hayat
hayat, anlam kargaşalarının limanı.hayat ,sessizliğin feryadı.ve hayat sana rağmen sürüp gidendir. hayat adına bir çok şey söylenebilir.ama ben hayattaki duruşlardan bahsedeceğim.hayatı istediğim gibi değil istenildiği gibi yaşıyorum.böyle olmasını isteyense toplum.ben de adeta kutsal olanları yok saymış gibi bu sürüye koyun oluyorum.oysa biliyorum ötelerde beni kula itaat değil Rabbe itaat kurtaracak.ama yine kendime dönüp baktığımda sürüdeki koyun olmayı tercih etmiş görüyorum.ben aslında Rabbim huzurunda herhangi biri olmayı kabul ediyorum.oysa biraz cesaretle hayatta neler değişirdi.sonunda keşke diyeceğimi bilerek yaşamak...baştaki koyun nereye giderse beni oraya sürüklüyor aklım,nefsim...bazen diyorum değer mi ?boşa giden saatlere ,geçip giden ömrüne...
YORUMLAR
bilinçli düşünmek? bilinç? neyin bilincine varmak?
bence 'sessiz' kendi bilincine varmış! Önce hayat hakkında bilinçlenmeye başlamış. ne zaman ki soru soruyor insan, 'bilinçlenme' başlıyor ve sorduğu sorulara yanıt bulmak için düşündüğünde, işte o zaman bilinçlenme süreci devam ediyor. (tabi siz sürece 'bilinçli düşünmek'dediğiniz için diyorum bunu. 'öz ben'e ulaşma aşamasında,'benlik' kavramını daha fazla yakıştırdım ben)
'kendi' öz benliğine ulaşmak, toplumu oluşturan bireylerin 'kendi' hakkındaki düşünceleri ve tepkileri ile şekillenen gerçekdışı uydurma benlikten bahsetmiyorum. öz benlikten bahsediyorum. 'kendi' hakkındaki ,'kendi' bildiklerinden.
'sessiz' gibi düşünmeye yeltenen o kadar az insan var ki, bu yüzdendir dünyanın otlaklaşması.
yaşamayı bilmek? bu tabire gelince. hiç anlamadım, o kadar genel ve aynı zamanda kişisel ki..
kimi yaşamayı 'koyun gibi' biliyor, kimi çoban gibi. kimi kral gibi kimi hokkabaz, kimi rezil gibi kimi ermiş gibi (yada öyle yaşadıklarını sanıyorlar)... ama sonuçta yaşamayı bilmek diyince, uçuşan sonsuz anlamlarda bulunan doğrular kime göre doğru? o yüzden BELKİ; aklının, fikririn, Hak'a zikrinin(yani kalbinin) sesini aynı anda dinlemek, biraz cesaretle biraz 'bakmanın duymanın ötesine geçerek görebilmekle, ama inan çokça erdem ve bilgelikle yürümek KENDİ YOLUNDA. 'SENİNSE YOL DİĞERLERİNDENN DAHA DOĞRUDUR' diyesim geldi. bu yazdıklarım da tamamen sesli düşünmelerimdir, yoksa benim aklım yalnız bana. senin akın yalnız sana. hakkı verilir bir bilgelikten sonra bilgenin aklı insanlığa. ama işte ezbere fiyakalı laflar var bu ülkede.. başka da pek bir şey yok.
teşekkür ederim 'sessiz'.