- 874 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Bekleme benden meselli geceleri...
Bekleme benden zamanın geri dönüş saçmalığını. Sen giderken zaten götürdün içimdeki masum çığlığını. Şimdi gözlerimde arıyorsun senliğini. Yanlış zamanda geldin ve üzdün aşkı bile haksızca.
Seni sevmiştim sadece...
Bir tek seni istemiştim.
Hayat denen kısa oyunda...
şimdi bahar yok, güller solgun ve yitirilmiş bir çiçek ordusu var karşımda açmayı unutmuş...
Bekleme benden meselli geceleri. Savrulduğumuz rüzgarların mehtap hatıralarını. Çamlar altındaki hayal kahve yudumlarını. Biz bu günahın içinde saplandık ayrılık çamuruna. Bekleme benden geçen zamanı. Sahte gönül oyununla kandıramazsın artık bu mecalsiz bedeni...
Kaçıp giden zamanda; aşkımız iz bırakmadı. Savrulduk hiç hatırlanmadık. Bir uçurumdan yuvarlandık bu sitemkar boşluğa. Düştük, doğrulamadık. Biz bu aşkı hiç mi hiç hakketmedik...
Geceler boyunca ismini sayıkladığım rüyalar; sır gibi saklı kalsın yüreğimde. Deşme yaralarımı, yok etme hatıralarımızı. Bir sebepsiz fırtınaydı esti geçti diyelim. Gündüzler seninle olsun; geceler bende kalsın...
Senelerce savaşarak sevdim seni.
Çılgınca daldım her zorluğun dibine.
Kırıldıkça, ağladım gözlerimden,
Sadece sendin aşktan dileğim...
artık bekleme benden ömrümün dipsiz çukurunu...kalmadı bende senden.
Neyin kısaltması bu bizdeki? Şarkılar elveda gibi, hüzün kokuyor. Anlamadın gülüm aşkımızı. Yitip giden zamana bıraktın yaşanmışlığı; bu sefer tutturamadın, yanıldın gittin ve bittin bende...
Elveda mutluluk güneşim; kederli günlerin başlangıcı yarınlarımda varolacak. Gençliğim gibi sürüklendi anılar, geçmişte kaldı o mutluluk oyunu. Bir mezarlık bekçisinin kalbinde saklı kaldı o tatlı duygular. Hasret gibi gülücükler var oldu yaşam denen bilmecede. Beni benden bekleme artık olamam eski adam. Savrulduk rüzgarlarda, kimse tutmadı elimizden biz kaybettik ... hoşça kal sevdiğim.
Yitip giden zamana ayak uyduramadık.
Acıları yeşertip içimizde büyüttük.
Gökyüzünden bir yıldız daha söndü...
Sen gittin ve bende bittim; dönüşü olmayan yolların haritasını da yitirdim...
Bekleme benden gözyaşı; kalmadı kuruttun aşkın kuyularını. Bir çöl deryasında kaldı susuz göz pınarlarım. Yağmurlar ıslatırken bedenimi sanma gözlerim yaşlı her şey sahte bu yalnızlıkta. Ölümle yüzleşmiş ve korkusu yaşamak olan bir nedensiz adamım çırpındıkça batan.
Acı çekiyor bedenim; ayrılık ne ölümmüş nede yaşamak. Gün batımı hüzünlerine şikayetim var. Zamansız bir yolculuk üzerine karamsarlık ekiyorum biçtikçe hayat beni kimsesiz büyüyorum. Durmadan düşüyorum. Çıkmıyorsun aklımdan ama olamıyorum artık eskisi gibi. Ruhum sanki kiralık bir parça bende. Kendin gibi sevmediğin için sen olamıyorum. Kurtulamıyorum bu ızdıraptan; ben ölmüşüm mezarımı bulamıyorum...
Masum bir kıpırtı gibi kaldın gözlerimde.
Hüzün doldu yüreğime, aklımda yine sen.
Kabuslarla uyanmaya bıraktın bu yelkensiz bedenimi,
Seni unutmak için unuttum kendimi yinede yokluğuna alışamadım... artık sevgi bekleme benden!...
Gözlerinden ayrılık geçti; diyemedin belki elveda ama hissetim yüzündeki sevgisiz anlamı. Bilemedin sen sensizliğin ölüm olduğunu benim için. Giderken kendini götürseydin belki bu kadar aldanmazdım. Onca yaşanmış mutlu günlerimiz götürdün bavulunda, geri kalan yaşanmamış acıları ömrünün kadehine boşalttın. Bir buruk duygu içerisinde kaldım tek başıma ve sen şimdi dönüp her şeye yeniden başlamak istiyorsun. Hiç mi düşünmüyorsun ‘sensizlik ölümdü benim için’ kelepçe vurulmuş bir kalp üzerine geri dönülmez artık...kelepçe vurulmuş bir kalp için yaşanılmaz artık...hoşça kal sevgilim.
Gülünmüyor değil mi?.. Sevilmiyor değil mi?.. Şimdi yıkılıp” keşkelerle” yaşayacaksın/ Ölmeyeceksin!..
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.