Şerefle bitirilmesi icap eden en ağır vazife hayattır. -- toegueville
aertorer
aertorer
@aertorer

Kadınlar

19 Mart 2009 Perşembe
Yorum

Kadınlar

1

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

890

Okunma

Kadınlar

Çok acaip yaratıklar bu kadınlar. Küçük bir çocukken henüz herhangi bir cinsiyeti olmayan ufacık şirin bir canlı sadece. Biraz büyüdüklerinde kız diye bir cinsiyete sahip oluyor ve yavaş yavaş insanlaşıyorlar. Kadınlıklarını keşfettiklerinde ise tam bir şeytana dönüşüyorlar. Ama bu kadınlık onları anne olmakla birlikte melek de yapabiliyor.
Birçok mitte ve inançta, kadınlar onların üzerine pek çok önlemler alınmış tehlikeli varlıklar olmakla birlikte, bu mit ya da inançlarda cennetin pek çok kutsal mertebesinde de anne olan kadınlara rastlamaktayız. Kadınlar kendi içlerinde böylesi ikircikli hatta daha da fazla sayıda bir ruh yapısına sahipken, doğada ise tam bir dişilik hâkimiyeti var. Hatta bilakis doğanın kendisi dişidir. Bu konuda da mitler ve inançlar çoğu zaman tam aksine şeyler söyleseler de, bu da hepsinin ataerkil bir dünya düzenini uygun görmelerinden gelmektedir. Yine bunun da nedeni kadının çoklu kişiliğinden ürkmeleridir.
Neyse fazla dağıtmadan devam edelim. Ne demiştik? Evren dişidir. Tüm var olanlarda o dişiliğin var ettiği, doğurduğu bir evren. Bunu da nerden çıkarttın şimdi diyeceksiniz. Hatta �lur mu ilk kadın dahi bir erkeğin kemiğinden var oldu�diye itiraz edenleriniz dahi olacak.
O halde sizlere de hak vererek bu kainatın kısa bir süre için erkek olduğunu ancak evreni var edebilmek ya da dah doğrusu varlığını sürdürebilmek için erkekliğini feda ettiğini ve doğurganlık için kendini bir dişiye çevirdiğini iddia ediyorum.( Olur mu öyle şey diyenler için de F faktörü taşıyan bakterileri okumalarını öneririm. )
Peki, bu iddialarımı neye dayandırarak sunuyorum. Bilim adamlarına göre evren Big-Bang� doğru giderken merkezde büyük bir yoğunluk toplanmaya başlıyor(grvitasyon). Öyle yoğun bir kütle-hacim ilişkisi oluşuyor ki �şte evren bu aşamada henüz erkek (o yoğun kütleyi erkeklik uzvu olarak görebiliriz)-fakat bir süre sonra bu yoğunluğa dayanamayan uzuv patlıyor( bunu da sperm boşalımı olarak görebilirsiniz) işte bu patlamayla evrenin tohumları etrafa saçılıyor. Ancak bu patlama aynı zamanda evrenin erkeklik uzvunu da yok ediyor. Yerine kocaman bir karadelik kalıyor. Bunu yaratan da bunu boşuna var etmiyor tabii. Biliyor ki erkeklikte anaçlık yoktur. Kendi var ettiği yavrularına bir anne gibi bakamaz o. O nedenle bir dişilik lazım bu kâinatın düzenli büyümesi ve gelişmesi için. Erkek sadece tohum atar, anne ise onu içine alır, korur, besler ve büyütür.
Gerçektende bilim adamlarının tezlerine göre evrenin merkezinde kocaman bir karadelik olduğu ve tüm evrenin de bu deliğin çekim gücü etrafında döndüğü düşünülüyor. Bu düşünce insanın özelinde de vardır. Ve bu yaşamda da gerçektir. Her milletin edebi eserlerinde de yansımalarını görmek mümkündür bunu. Örneğin Thomas R.P. Mielke�in İnanna eserinde ve Altıoklar�n Beyza�ında her iki karakterde, bir sahnede vajinalarını avuçlar ve �ptal görmüyor musun? Dünya bunun etrafında dönüyor�der. Gerçi bu kabaca bir tarif oldu ama her ne kadar kabada olsa bu böyle. Evren Gelişiminin ve devamlılığının sürdürülebilmesi için dişidir ve dişiliğin etrafında döner.
Sadece kadınken var olan bu yırtıcı dişilik üremek içinken, anne olduktan sonra değişen ikircikli yapısı ise, sağlıklı süreklilik için doğanın kadınlara verdiği karakterleridir. Fakat bilimsel teorilere dayanan bir diğer gerçekte şudur ki; evren kendisini bu deliğin çekim gücüne kaptırdıktan sonra( önce erkeğin saçılımı ile uzaklaşma vardı) git gide bu deliğe doğru çökmektedir. Yani o etrafında döne döne var olan her şey, yine o etrafında döndüğü şeyin etkisiyle yok olacak.
Kim bilir? Belki de o çökmeyle gelen yoğunluk bir erkeği daha yaratacak ve bu böyle sürüp gidecek.
Tatil boyu düşünüp de gördüğüm şu oldu: Evren bir paylaşım aslında. İki cinsiyetin birbiriyle olan paylaşımının yanı sıra, iki cinsiyetinde kendi içimizde paylaşımı aynı zamanda. Ve son söz olarak şunu diyebilirim ki; kendi içimdeki dişiliği ve bunun dışa vurumu olan bütün kadınları da bu yüzden çok seviyorum.

Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Kadınlar Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Kadınlar yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Kadınlar yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
perihan reyhan ALKAN
perihan reyhan ALKAN, @perihanreyhanalkan
29.3.2009 04:50:12
farklı bir bakış açısı,yarın daha dinç bir zihinle bir kez daha okuyacağım.şimdilik bir tek şeyi belirteyim ki.kadın erkek kemiğinden yaratılmamıştır.yok böyle bir bilgi.incil orjinlidir.bizim dinimizin bilgilendirişinde,kadın ve erkek ayrı ayrı ve birbirini tamamlamak üzere yaratılmıştır.saygımla efendim
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.