KİTAP
MÜZİK
ATÖLYE
- 2940 Okunma
- 12 Yorum
- 0 Beğeni
BİR ÖĞRETMENİN DİLİNDEN III.........
“Bir öğretmenin dilinden” başlığı adı altında kaleme almış olduğum ve meslek hayatımda karşılaştığım ilginç olayları dile getirdiğim bu yazı dizisinin 3. bölümünde yine sizlerle birkaç anımı paylaşmak istiyorum…
Mevzu öğrenciler olunca elbette malzeme bitmiyor…
10 c sınıfında bir konuyu anlattım ve dersimi noktaladım. Şimdi bakalım öğrencilerle aramda geçen diyaloga…
Ayşe: Arkadaşlar anlaşılmayan bir nokta var mı?
Vedat: Ben anlamadım hocam.
Ayşe: Pekiyi tekrardan anlatayım (ve yeniden anlatırım)
Ayşe: Şimdi anlaşıldı mı Vedat?
Vedat: Hayır hocam…
Ayşe:Tamam bir kere daha anlatacağım ( ve yine anlatıyorum)
Ayşe:Şimdi anlaşıldı mı?
Vedat: Hayır hocam.
Ayşe: ( bağırıyorum çünkü çok sinirleniyorum) Neden anlamıyorsun, Türkçe konuşmuyor muyum?
Sınıftan başka bir öğrenci: Hocam sinirlenmeyin ne olur. Onun anne ve babası akraba…
Sınıf 10-a ve ben coğrafya dersi ortak sınavı yapmaktayım. Kopya çekilmesine engel olmak için masanın üzerine çıktım ve dik bir duruşla öğrencileri kontrol ediyorum…
Ayşe: Mustafa kağıdınla ilgilen neden bana bakıp duruyorsun?
Mustafa: Hocam gözüm Türk kasınıza takılıyor. Maşallah
Ayşe: Ne varmış göbeğimde incecik kadınım ben…
Mustafa: Ahhh canım! Kendini böyle kandırıyor…
Son ders zili çalmak üzere ve ben dahil öğrenciler hepimiz çıldırmak üzereyiz artık. Yedi saatin üstüne açlık bir yandan yorgunluk bir yandan derken epey daraldık. Derken zil sesi duyuldu ve Mustafa’nın sesi de peşinden…
Mustafa: Hocam çalmakta olan bu güzel zil sesini başta siz olmak üzere tüm sevdiklerime armağan ediyorum….
10-e de…
Ayşe: Rubainin divan edebiyatına ait bir nazım şekli olduğunu düşünürsek ve en büyük üstadının da Ömer Hayyam olduğunu hesaba katarsak, acaba Ömer Hayyam’ın nereli olduğu konusunda bir fikre ulaşabilir miyiz?
Fatih : Evet ulaşabiliriz. Haymanalı…
Şubesini hatırlayamadığım bir sınıfta:
Ayşe: Ama siz beni böyle çıldırtıyorsunuz ya vallahi hepinizin davranış notuna “sıfır” vereceğim ve topunuzu sınıfta bırakacağım.
Bir öğrenci: Hocam böyle basit şeylere takılıp kalma ya…
Ayşe: Yaaa! Pekiyi ne yapmamı önerirsiniz beyefendi?
Öğrenci: Siz Sincansınız, büyük düşünün…
( malum Akp’nin seçim sloganı)
…………………………………………………………..
Paylaşımlarımı sizlere aktarmaya devam edeceğim…
Şimdilik bu kadar.
Kucak dolusu sevgiler…
YORUMLAR
Çok güzel paylaşımlardı meslektaşım ben de malazgirtteyken baımdan geçen küçük bir anımı anlatmak istedim....şu anda 26 yaşında trafik kazasında kaybetmiş olduğum oğlum eser benim sınıfımda okuyordu bir gün teftişe müfettiş geldi ve çocuklar öğretmeniniz biraz yorulmuş şimdi dersi ben işleyeceğim dedi oğlum da hemen parmak kaldırdı - müfettiş bey öğretmenimiz yorulunca dersi hep ben işlerim siz de yorulmayın lütfen maaşı alan benim annem dedi.....o anda benim halimi düşünebiliyor musunuz? ....sevgilerimle eski anılarım gözümün önüne geldi...
Anılarım gözümde canlandı sayın hocam,öğretme lik ayrıcalıktır.
Birdaha dünyaya gelsem yine olurdum sevgilerimle
Anılarını bekliyorum.
Kıymetlim tarafından 12/19/2009 2:00:09 AM zamanında düzenlenmiştir.
bunların hepsı bence degerlı anılar. ve bence degerlı şeylere malzeme diye bir hitap yakışmıyor.
Harika. Sınıfa döndüm yeniden. Elinize yüreğinize sağlık.
hocamm devamını bekliyorum/z =)
Ben de size bir öğrencilik anımı anlatmak isterim , izninizle : Edebiyat dersindeyiz. Beyaz rengin ne ifade ettiğini açıklamaya çalışyoruz. Öğretmenimiz, temizliği, saflığı, masumluğu ve mutluluğu ifade ettiğini söyleyip gelinlerin bu yüzden beyaz giydiklerini ve nikâhın onlar için en mutlu gün olduğunu söylüyor .Ben soruyorum : Hocam siyah renk de bunların tam tersini ifade ettiğine göre erkekler niçin nikâhlarında siyah giyerler ?
Fikret TEZAL tarafından 4/4/2009 4:34:01 PM zamanında düzenlenmiştir.
Saygi deger hocam yazinizi okurken gulumsemekten kendimi alamadim bir yandanda allah kolaylik versin deyip durdum .Bende kindergarten"da ogretmenlik yapiyorum bizimkiler kucuk oldugu icin anliyana kadar defalarca tekrarliyoruz nerden basaniz cok kucuk olduklari icin kizmak veya sinirlenmek mumkun degil.
Cok guzeldi ,elinize saglik.
Saygilarimla
10-e de…
Ayşe: Rubainin divan edebiyatına ait bir nazım şekli olduğunu düşünürsek ve en büyük üstadının da Ömer Hayyam olduğunu hesaba katarsak, acaba Ömer Hayyam’ın nereli olduğu konusunda bir fikre ulaşabilir miyiz?
Fatih : Evet ulaşabiliriz. Haymanalı…
Şubesini hatırlayamadığım bir sınıfta:
Ayşe: Ama siz beni böyle çıldırtıyorsunuz ya vallahi hepinizin davranış notuna “sıfır” vereceğim ve topunuzu sınıfta bırakacağım.
Bir öğrenci: Hocam böyle basit şeylere takılıp kalma ya…
Ayşe: Yaaa! Pekiyi ne yapmamı önerirsiniz beyefendi?
Öğrenci: Siz Sincansınız, büyük düşünün…
işte böylesi güzel enstantaneleri yaşamak için
matematik öğretmenliği yapacağım
...
kpss ye hazırlanmaktayım ayşe hocam
aa
uyarmadanızı selim'i
el kaldırmadan konuştum da hocam
...
sevgimle
...
Sevgili öğretmenim,paylaşımınız hoştu.Ben de meslektaşınız olarak anılarım anımsayarak gülümsedim.Haritaları silah yapıp Kurtuluş Savaşı'nı canlandırdığımız bir derste öğrenci haritayı değiştirince diğeri atladı."öğretmenim arkadaşımız silahını değiştiriyor!!!!"Hoşçakalın,sevgilerimle..
Gerçekten o kadar çok malzeme var ki okulda...
Yazılıda yazılanları paylaşsanız o bile yeter hocam, teşekkür ederiz yaşadıklarınızı bizimle paylaştığınız için.Ama malum öğrenciler eğlenceli oldukları kadar bir o kadar dertler yani.kaleminize sağlık....
