==█==BÖYLESi BiR ASK iCiN ACI CEKMEYE DEGER==█==
==█==BÖYLESi BiR ASK iCiN ACI CEKMEYE DEGER==█==
Slm Arkadaslar !
---Amatörce bir calismam olan bir öykümü sizlerle paylasmak istiyorum...simdiden okuyan gözlerinize saglik diyor, ve hosunuza gıtmesıni umuyor ve bu konudakı olumlu veya olumsuz farketmez, elestirilerinizi rica ediyorum...Alacagim elestiriler dogrultusunda sayenizde kendimi daha cok gelistirmeyi umuyorum...Simdiden hepinize Tsk lerimi sunar, Hep Edebiyat tadinda yasamaninizi temenni ederim...
Saygılar...
___ASKINN___
OKUYUCALARA: Sizlere lıse yıllarında yasanan ve cogumuzun basından gecen saf, temız ve berrak lise
aşklarından bırını sunmak istiyorum...Okulda baslayıp ve daha sonrakı zamanlarda tekrar yolları
onları aynı kavsakta bulusturan derya ve alper i...evet ama zaman bazı seylerı epey
degıstırmısti...nelermı???
==█==BÖYLESi BiR ASK iCiN ACI CEKMEYE DEGER==█==
--- 1 ---
---Yıne o güzelim yaz bitmiş yerini sonbahara bırakmıstı, dallarından koparak yukardan usulca
süzülerek dökülen ve hafıf rüzgarında etkısı ile yerlerde savrulan yaprakların görüntüsü bır nevı
yenı egıtım, öğretım yılınında baslayacagının habercısıydı...Veli ve ögrencilerde bir telastır
gıdıyordu...önlükler, kıyafetler, ayakkabılar ve bır ögrenci ıcın gereklı ne varsa carsı pazarda ,
esnafın vıtrın ve tezgahlarını süslemişti...bu durumdan esnafın da satıslarının iyi olması ile yüzü
bıraz olsun gülmüstü...
---Bu telasın içinde olan alper ve deryada orta ögretımı bitirip, lise ye baslamanın sevıncı
vardı...Alper ve derya farklı okullardan mezun olmuslardı...ama kader onları, ikisinin ve
aılelerınınde istegı ile bır meslek lısesınde bulusturacaktı...neyse güngelmıs okullar acılmıs,
ögrencıler okul yönetıcılerı tarafından daha önce hazırlandıgı sekılde sınıflarda paylastırılmıs
yenı egıtım ögretıme hazır hale getırılmıstı...
---Bu paylasım ve sınıfların dagılımında, alper ve derya aynı sınıfta egıtım görmeye
baslayacaktı...Yenı sınıflarında saf alan ögrencıler henüz yenı bır okula gelmenınde etkısı ıle
bırbırlerını pek tanımıyorlardı...herkeste bır sessizlık ve heyecan vardı...icerıye gıren ılk
ögretmenleri olan Edebıyatcı Mehmet hoca güleryüzlülügü ve cana yakınlıgı ile ögrecılere okul
hakkında ve verılecek egıtım sıstemı hakkında bazı bılgıler vermıs, ögrencılerın kendılerını tek,
tek tanıtmalarını ıstemısti...ögrencıler yerlerınden tek, tek ayaga kalkarak adlarını soyadlarını ve
mezun oldukları okulu söylerken sıra ALPER e gelmısti...
Alper:
---Adım Alper ..... Kazım karabekır ilk ögretım okulundan mezun oldum...
---Alperın bu tok sesı, onun bır sıra önündekı deryanın sırtını büyük bır hamle ıle dönüp ona
meraklı gözlerle bakmasını saglamıstı...o esnada cok anı bır sekılde karsı, karsıya gelen ıkı cıft
göz daha sonra ıkısınınde üzerınde büyük tesır ve etkı bırakacaktı...
---- BAKISLAR ZEHİRLİ OK GİBİDİR -----
---Okulun ılk gününde pek ders yapılmamıstı...ögrencı ve ögretmenlerın tanısma faslı seklınde
gecmıstı...Zaman gecip günler bırbırını kovaladıkca ögrenciler sınıf arkadaslarını daha ıyı tanır
hale gelmıs herkes kendıne göre arkadas paylasımı yapmıs ve kim,kımınle hangı sırada oturacagına
karar vermıstı bile...
---Ama her ne hıkmetse bızım Alper yanında oturacagı kısının kımın olacagını umursamadan, deryanı
arkasındakı sıradan yerını hıc degıstırmemıstı...icinden bır hıs ona yakın olması gerektıgını
söylüyordu...ona yakın olmak mutluluk demekti...arasıra deryadan sılgı kalem veya kıtap gıbı benzerı
seyler ısteyerek onunla dıalog ortamını kurup arkadaslık ılıskılerını gelıstırmeye
calısıyordu...Alper; aslında utangac bırı sayılırdı... bu durumundan dolayı bir türlü derya ya
hıslerını acıklama cesaretını kendınde bulamamıstı...tenefüslerde olsun , okul cıkıslarında eve
gıderken olsun hep konusmak ıstemısti..." ya beni yanlıs anlar ve ters tepki gösterırse , o zaman
ben ne yapacam?? rezıl olurum " gıbı kaygı ve korkuları vardı...aslında deryanında ona karsı
tavırları gayet mütevazı ve yerlı yerındeydi..."kimbılır belkı benı sadece bır arkadas olarak
görüyor, kendı kendıme gelın güvey olmus olmuyormuyum acaba" diye söylenmıs kendı kendıne soru
cevap seklınde dıaloga bıle gırer olmustu...
---Ama ne olursa olsun bu aylardır ıcını kemıren sancıyı cıkarmalı, derya ya bedelı ve sonucu ne
olursa olsun duygularını ve ona karsı olan ılgısını acıklamalıydı...Ama gıdıpte bunu direk yüzüne
söyleme cesaretını kendınde bulamaya Alper, " en ıyısı bır mektupta duygularımı yazmalıyım" diye
karar vermıs ve mektubunu harıl, harıl yazmaya baslamıstı...Yazdıklarını begenmeyıp takı gönlünü
ferahlatıcı ve duygularının elcısı olacak mektubta karar kılıp bıtırdıkten sonra bır zarfa
yerlestırdıgınde cevresınde ve yerde onlarca kagıt parcası dagılmıstı...
---Evet AŞK-I İlan mektubu hazırdı...peki simdi bu mektubu ona kım verecekti, nasıl elıne
gecmelıydı??? hemen avucunu acıp deryanın elıne mektubu sıkıstırmakta olmazdı...üstelık utancından
yerın dıbıne gecerdı...uzun, uzun düsündükten sonra karar vermısti...mektubu ögrencılerın soguk kış
gününde sınıfa gırmeden önce gıydıklerı ceket, pardesü ve atkılarını asmaları ıcın okul yönetımı
tarafından okulun korıdorunda, korıdor boyunca askılar yapılmısti...
---Evet! dedİ Alper...Mektubu derya nın korıdorda asılı olan ceketının cebıne koyabılırım...ceketını
gıyıp eve gıttıgınde mektubun farkına varır ve acar okur...
---Alper hemen ılk fırsatta mektubu ceketın cebıne koymak ıcın usulca yaklasmıs, kendını adeta
hırsızlıga yeltenmıs bır hırsız olarak görmüs , heyecandan nerdeyse kalbı duracaktı...neysekı cekete
yaklasıp tam mektubu koyacaktıkı hıcte hesapta olmayan bir sürprızle karsılasmıstı...
(Devami var)
YORUMLAR
Yorumlariniz icin tsk ediyorum...Yukarda öykünün basindada belirttigim gibi tamamen amatörce bir calisma bu...yanliz ayhansarikaya abimiz bana kelimelerdeki yanlis yazimlar konusunda daha acik yardimci olursa sevinirim...Cünkü tecrübe ve bilgilerinizden faydalanmak isterim..Üstelik öykümü yazmak icin bu Pllatformu secmemin nedeni degerli bilgilerinizden faydalanmaktir...Ileride bu elestiri ve bilgiler dogrultusunda kendimi daha cok gelistirecegime inaniyorum...Tsk ederim...