- 612 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Masal Olan Gerçekler
Bir varmış bir yokmuş
çok eskiden fakirmi fakir
bir aile varmış...
Bu ailenin bir oğlan
bir kız çocukları varmış...
Büyüğünün adı Aynur
küçüğününki Ahmet miş
Babaları baltacılık yapar
anneleri evlere temizliğe gider
Geçimlerini öyle sağlarlarmış...
O zamanlar evlerde musluk yokmuş
annelerini çeşmeden taşıdığı bir kova su
sabah kalktıklarında sobanın
yanında bile donarmış..
Akşamları buldukları birkaç parça odunla
çok güzel ısınırlar.
Külünün içinde patetesleri koyar
pişince afiyetle yerlermiş.
Ahmet bazen sokağa çıkar
arkadaşlarıyla eski gazetelerden yaptıkları
uçurtmaları uçururmuş..
O zamanlar kömür yakan bir işletmenin
üretebildiği azbir elektiriği ile
ancak vali konağı ile
birkaç zenginin evini aydınlanırmış...
Sabahları erkenden kalkarlar
İşte o işletmenin yaktığı kömürlerin
külleri arasından yanmamış kok kömürlerini
toplar evlerine getirirler yakarlarmış.
Sonra...bahçelerindeki ayva ağacının
yapraklarından çay yaparmış annesi
askerlerden aldıkları tayını
çaylarının içine doğrar
bir güzel kahvaltılarını yaparlar
sonra okullarına giderlermiş...
Okuldan gelinceeee.
hiç tembellik etmez
Tahdadan yer sofrasında
kör lambalarının ışığında
Abla kardeş ders çalışırmış...
Zavallı annesi geç vakit gelirmiş akşamları.
yeter artık verin şu lambayıda
yemek yapacağım der çıkışırmış.
Ahmet bazende kağıttan yaptığı gemiyi
su dolu tepsinin içinde yüzdürür
öyle oynarmış....ablasıda
çaputtan yaptığı bebekleriyle.
Gene birgün kok kömürü toplarken
ablası demişki Ahmet e
bana söz ver bundan sonra
hiç ama hiç küfretmiyeceksin demiş
Ahmet te ondan sonra
hiç ama hiçkimseye küfretmemiş..
O zamanlar zenginlerin bile buzdolabı yokmuş
Bazen ekşimeye başlayan yemeklerini
bitiremeyince kokmasın diye
Ahmet lere verirlermiş.
zavallı aile bundan mutlu olurmuş.
Annesi misafiri çok severmiş
köyden yatıya gelen misafirler olurmuş
annesi ne yapar eder borç harç
birşeyler bulur ikram edermiş..
bu durum çok olunca
Ahmet cik anneciğim demiş
misafir gelince biz zengin
Zengin oluyoruz demiş
annesini çok güldürmüş.
Ahmet in zengin çocuğu arkadaşı varmış
tereyağlı ekmekle sokağa çıkarmış
Ahmet hiç istemezmiş istesede vermezmiş
ahmet çok üzülsede belli etmez
onunla oynarmış.
Bu üzüntü onun yüreğinde derin
çok derin yaralar açarmış.
canı acısada o acıyı içinde saklarmış
Sonunda Ahmet okulunu bitirmiş
İşgüç sahibi olmuş
Ahmet iki şeyi hiç mi hiç unutmamış
ablasının öğrettiği küfretmemeyi
Annesinin öğrettiği yalan söylememeyi
hırsızlık yapmamayı namaz kılmayı
Sonra gel zaman git zaman Ahmet
güzeller güzeli bir köylü kızına aşık olmuş
Sevişmişler dövüşmüşler
küsmüşler barışmışlar
torunlara karışmışlar
Acılı tatlılı çok mu çok mutlu yaşamışlar.
Ahmet iki şeyi hiç mi hiç unutmamış
ablasının öğrettiği küfretmemeyi
Annesinin öğrettiği yalan söylememeyi
hırsızlık yapmamayı namaz kılmayı
İşte böyle çocuklar.