- 702 Okunma
- 13 Yorum
- 0 Beğeni
HAYATIMDAN KARELER 6
Annemden uzakta,başka bir yatakta sabahı etmek hiç kolay olmadı..Anamın sıcak nefesi yoktu yanımda..Gece üşür diye uyuyup uyanıp üstümü örten anam yoktu..Zor bir geceydi benim için..Doğru dürüst uyuyamadım..Ağlamaktan gözlerim şişmişti..Sabahın erken saatleriydi..Kalktım yataktan camdan dışarıya baktım..Sonbahar esintisi vardı sanki dışarıda..Ağaçların yaprakları sallanıyordu ağırdan ağırdan..Herkes uyuyordu..Biz kayıt için erken gelmiştik..Okulların açılmasına daha beş gün vardı..biz uzak olduğu için gidip gelmeyelim diye geri dönmemiş kalmıştık..Lavaboya gittim..Elimi yüzümü bol su ile yıkadım..Dişlerimi fırçaladım..Odaya tekrar geldiğimde kimse uyanmamıştı..Sırtıma,annemin okula gidecek diye tütün diktiğimiz patrondan borç alıp üşür diye alıverdiği kazağı giydim..Tekrar cama doğru yaklaştığımda şehitler mezarlığının önünde hareket vardı..Kimin canı yandı kim bilir dedim içimden..Saat yediye geliyordu..Odamız tam dolmamıştı ..Sekiz kişiydik..Kızlar yavaş,yavaş kalkmaya başladılar..Gülay benim camın önünde olduğumu görünce
-Sen uyuyamadın mı? Demesi nerede olduğumu hatırlattı..Mezarlıktan çevirdim kafamı..
-‘’Şehit var sanırım’’dedim…
O an odada olanlar cama koştular..Tam pencere kenarlarında ranza olduğu için üst üste binerek yola baktılar..Gittikçe kalabalıklaşıyordu..Saat yedi dediğinde zil çaldı..Lavabolarda birden bire yığılma olduğu için herkes sıra beklemeye başladı..İndim aşağıya..Kahvaltımı almak için vardım masaya..Tabağıma 5 tane zeytin kibrit kutusu kadar beyaz peynir ve haşlanmış bir yumurta verdiler..Bir bardak çay ve iki dilim ekmek aldım..Doyar doymaz hemen çıktım yukarıya..Gülay ile yolda karşılaştık..
-Yedin mi?
-‘’Evet’’dedim..
Odama geldim önce camdan dışarıya baktım..şehitlik askerlerle dolmuştu..Bandolar çalıyordu..Türk bayarğına sarılı tabut cenaze arabasından alınmış omuzlarda taşınıyordu..İçim burkuldu..Ne hayalleri vardı yapamadığı,ne uhdeler kaldı içinde kimbilir dedim kendi kendime..Dayanamadım yatağıma oturdum..Anneme yazdığı mektubu zarfa yerleştirdim..Bir iki satırda babama yazayım dedim..Yine dosya kağıdını elime aldım..İkiye böldüm..Anneme boyum kadar önlü arkalı doldurmuştum ama babama dosya kağıdını ikiye böldüğümün yarısını doldurabilir miyim diye düşündüm..Babam Muğla’nın Köyceğiz ilçesinde orman ağaçlandırma memurluğunda çalışıyordu..İki yıl önce komşu köyden eşinden ayrılmış iki çocuklu bir kadınla evlenmişti..Kadının kocasından benden bir yaş küçük oğlu ve beş yaş küçük kızı vardı..Annem kadını eskiden tanır ve çok iyi anlaşırlarmış..Kadın babamla evlenirken anneme sormuş..
-’’Ablacığım kocanda gözün var mı diye..?’’
Annem ise
-‘’asla ‘’demiş..
Kadın(ciciannem) evlendikten sonra iki yıl gibi köyde oturdu..Babam ise çalıştığı yerde yalnız başına idare etmiş...Kadın çok iyi birisidir..Köyde iken ara sıra babamın olmadığı zamanlarda yanına giderdim ..Bana iyi davranırdı..Anneme sık,sık ziyaret ederdi..Kadın annemi çok severdi..Annem de ayrılığının sebebi o olmadığı için ve kadının kocasından çok çektiğini bildiği için varsın geçinsin ben zaten sildim onu(babamı) defterimden diye kadını reddetmemiş..Bu arada babam yalnız olmuyor diye kadını köyceğiz e orman barakalarının içine taşımış..Kız küçük olduğu için annesinin yanında gitmiş..Oğlunu okulu bitirmesi için anneme bırakacakmış kadın..Annem ben Eskişehir e gelince benim yokluğumu Üvey kardeşimle giderecekmiş..Annem
- ‘’kalsın çocuğun suçu ne’’dedi..
Haklıydı..Çocuğun ne suçu vardı..O istermiydi ailesinin parçalanmasını..Başka bir adama baba demeyi..Anneme
-Haklısın anneciğim..Ben yokken sana yoldaş olur dedim..zaten beşinci sınıf dedim..Bu sene mezun olacak dedim..Hem bir çocuğun okuması için yardımcı olmak kadar güzel bir şey var mıydı..?Babam dağ başında yaşıyordu..Okul çok uzaktı..Şimdiki gibi servis yoktu..
Babamın kendi arabası yoktu..En azından anneme yazdığım mektupları anneme okur ve bana cevap bile yazabilirdi ..Gece veya gündüz annemin yanında birisinin olması beni rahatlatıyordu..
Kendi kendime ne kadar anlayışlı anam varmış diye düşündüm..İyi niyetli anacığım benim…
Acaba annemin yanına mümtaz geldi mi diye düşündüm..annem beni özledi mi,o da benim için ağlıyor mu diye..?Gözlerim doldu yine..Kağıt kalem elimde düşündüm,düşündüm ve başladım yazmaya…Babacığım diye başladım..Sanki her gün baba dermişim gibi dolu dolu yazıyordum..Önce babam gittikten sonra neler,neler olduğunu yazdım tek,tek satırlara..
Gece doğru dürüst uyuyamadığımdan tut da ağladığıma kadar yazdım..Ve çok özlediğimi..
Gerçekten özlemişmiydim babamı..? Devam ettim yazmaya..
Nasıl dayanacağımı bilmediğimi anlattım…Acı vardı içimde..Ağlamaktan ve içimdekileri yazmaktan odaya girenleri fark etmemişim bile..Aslında babama neler,neler yazacaktım da yazamadım işte..Düşünsenize 11 yaşında birisiyim babamla hiç yakın olmamışım..Karşıdan karşıya..Baba derken sanki bir acayip oluyordum..Yazarken de hala yüreğimin içinde yer edinememişti..Aslında on bir senenin hesabını sormak geliyordu içimden..Tek kelimeyle
-NEDEN..?
Son satırlarımı yazarken aynen şunu yazdım..
BABACIĞIM BENİ SAHİPLENDİĞİN VE YARDIMCI OLDUĞUN İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM..
Halbuki bir babanın kendi çocuğunu sahiplenip gerekli eğitimi aldırması ve her ihtiyacını görmesi bir babanın görevi değil midir..?
Bir beni bakamamışken,kabullenememişken kadının iki çocuğunu nasıl bakıyordu..
Kız çocuklarının babaya ne kadar düşkün olduğunu anladıkça(kendi kızlarımdan) en güzel yıllarımı babasız geçirdiğim için üzgünüm sadece...
Resimdeki gibi babamla beraber uyumak ,beraber olmak isterdim ama olmadı..
İçimde uhde kaldı işte...
Bu dünyada süremediğimiz baba-kız saltanatını cennette kavuşur süreriz inşallah canım babacığım...Nur içinde yat...
YORUMLAR
Hayatınızın her karesi ayrı acı...
Yakınlarımda benzer acılar çekmiş kimseler olduğu için nispeten anlıyorum yaşadıklarınızı. Ama babacığınızı her şeye rağmen rahmetle anmanız takdire şayan bir davranış. Olan olmuş zaten, giden gitmiş ama affedemeyen evlatlar da oluyor.
Hayatınızın kalan kısmında güzellikler dilerim.
Sevgiler, selamlar...
Kalem dostum ,canım kardeşim;ağlamamak için çok direndim ama başaramadım.Sonunda ben de ağladım.Anlat-
tıkların o denli duyguluydu ki ne söyleyeceğimi bilemiyorum.Hayatımdan karelerin devamını bekliyorum.Bu seferki de daha acıklı olsun ki yine ağlıyayım.Ağladıkça
rahatladığımı hissettim.Böylece kendi psikolojik rahatsızlığımı da biraz olsun gidermiş oldum...Saygılar sunuyorum efendim...
11 yaş için gerçekten çok fedakar ve yaşınızdan beklenmeyecek davranış ve anlayış içinde bulunmuşsunuz...
ama o küçük yüreğinize ağır gelmiş tüm bu yaşananlar...
doğal olanı da bu...
dileğim cennette kavuşmanız sevgili babanızla...
,
,
,
ben bu yaşıma geldim,
eve gittiğimde hala babamla yatarım :)...
ki bu aralar babam beni satmaya başladı ama
o beni değil kızımı istiyor artık...
dostluğumla...
Aslında kendini bilen babalar için en güzel engeldir bir kızlarının olması.. Fakat bilemediğimiz sebepler kızlarını bile bıraktırabiliyor demek ki babalara..Annem de benden vaz geçip babama bırakmıştı. Annesiz büyümek de çok zor oluyor. Allah kimsenin yuvasını dağıtmasın e hiç bir çocuk anasız - babasız kalmasın diyorum...
ne kadar gönlü büyüksün.size onca işi eden babanı bile affetmiş cennette buluşmayı dilemişsin...
annende gerçekten esaslı kadınmış.ne büyüklük eski eşinin üvey çocuğuna bakmak...
yine hüzünle okudum.ve bir şeyi fark ettim.her yazıda tekniğin dahada kuvvetleniyor..ilk yazdığın hayat hikayen ile bunun arasında çok fark var...
sevgilerimle
işte bugün başardın ağlatmayı be canım...
şiş gözlü al yanaklı olacağım şimdi çocuklar neden ağladığımı soracaklar?
ahh babalar doyamadığımız tek sevdamız..
12 yaşımda istanbuldan antalyaya kaçardım sabah okula gitmeden babamı görmek için...
sıkıca sarılır bir gece koynunda yatar sabaha geri dönerdim..
kaçıyorum diye ceza veremiyorlardı bana artık...
seni şimdi çok daha iyi anladım canım...
kızlarım ne zaman isterse babalarıyla yatıyorlar...
kendimi düşünüp onları hiç kırmıyorum...
harikasın canım...cennette babam kolları yanda seni bekliyor olacak...