- 2823 Okunma
- 9 Yorum
- 0 Beğeni
SEN HEP ARTI ONSEKİZ
SEN HEP ARTI ONSEKİZ
Öyle uzaksın ki benden öylesine uzaksın ki!
Kalbimin odalarında ağlaşan masumlardan bile haberin yok. Ben senin için temmuzda buz kesip zemheride teril teril terlerken aşk olsun ki sen hep oda sıcaklığındasın. Büyük adamlar “Aşk tek kişiliktir” diyorlar. Tamam, anladık türünüzün böyle bir kabiliyeti yok ama ne olurdu ateşimden bir parça da sen yansaydın. Sen hep zamansızlık ve yerindelik bakımından uygunsuz yanlarıma vurgu yapıyorsun. Bende bu konuda seni senin seni haklı bulduğundan daha haklı buluyorum. Ama benimde bir itirazım var. Madem zamandan ve yerindelikten söz ediyorsun o zaman doğmak için, büyümek için bana gelmek için ve beni vurmak için neden bu kadar geç kaldın. Geç kaldın geç. Tıpkı geç gelen adalet gibi. Tıpkı geç kalan ambulans gibi. Sonrada asıyorsun beni ve de ölüme terk ediyorsun. Merhametin, insafın yok mu? Örgülenmiş şu basmakalıp hayat içerisinde tek nefes alabileceğim ve istemeden, elimde olmadan önüme apansız çıkan, ensemi apansız yakan ve içimi sımsıcak ısıtan bu diriltici nefesinden hiç olmazsa birkaç yudum çekmeme hiç mi rızan yok. Ne olur kurgulanmış hayatlarımızı kendi hallerine bıraksak ta bir süre ölümün ötesinde sahtede olsa bir mutluluk güftesinde birkaç dize biz bize diz dize yaşasak.
Ben artık bir insan değilim. İnsanım da değilim. Yani normal bir insan değilim. Ben artık bir bağımlıyım. Yaşamak için oksijene, oksijen takviyesine ihtiyacım var. Benim ihtiyacım olan oksijen Himalayalar dâhil hiçbir dağ doruğunda, büyük okyanus dâhil hiçbir deniz ortasında bulunmaz. Benim oksijenim senin diriltici nefesinin ta içinde saklı. Ben o nefesi yüzümde, ense kökümde, parmaklarımın ucunda belli bir mesafeden de olsa hissetmeden yaşayamam. Anladın mı şimdi canhıraş bir feryatla feveran edişimin gerçek nedenini. Ben hayattan çok şeyler bekleyen birisi hiç olmadım. Allah’ımdan herkesin her gün istediği afakî şeyleri hiçbir zaman istemedim. Ben hep iyilere lütfedilenleri istedim ve iyi olmaya çalıştım. Şimdide yine aynı şeyleri istiyorum. Bir cennet bir de sen. Bir rıza bir de sen. Rızanın içinde sen. Cennetin içinde sen. Bir rıza, bir cennet birde sen.
Ben büyük bir zindanın içindeyim. Değilsem de öyleyim seni gördüğümden beri. Değilsem de öyleyim attığın kördüğümden beri. Sen benim ışığımsın aynı zamanda. Sen benim yıldızımsın karanlıkta yön bulmamı sağlayan. Elbette her insanın olduğu gibi benimde dünya zindanından kurtuluşumu temin edecek olan öncelikle rızadır. Yani Rabbin razılığıdır. Bu nedenle isteklerimde ilk sırayı o alıyor. Sonrada sen tabi. Daha sonrada cennet ve böylece tablo tamam. Rıza olsa sen olmasan olur mu olur. Ama ne olur sende olsan. Sen de ol ki her ikimizinde insan olan yanları tamamlansın.
Allahı ancak Allah anlar tam anlamıyla. O yüzden sen yoksan benim cahil yanım kendini hep yalnız hissedecek. Ben kendimi de tam anlayamıyorum zaman zaman. Sana da beni tam anlama sorumluluğunu yüklemek istemem korkma. Ama ne olur beni biraz anla. Son nefesimde olsun, aldığım son nefesi olsun soluğuma ferahlık katacak bir gülücüğünle yumuşatıp o mübarek yüzünü kısa bir süreliğine görmeyi istemediğin suratıma dönerek ciğerlerime üfle. Üfle de hiç değilse son nefesimi olsun “sen” diye alayım ve öylece öleyim. Ne olur. Ne olur. Ne olur.
İhsan POLAT 31.01.2009 İspir
YORUMLAR
İhsan Bey;
Biraz geç uğramışsam da bu sayfa not düşmeden geşmek olmaz... O kadar güzellikler vardı ki; bukle bukle ".. Madem zamandan ve yerindelikten söz ediyorsun o zaman doğmak için, büyümek için bana gelmek için ve beni vurmak için neden bu kadar geç kaldın. Geç kaldın geç." ya da "sen hep oda sıcaklığındasın. .."
Selam ve saygılarımla...
Son nefesimde olsun, aldığım son nefesi olsun soluğuma ferahlık katacak bir gülücüğünle yumuşatıp o mübarek yüzünü kısa bir süreliğine görmeyi istemediğin suratıma dönerek ciğerlerime üfle. Üfle de hiç değilse son nefesimi olsun “sen” diye alayım ve öylece öleyim. Ne olur. Ne olur. Ne olur.
yazınızı tam olarak anlamamış olsam da final güzele yakındı.
SAYGILARIMLA.