...Sanırım...
Bir astım hastasının solukları gibiydi adımlarım.Bir ürkek çocuktakinden farksızdı bakışlarım.Karanlıktım.Farklıydım.Ya da her köşe başındakinden farksızdım.Korkaktım.Bel
kide tüm maskelilerden fazla cesaret hastasıydım...
Ufak bir direniş içerisinde vakitsiz öten horozmuş gibi kıstırılmıştım.Oysa direniş değildi yaşadığım.Uzun çok uzun bir çocukluktu içimde bastırdığım.Verdiğim kayıplardandı sarsılışım.Azalmaktı.Geride bırakılmaktı.Yalnız kalmaktı.Evet en büyüğü yalnızlıktı.Artık bir yerlerde var olduğunu hissetmemek,gece geç saatlerde de olsa eve dönüceğini bilme mek,bazı şeyleri paylaşamamak,hatalarında yüzüne vuracak birinin olmaması.Dört iken üçe düşmek.Abi aybetmek.V e sonra hiç bişey olmamış gibi hayata devam etmek.Devam edilmei zorunlu kılınmak.İşta bu yaşamak.
Kişinin fiziksel varlığını sürdürebilmesiyse yaşamak sanırım benimkisi fiziken var olup ruhen kaybolmak...