
Bu yazıyı kapatıp başka bir şey yapmaya çalıştığınızda değil, bu yazıya ilk baktığınızda bile hayat devam ediyordu. Seçebildiğimiz bir kaç şeyden biriydi sadece yaptığınız.
Her saniye hayat devam ediyor. Şehrin en kuytu köşelerinde, mescitlerde, tımarhanelerde, villalarda, otellerde, kreşlerde, bakım evlerinde, hamamlarda,...
Değişimi zaten yapmışızdır belkide milyonlarca kez. Yaşayarak,farkında olmadan. Ve her değişimde biraz daha istemişizdir, milyonlarca kez değişmeyi.
Belkide bu yüzdendir Allahın ruhlarımızı değiştirme hakkı vermeyişi. Bir varla yok arası seçme hakkı. Seçtikçe vazgeçmek istediğimiz bir çok şey gibi,eskitmeyelim diye yaşananları.
Gün gelir kapanır gardrobun kapıları. Önce alıp sonra eskittiğimiz giysilerimizle beraber çöpe yol alır eskiyen herşey.
Ya siz eskiyormusunuz? Yeni bir hayat varken hala önünüzde.
YORUMLAR
insan oğlunun hayaında hep keşkeler vardır bide acabalar.kim dememiştirki keşke şöyle olsaydı,şunu şöyle yapsaydım.bazen deriz ki zaman makinası olsada geri gitsek bazı olan olayları değiştirebilsek.ama yaşanan bir dakikayı bile tekrar yaşama şansızımız yok.bide acabalar vardır kaçan fırsatların ardından söylediğimiz.bu nu kabul etseydim hayatım dahamı farklı olurdu diye düşünürüz
kaçan iş fırsatları,terk edilen sevgili bazen bir acaba oluşturur.KEŞKESİZ VE ACABASIZ BİR HAYAT DİLEĞİ İLE.ÇOK GÜZEL BİR YAZI OKUDUM.SEVGİYLE KALIN