RENGİNİ BİLEMEDİĞİM
Tüm yazılarda seni aradım, oysa bilmediğim tek gözlerinin rengi değildi. Her sabah yatağından kalkarken sol yanına bir papatya saflığında gülücük konduruyor muydun yada şehrinin sisleri arasında çınlatıyor muydun huzursuzluğunu kahkahalarınla galiba bunları hiç bilemeyeceğim beklide bilmemi istemediğinden peki soruyorum sevmek sevmek ne yada ne değil.
Şimdi bir yudum aldım şarabımdan kan kırmızıydı , kokusu hafif tadı ise damağımda hoş bir mayhoşluk bırakırken bir den yüreğime poyraz esti sızladı için için .
Sanki karşımda gözlerinin beyazı kırmızıya kesmiş tenin kokusunu parmaklarıma sindirdim derken hayal buya tadıyordum rengini bilmediğim dudaklarını offfffffffff neler oluyor bilemiyorum bendeki bana.Anladım bu ben değilim sadece şarabın benle oynaşmasından hayal oynu yok gülümseme daha bir kadehimi bile bitirmedim henüz çakır keyif oldum sahi sen çakır olduğunda ben gibi gülümser misin yoksa hüzünlü şiirler okuyup benim sana sarılmamı ve akan damlalarını gamzelerime doldurmak mı isterdin işte yine tıkandım kaldım soruların içinde. Şimdide aklına takılıyordur ne hayaller kuruyordur diye yok hayal kurmuyorum inan hayal kurmak için çok yaşlanmadım mı?
Hangi yoldan yürüdüğünü hangi koşullarda sevmenin öldüğünü gözlerimin içine bakarak anlatman lazımdı amma ben heyecanla gözlerine bakarken, senin çılgın gibi istediğini dehaca düşüncelerini çakma sakın titrek hücrelerime utanırım ve kaçmak isterim yada arsız gülüşlerimde sararmışım seni yine nerden nereye getirdim sözlerimi anlatamıyacagım sana bu akşam beynimin kıvrımlarındaki soru işaretlerini en iyisi dumana boğayım sessizce kapıyı kapatıp. Senden bir dileyim var arada benim için tebessüm et söz ver bana lütfen işte o zaman gülücüklerinin bir kıvrımda öldüğümü hayal ederim.
Rengini bilmediğim gözlerinden öpüyorum …