Kazanımlar
İnsanların kazanımlarıyla yitirdikleri arasında kazanımlar lehine bir üstünlük yoksa sonuç mutsuzluk oluyor. Kazanımlar insana hayatı sürdürmek için sebep olabiliyor ama mutlu bir hayat şeklinde değil. Yaşamak işte... Bazıları bu mutsuzluklarını gürültülü ve taşkın olarak dışa vurarak yaşıyor. Kavga tartışma gırla gidiyor... Bazıları da sessizce içten içe ızdırap çekerek, kavga bile edemeden sessiz boykotlar, kınamalar, tepkisiz direnişlerle... Birinci örnektekiler bağırıp çağırıp rahatlıyor. Bir süre daha yeni stresler yüklenene kadar sükûnet içinde yaşıyorlar. İkincidekiler ise sürekli stres biriktirerek, gerilimli ama gerilimini bile dışa vuramadan kendi ruh dünyalarında depremler yaşayarak... Bu yüzden ikincidekilerin fırtınası kopunca kıyametin benzeri ama sessiz, kopuk, bir gibi ama ayrı bir hayattır yaşanan. İÇinde kaba ve çirkin sözler yoktur ama ruhsal ve bedensel küskünlükler çok derindir.
Bir şey söylenmiyor diye yok değildir. Her şey de göründüğü gibi değildir. Bazen gösterildiği gibi de değildir.
Sonuçta, bizlerin konumundaki insanlardan biri mutlu değilse diğeri de değildir olamaz. Muş gibi yaşar, mış gibi yapar... Baharda don vuran dilekler de böyle sonbaharda tomurcuklanır.
YORUMLAR
Bir şey söylenmiyor diye yok değildir. Her şey de göründüğü gibi değildir. Bazen gösterildiği gibi de değildir.
Sonuçta, bizlerin konumundaki insanlardan biri mutlu değilse diğeri de değildir olamaz. Muş gibi yaşar, mış gibi yapar... Baharda don vuran dilekler de böyle sonbaharda tomurcuklanır.
O KADAR GÜZEL DİLE GETİRMİŞSİNİZ Kİ YAZACAK PEK BİR ŞEY KALMAMIŞ...TEBRİKLER...SEVGİLER..