Adam Olmak
14.03.2009 tarihinde Büyükşehir Belediyesi Konferans salonunda Mazlum Der’in ev sahipliği yaptığı “Dini ve Etnik Ayrımcılık” konulu bir konferans sunumu yapıldı.Cumhuriyet tarihinden buyana değişik alanlarda ve farklı yöntemlerle olagelen yanlışlar ve sıkıntılar dile getirildi.Biri Hıristiyan, Biri Yezidi Biri Müslüman ,Biri Alevi ,Biri Kürt vatandaşımız olmak üzere beş kişiye tanık vasfıyla konuşma hakkı verildi Başlarından geçen serüveni ilginç bir tarzda dile getirdiler. Doğrusu konuşmacıların doğallığı, içtenliği bayağı salonu etkiledi. Ayrıca birkaç kişiye daha konuşma hakkı verildi .Kendince uygun bir sunumla süre sorununu yaşatmadan dile getirmek istediklerini arz ettiler. Ben de iki dakikalık bir konuşma hakkı istedim, son konuşmacı epey konuşmasına rağmen bir uyarı almadı ve zaman sorunu ileri sürülerek bana konuşma hakkı verilmedi.Doğrusu bunu yadırgadım ve Konferansın moderatörüne “Niye bana söz vermediniz? Unutmayınız ki üyeleriniz de bireydir” dedim ve savunmasını tatminkar bulamadım Söylemek istediklerimi okuyucularımla paylaşmak istiyorum.
Salonda bulunan herkese saygılarımı sunuyorum.Efendim biz millet olarak iki şeyi iyi yapıyoruz; şikayet etmeyi ve eleştirmeyi .Ah bunun yanı sıra bir de bir şeyler üretebilseydik, işte o zaman iyi günlere doğru daha emin adımlarla giderdik.”Nasılsanız öyle idare edilirseniz” diye mübarek bir ifade vardır.Biz nitelikli bir toplum olmakta zorlanıyoruz çünkü üstümüze düşeni yapmıyoruz, iki de bir devlete bazı göndermelerde bulunarak işkembeyi kübradan atıp tutuyoruz.Efendim bir hakikat şu ki, nitelikli toplum nitelikli meclisi oluşturur, nitelikli meclis nitelikli hükümeti oluşturur, nitelikli hükümet nitelikli bürokrat atar, nitelikli bürokrat da vatandaşına hizmet eder.Ancak bu yetişme tarzı; ya öğretim kurumlarıyla ya da Sivil Toplum çalışmalarıyla olur.STK lar aydınlatma çalışmaları yapmıyorlar, evrensel ölçülerde ülke ve dünya vatandaşlığı konusunda kayda değer bir çalışmaları yok. Diyarbakır’da 500’ü aşkın sivil toplum örgütü var; ama sorumlulukları yerine getirme konusunda üç beş tanesi basit düzeyde piyasada gözüküyor, o kadar.Aldığım bilgiye göre Kadın Sorunlarıyla ilgilenen bir dernek geçen sene 400 bin euro hibe desteği almış nerelere harcadığını da bilemiyoruz.Hangi dernek ne kadar hibe alıyor, ne yapıyor? bilen var mı ki?İnsan hakları dernekleri samimi iseler buyurun aydınlatmaya dönük bir proje hazırlasınlar, bir eylem planı çerçevesinde tüm Diyarbakır’ı aydınlatsınlar, o zaman “helal olsun” diyelim.Bu tür konferans tarzı çalışmalara daha çok duyarlı, bilinçli vatandaş geldiği için pek yararlı çalışmalar değil, kısmi bilgilendirme çalışmalarıdır.Onun için bu tür çalışmaları AB çalışmadan saymıyor ,katkıda bulunmuyor.
Ayrıca Zorunlu Din kültürü ve Ahlak Bilgisi dersine karşı olduğu ifade edildi. Tam tersine diğer dini inançların özü de bu kitaba alınsa toplumun rengarenk itikadı hakkında doğru dürüst bir bilgiye ulaşılsa daha iyi olmaz mı? Kanaatim o ki bu konferansın sevabı bu günahı karşılayamaz.Din kültüründen ne istiyorsunuz? Kahir ekseriyetin hakkı ne olacak? Yüzde kaç din kültürünü istemiyor? zaten bu sorunu iş olsun diye dile getiren bir çok oluşum vardır, aynı boruyu tüttürmenin ne alemi var?.Mazlum Der’in üyeleri Mütedeyyin insanlardır, bu müstesna ve mümtaz atmosferde hak hukuk dile gelir diye mutlu olmuştuk.Görüyorum ki durum bir taklitçilikten ibarettir.Mazlum Der hiç sormaz mı? Neden üyelerimiz mesafeli duruyor acaba? Eğer benim derneğim bana iki dakikalık konuşma hakkı vermiyorsa nasıl sivil toplumdur acaba? Bu yanlışlara rağmen yine bağrımıza taş basarak üye olarak kalmaya devam ediyoruz.Ama bu gidişattan hiç de memnun değilim doğrusu. Dernek çok çok sembolik düzeyde çalışmalar sürdürüyor Diyarbakır kamu oyunda bilinmiyor, asıl amaca da hizmet etmiyor.Basın açıklamalarıyla ayakta kalmaya çalışan dernek dernek değildir ,benden söylemesi hiç kimse sanmasın ki üyeler 10 TL için dernekten uzak duruyor,üyeler kendini orada bulamıyor.Ruhunu cezb edecek bir mıknatıs yok orada….daha ne diyeyim.İyi ki Haber Diyarbakır var yoksa boğulacaktım. Başkan oluyoruz ,moderatör oluyoruz ama adam olmakta zorlanıyoruz galiba. Sevgi ve saygılarım insanı önemseyen herkese..
e.kaya