- 604 Okunma
- 9 Yorum
- 0 Beğeni
HAYATIMDAN KARELER 5
Pansiyona geldiğimizde bizi kapıda iki abla karşıladı..Bu ablalar önce kendini tanıttı..Afyondan gelmiş eğitim enstitüsünde okuyorlarmış..Bizim pansiyonda hem yatmak için hem de bize etüt öğretmenliği yapıp üç beş kuruş kazanmak için kalıyorlarmış..Ayrıca pansiyonun asayişini de sağlayacaklarmış..Kısa bir tanışmadan sonra kalacağımız odayı ve yatacağımız yatağı gösterdiler..142 no’lu odada kalacaktık..Gülay üst ranzada ben de alt ranzada yatacaktım..Gülay eşyalarını yerleştirmeye başladı..Benim fazla eşyam olmadığı için hemen yerleştim..Babamın aldığı eşofmanlarımı giydim..11 yaşındaydım ama ilk defa Eskişehir e gelinceye kadar kundura ayakkabım olmamıştı..Ayakkabılarıma baktım şöyle bir..Siyah ve boyalı görkemli duruşu vardı..İnsan giymeye kıyamayacaktı..Durdukça zoruma gidiyordu her şey..Ama okuyacak olmam beni birazcık da olsa rahatlatıyordu..
Gülay ise eşyalarını yerleştirmekle meşguldü..Yerleştire yerleştire bitiremedi..Onun annesi babası beraberdi..Paraları da vardı ..Onun için,her şeyi vardı…Gülay gururlu bir kızdı..Her ne kadar çaktırmasa da beni küçümsediğini anlayabiliyordum..Odamızda başka kızlarda vardı..On iki kişilik odalardı..Onlara kendini ve ailesini anlata,anlata bitiremiyordu..Benim doğru dürüst ailem bile yoktu ki ne anlatayım..Sorularına kısa kesip geçiyordum..
Akşam olunca zil çaldı..Meğer akşam yemeği ziliymiş..Hemen indik yemekhaneye..Önce Afyon lu Necla abla yemek öncesi bir konuşma yaptı..aynen şöyle..
Arkadaşlar hepiniz tekrar hoş geldiniz..Her birimiz başka,başka memleketlerden geldik..Burada hep beraber kardeş gibi geçineceğiz..Herkes birbirine saygılı olacak..Bir derdi olan bana gelsin..Şimdi okulumuzun kurallarını anlatayım..Sabah saat yedi de herkes uyanacak..Okulumuz sabah ve öğlen olarak iki eğitim verir ama siz yinede sabah yedide ayakta olacaksınız..eğer sabah eğitimi alacaksanız sekizde ders başlar ve yarımda biter..eğer öğlenci iseniz yarımda sınıflara girer bir’de ders başlar akşam beş buçukta dersten çıkarsınız..Her hangi bir sorunuz olduğu zaman ben hep burada olacağım veya benim olmadığım zaman arkadaşım Havva size yardımcı olacaktır..sabahçılar okula gidince saat dokuz ile on bir arası etüt yapacağız..ben veya arkadaşım başınızda olacak..yapamadığınız sorularda size yardımcı olacağız..Öğlenciler okula gidince de sabahçı arkadaşlar öğleden sonra iki ile dört arası etüt yapacaklardır..Akşam yemeğimiz kışın altıda yaza doğru yedide olacaktır..Her akşam hep birlikte sekiz ile on arası yine etüt yapacağız..ben de okuyorum ben de sizin gibi ders çalışacağım..Saat on bir de herkes yatacak..kimseyi ayakta görmeyeceğim..On ile on bir arasında dişlerinizi fırçalayacak elinizi ayağınızı yıkama işlemini bitireceksiniz..hafta sonu cumartesi Pazar banyo ve çamaşır yıkama günümüzdür..o iki günde bu işlerinizi bitireceksiniz..birbirinizi incitmeden..Çarşamba günleri sabahçılar öğleden sonra saat iki ile dört arası çarşı izini yapabilirler..öğlencilerde sabah dokuz ile on bir arası çarşı izni yapacaklardır..haftalık ihtiyaçlarınızı iki saatte halletmeniz için önceden liste yapmalısınız..ilk haftalarda küçük olduğunuz ve bu memleketi bilmediğiniz için bulaşıkçı teyzeleriniz size öğreninceye kadar refakat edeceklerdir..
Bir de buranın adresini idareden alıp size bildireceğim..ailelerinizle mektuplaştığınız da size cevap göndermeleri için bildirirsiniz..Gelen mektuplarınız pansiyon müdiresi Ülkü hanım tarafından okunacaktır..Bilginiz olsun..
VE;
Şimdi önce aşçılarımızla tanıştırayım..İkisinin ismi Mehmet ve ikide bulaşıkçımız var..Birisi Azime hanım ve biriside Afife hanım..Yanımdaki yakışıklı bey,depo sorumlusu (yiyeceklerimizi alacak ve pansiyonun muhasebesini tutacak)HALİS bey..Mutfakla ilgili bir şey olursa size yardımcı olurlar..Aşağıdan yukarıya ekmek falan çıkarmak yok,yasaktır..Ancak memleketinizden getirdiklerinizi yiyebilirsiniz ama fare gelecek şeyleri çabuk tüketmeniz gerekir..Bir de oda,oda nöbet listemiz olacak..Sırayla mutfakta nöbet tutacaksınız..Odalarınızın temizliği de size ait..hafta sonu herkes odasını temizleyecek..Sonrada oda,oda sırayla koridorları temizleyeceksiniz..Durduğumuz yeri temiz tutacağız arkadaşlar…Pislikten her şey gelir..Ben de odamı temizleyeceğim..Uzun saçlı arkadaşlarımızın saçlarını bit tehlikesiyle en kısa zamanda keseceğiz..kendinizi bakabilecek duruma gelince tekrar uzatırsınız..üzülmek yok…
İŞTE O AN YÜREĞİM SIZLADI…
Benim saçlarım oturduğum zaman yere değiyordu..Anacığımın örgüleri hiç bozulmamıştı..Nasıl kıyardım saçlarımı..!
Necla abla
-Sormak istediğiniz bir şey var mı..?diye sordu..Kimse bir şey sormayınca
–Size afiyet olsun dedi yemeğini aldı ve yemeğe oturdu…
Yemeği aldım..Haşlama et bulgur pilavı ve üzüm kompostosu vardı..Yesem mi yemesem mi diye düşündüm..Boğazımda düğümlendi bir şeyler..Ağlamamak için kendimi zor tuttum..Yemekten bir iki lokma aldım..Acıkmıştım ..Sonra odama çıktım..Pencereye yaklaştım..Tam yatak odamızın karşısında şehitler mezarlığı vardı..Işıklarla donatılmıştı her yer…Baktıkça içimden parçalar koptu..Oturdum yatağın üzerine Dosya kağıtlarını ortasından ikiye böldüm ve anama boyum kadar mektup yazdım..Anamdan ayrıldığım ilk günüm böyle geçti..Anneme aynen şöyle yazdım..
-’Anneciğim artık ağrıyan yerimin neresi olduğunu daha iyi biliyorum’’..
Yüreğim yanıyordu cayır cayır...
HEM AĞLADIM HEM YAZDIM...
YORUMLAR
Bu yaşadıklarınız size çok şey katmıştır eminim...
Acılar, adı üstünde "acı" ama, insana kattığı şeyler çok değerli. Acılarla, hayatın gerçekleriyle erkenden yüzleşen çocuklar, bir eli yağda, bir eli balda olan çocuklardan çok daha olgun oluyorlar.
Dolu dolu insan oluyorlar sanki...
Yüreğinize, kaleminize sağlık.
Çok teşekkürler bu hatıralarınızı bizlerle paylaştığınız için.
-’Anneciğim artık ağrıyan yerimin neresi olduğunu daha iyi biliyorum’’..
Yüreğim yanıyordu cayır cayır...
HEM AĞLADIM HEM YAZDIM...
Benim de yatılı okul yıllarım aklıma geldi.Yazılarınızdaki
ruhsal tahliller ,akıcılığı kuvvetlendiriyor.Okuyucuyu sıkmıyor.Devamını bekliyorum.Saygılar kalem arkadaşım...
aynı şey benimde başıma gelmişti ve saatlerce ağlamıştım...resmen erkek saçı gibi kesmişlerdi saçımı...meğer gerek yokmuş onca gözyaşına ..çocukluk işte...ooo ondan sonra kaç kere büyüdü kaç kere kestirdim kendi isteğimle...10 yılını yatılı okullarda geçirmiş biri olarak diyebileceğim tek şey,zaman su gibi akıyor ve herşey geçiyor...sevgi ve selamlar..