- 2598 Okunma
- 6 Yorum
- 0 Beğeni
HAYATIMDAN KARELER 10
O yıl sömestre ye kadar sürekli ders çalıştım.Bazı şeyleri unutmak için…
Hamit abiden aldığım adresi Gülay a verdim..onlar iki kardeş mektuplaşmaya başladı..
Gülay her mektup geldiğinde bana da okutuyordu..Mektup da selam da vardı..Olsun artık o kadar hak ediyorum dedim kendi kendime..Onlar iki kardeş sömestre ye kadar mektupla konuştular..Sömestre de eve gittiğimiz de babasıyla da barıştı..Bir babayı oğluyla,iki kardeşi birbiriyle konuşmaya vesile olduğum için çok mutluydum…Varsın benim farkımda olmasın..En azından artık daha fazla görebiliyordum..Gülay’ların evi bize daha yakındı..Gülay’ın aynı anneden aynı babadan bir abisi daha vardı..Oda fazla artistti..Ben ne zaman Gülay’lara gitsem hep okuldaki kız arkadaşlarından bahsederdi..Bir sürü kızla konuşuyormuş..Hiç sevmezdim kendini beğenmişleri..Gülay’ın anneannesi de beni sürekli o abisine yakıştırırdı..’’Sen çok güzel kızsın var mı erkek arkadaşın’’ falan derdi..O kadar kızardım ki kadına..Bana ‘’ben seni Memduh a çok yakıştırıyorum ne dersin..?Hele bir kabul et sana ne altınlar takacağım’’derdi..Kadına ‘’yaşınıza saygımdan dolayı ağır konuşmayacağım,lütfen bu sevdadan vazgeçin’’dedim..
Sömestre bitti okula döndük..Artık onunla bir geleceğim olur diye bir düşüncem yoktu..
Sürekli derslerimle meşguldüm..O sene yine takdir belgesiyle bitirdim okulu..Babam hala saat almamıştı..O yaz kendime çalışarak kazandığımla saat alayım dedim..Okullar kapandı yine on beş gün Datça da babamın yanında tatil yaptım..Köye geldim tütüne başladım..Sabaha kadar tütün kırıp akşama kadar çapa yapıyordum..Bir yandan orak biçiyordum..İmece usulü çalışırdık..Bir gün bizim ekini bir gün komşularınkini sırayla buğdayları da biçtik..O kadar çok çalışıyordum ki herkes’’okuyan kızlar kibar olur sen beceriyorsun’’derlerdi..yine bir gün tütün kırdım tarladan tütün küfelerini eşeğe sardım eve dönerken Hamit abi geldi önümden..Ayak üstü nasılsın muhabbeti ettikten sonra
‘’-Bizim çapa var geliversen ben de sonra size gelivereyim’’dedim..
_’’olur’’ dedi..
Çok sevindim bu işe..Güler dediğim arkadaşım ve bir de abisi de çapaya geliverdi..Tarlada 9 kişiyiz..Çapayı vurduk mu tarla sallanıyordu resmen..Gülerin abisi alaaddin abi benim Hamit abiye ilgimi anlamış olacak ki iki gün sonra Hamit e demiş ki
-‘’o kız sana vurgun’’
Hamit abi
-‘’git oğlum başımdan..okuyan kızın benimle ne işi olur’’demiş..(sonradan öğrendim)
Alladdin abi
-‘’gerçekten öyle’’..Sen bir teklif et bakalım’’demiş..
Hamit bunu duyunca hemen iki satır defter kağıdına yazmış..Hem de bir sıra yazmış bir sıra atlamış..Ve bu mektubu başka birisinin tarlasında çapa yaparken bir şekilde elime tutuşturdu..Çok şaşırdım..Okuyunca nasıl şaşırdım bir bilseniz..Sanki kalbimi okumuş gibi..aynen şöyle yazıyordu..
-‘’Sıdıka senin bana karşı olan davranışlarından dolayı içimdeki duygular değişti..Ben de senden hoşlanıyorum ve seni seviyorum desem yanlış olur mu bilmiyorum..Eğer yanıldıysam lütfen beni bağışla..Eğer uygun değilse ve ben yanıldıysam lütfen cevap yazma..Değilse kısacık da olsa iki satır yazıp beni bilgilendirirsen memnun olurum..Bu aramızda kalsın lütfen kimseye söyleme’’diye yazmış..Annemden çok çekinirdi..
Kendi kendime Allah,Allah dedim..Hangi hareketimden anladı dedim..Nerden bileyim Alaaddin abinin söylediğini..Ben de zaten sevdiğim için cevap yazma gibi bir sorumluluk hissettim..aynen şöyle yazdım..
-‘’Hangi hareketimden bu izlenime vardınız bilmiyorum ama ben okuyorum okulumu bitirmeme iki yıl var ‘’dedim..
Bu mektubu alınca çok sevinmiş..Hemen karşılığında
-‘’Seni bir ömür bile beklerim’’demiş…Bu şekilde başlayan arkadaşlığımız yaz bittiği için yarım kaldı..Tekrar Eskişehir yolu gözüktü..Okulda mektupları pansiyon müdürü okuyordu..Bu işi nasıl çözebilirim diye düşünürken arkadaşım posta kutusu tut dedi..Daha Gülay’ın haberi bile yoktu..Gar PTT den Posta kutusu tuttum..O bana mektupları posta kutusu adresime gönderiyordu ..Ben ise ona gönderdiklerimin üstüne asker arkadaşının adını soyadını yazarak gönderiyordum..Her hafta çarşı iznimde o karda kışta posta kutumu kontrol etmeye giderdim..Bir de mektup gelmezse düşünün halimi…Üç km.yolu hep gider gelirdim..Ama olsun ama olmasın..
Bir yandan dersler bir yandan özlem günler gelip geçiyordu..Yine çok ders çalışıyordum..
Sömestre geldiğinde yine başarıyla karnemi aldım köye geldim..Hamit geldiğimi duyduğu halde annem anlayacak diye beni görmeye gelemedi..O tatilde yanımda Sinoplu bir arkadaşımı yanımda getirmiştim..Kızla beraber gezerken karşıdan gördüm..Köyde dedikodu olur diye birbirimize yakınlaşamıyorduk..Ne o bana seslenebildi ne de ben ona…On beş gün durdum ama yine görüşemeden geri döndüm..
Bizim sevgimiz karşıdan karşıya,mektuplar yazarak devam ediyordu..Yaz gelmesini dört gözle bekledim..Artık Gülay da öğrenmişti..Her ne kadar hoşlanmasam da,anneleri ayrı olsa da abisiydi..Yaz ayı geldiğinde Karnemi aldığım gibi eve geldim..babama gitmedim…
Tek derdim onu görmekti..Ancak on gün sonra görebildim..Bir baktım bir daha bakasım gelmişti ilk düğünde gördüğümde...Gözümü ayıramamıştım..Şimdi ise sevgiliydik ama daha gözlerine bile bakamamıştım..
Karşılaştığımızda ilk önce kaçamak da olsa baktım yüzüne..
İçimden’Gözlerine bakmayı öyle özlemişim ki..!’dedim..
İlk defa merhaba dediğimde elini uzattığında sıcaklığını hissetmiştim..
İlk defa eli elime değiyordu…
Sıdıka emek
YORUMLAR
çok romantik...çok akıcı ve güzel.aslında detaya biraz daha girip olayları ve kişileri açabilirsin.sıkıcı olur diye çekiniyorsan boşa..güzel bir nlatımla bu güzel hikaye asla sıkıcı olmaz.geç de olsa okudum.yüreğine sağlık..sevgiler
aynur engindeniz tarafından 4/20/2009 11:51:00 AM zamanında düzenlenmiştir.