- 1287 Okunma
- 24 Yorum
- 0 Beğeni
YORUMLAR
Eylül hocam, ilk iki parağrafta haklı olabileceğiniz masumane unsurlar var. Daha sonrasında fikirlerimiz tamamen ayrılıyor. Elbette aynı düşünmek mecburiyetinde değiliz ama daha nezaketli bir şekilde fikrinizi bizimle paylaşmanızı beklerdik. Sokrat gibi fikirlerinizi karşınızdakine düşünüp yargılama, algılama fırsatı vermeden takır takır isnatlarda bulunmuşsunuz. Araştırma yaparak yazdığınızı söylüyorsunuz. Araştırırken yeterince objektif olduğunuz düşüncesinde değilim. Çünkü çok peşin hüküm var yazınızda. İnce örülmüş güzel bir yazı ama içerik tatmim edici değil. O sebeple ortalık toz duman olmuş. Size bu günkü notum; 10 üzerinden 3. Kırdımsa affedin. Amacım biraz da gerilen ortamı ve sinirleri yatıştırmaktı. Yoksa benim fikrimin bir önemi olamaz. Nihayetinde gerici ve yobazım. Saygılar.
"kişilik psikolojişi ve aşşalık sendromunuda katarsak psikolojiden de çakarım az çok "
:) emin misiniz psikolojiden "çaktığınıza"??
bu arada yazım için pek çok şey söylenebilir belki eleştiri anlamında, ama eğer "faşist" gibi bir kelime kullandıysanız, sanırım bu kavramdan da pek "çakmıyorsunuz".
herneyse, her konudan anlamak ve her konuda birşeylere yanıt vermek zorunda değilsiniz mekansız kardeşim. siz de anladığınız konulardan konuşun...
ateşpare çekimserlik içinde kalmış git geller ile dolu haince bir yazı olmuş tebrik ederim eleşttirmeye çalıştığınız bir çok şeyi de yalnış biliyorsunuz yaptığınız etnik ırkçılıktır hanımefendi ve eğer ki illa tartışıçak birini arıyorsanız ben burdayım emin olun sizden ve burada sizi desteklemeye kalkan insan guruhundan daha çok tarih felsefe siyaset ve sosyoloji bilgim var ütüne üstlük sizin gibi insanları anlamay çalışmak için tezini hazırladığım kişilik psikolojişi ve aşşalık sendromunuda katarsak psikolojiden de çakarım az çok
türkiye insan hakları vakfının, kurucusunu da, yıllarca içinde çalışmış pek çok insanı da tanıyorum. sen orayı başka vakıflarla karıştırıyorsun!
ayrıca bu vakıflar, bunları uydurmadı ki, hepsini milli eğitimin ders kitaplarından alıntıladılar -ki bence çok da eksik. lise tarih kitaplarını ben okutuyorum zaten, kendim de biliyorum.
ayrıca ben salt bilgiden bahsetmedim. verilen bilgi doğrultusundaki "eğitim"den bahsettim. bilgiyi nasıl aktardığın, ve nasıl yorumladığın önemli yani. ayrıca bir de karşındaki öğrencilerin onu nasıl algılayacağı da önemli. bazen verilen bilgi yanlış olmuyor, fakat öyle bir anlatım içine giriyorsun ki, karşındaki gencecik beyine onu belli bir amaç doğrultusunda algılatıyorsun. milli eğitimin hep yaptığı bu. bu, hükümetle değil, devletle ve devletin yapısıyla ilgili bir durum.. bu hükümetten önce de böyleydi.
Bilgi deyince; bilgi var, bilgi var ! Dezenformatif bilgi, bunun doğmatik haldeki kuvvetlendirilmiş olanından bilgi gibi...
Bilgi birikimi bile yetmiyor. Niye ? Bilgiyi yönetmeyi ve kirlisinden temizini ayırmayı bilmiyorsanız eğer, yaptığınız çıkarsamalar çok yanlış olabilir. Demek ki bilgi ve sonrası birikimi olgusundan, bilinç hiyerarşisine gelmek zorundayız.
Besleme bilgi, fonlu bilgi veya emperyalize edilmiş bilgi/dayatma arası bir kavramı veya zincirini kastediyorum !
Konu tarih olup, tarikte kök bilim olunca sorunsal, kök bir sorun elbette. Nerden biliyoruz peki ? Bilgi karartmalarından, bu bilgi/birikim, bilinç doğmatizmi ve dezenformasyonun yanı sıra, emperyalize olup olmamanın da ölçütü olsun.
Öyleyse, son 15 yılda Karen Fogg beslemesi Tarih Vakfı ve Bilmem ne insanının Hakları Vakfı, para ile yazıyor! Bas parayı yazdır. Böyle bilgi mi, bilinç mi, birikim mi olur ?
Ne diyordu Karen Fogg cenapları? " Türk Tarihi ile başımız dertte !"
Buradan bile belli değil mi niyeti ?!
Göktürkmen tarafından 3/25/2009 8:47:12 PM zamanında düzenlenmiştir.
"...benim yorumumdan tarih bilgimin kıt olduğunu hatta hiç olmadığını nerden anladınız.."
:) sanırım tarih öğretmeni olduğum için anladım.
bak, ben türkiyeyi avrupayla kıyaslamadım. avrupanın doğruları falan demedim. ama doğru doğrudur. elbette her ülkenin kendi öznel koşulları vardır. fakat bilimsel eğitimden bahsediyorsak, ne bileyim, sağlıktan ya da tarihten bahsediyorsak örneğin, subjektif bir görüşü, "eğitim" adı altında enjekte edemeyiz. bilimsel eğitim, daima objektif olmalıdır.
tarih öğretmeni değilim.çok istediğim halde tarih bölümü okuyamadım.ama tarihle ilgili -görüş ayırmaksızın ne varsa okumaya çalışıyorum...sayın hocam avrupadaki hiç bir kültürü bu ülkede tutturamazsınız.çünkü toplumsal yapılarımız bir değil.ne olsa dokular uymayacak.bakınız sgk ya avrupadan kopyala yapıştır yaptık ne oldu.bizim genç nufusumuz işsiz kaldı.avrupada geç emeklilik var çünkü geriden gelen nesil çok az...emekli olunca yerine bulacak genç çok az.bizde öyle değil...bu bir örnek.bunları bişey ispatlamak için söylemiyorum.siz beni gerizekalı katagorisine soktunuz zaten ne desem boş.
neyse görüş sizin görüşünüz.
madem çok biliyorsunuz izah ediniz benim yorumumdan tarih bilgimin kıt olduğunu hatta hiç olmadığını nerden anladınız..
göktürkmen, sana değil, aynura yazmıştım ben bunu. ama şovenist kısmını üstüne de alınabilirsin.
şimdi size kalkıp, batı özentiliği neymiş, kim yapar, kim yapmazmış, batının eğitim sistemi sisteminin doğruları, yanlışları,..vs. anlatarak boşuna yazmış olacağımı biliyorum. çünkü niyetiniz polemik. vazgeçtim bu yüzden.
Siz gibi humanizm ile globalizmi karıştırmışlardan olmayalım yeter !. Ki ben şoven filan değilim. Siz insan/dinsan hak maskesi ile resmen etnik faşoluk yapıyorsunuz. Buna ne demeli ?
"...hem tarih bilginiz yok, hem avrupaki eğitim sisteminden haberiniz yok..."
Breh, breh Avrupadaki eğitim sitemi miş ! Kompleksiniz buradan belli valla hocam... Kurtarın bu Avrupa ve Amerika kompleksinden kendinizi lütfen !
evet "türküz,müslümanız,temiziz,güçlüyüz...
neden mi biz kaç milletten "gavurun" birleşerek kurduğu haçlı ordusunu,sizler gibilerin küçümsediği bir kaç yobaz geri kafalı ve bağnazla kazandık.biz de şehitlik inancı vardı...ölsek bile korkmayacaktık...biz de vatan sevgisi vardı.gavur ordusu gibi paralı değildi askerlerimiz.hatta asker bile değillerdi ve hep aç öldüler..sizin gibiler küçümsesin diye...
gelelim türk ders kitaplarında yazılmasını yanlış bulduğunuz sözlere...ne beklerdiniz fransızlar gibi asil,ingilizler gibi soyluyuz falan mı...o zaman siz her fırsatta kendinize kalkan verdiğiniz,bu ülyi gavurdan temizlemedeki bir numaralı "günahkarlardan" olan mustafa kemale de karşı olmalısınız.hatta diyeceksinizki niye soyadı atatürk...ırkçı bir soyad...ne demiş bu "ırkçı" "bir türk dünyaya bedeldir." " ne mutlu türküm diyene"
öğretmenliğe saygım sonsuz...ama öğretmenler beyinlerindekini savunmasız zihinlere akıtmadığı sürece....
Burda elestiri yapan,veya bu mantikli yazinin iceriliginden
rahatsiz olan sahislar,lutfen Turkuz/Muslumaniz sozlerini
esgecin,ne Turkluk ne de Muslumanligin ozunu yasiyorsunuz
Bugun olsun yil 2000 milet aya,siz halen yaya.
Kalkinmayi ogrenememis,sadece dilenmekten baska birsey
yapmiyorsunuz,Imf / Abd dis borcunu besmeleyle
cikiyorsunuz,Gavur dediklerinizin ekmegini yiyorsunuz.
Sozlerde kilic mi salliyorsunuz,ahum sinek viziltisiydi
demin yokardaki negatif elestiriler :))
Dunyanin yuvarlak oldugunu halen bilmiyenler var yurdumda
"CAHIL SENI YORAR" !
"Biraz da ekmeğini yediğin ülkenin kılıcını salla..."(türkolog)
bakış açınız buradan belli zaten... ben kılıç sallamak peşinde falan değilim. bahsettiğim şey çocuklara verilen eğitim... bizim, bu ülkenin çocuklarına! bir tarafın, bir düşüncenin, ya da bir siyasetin savunuculuğundan bahsetmiyorum. ama konu TÜRK eğitim sistemi ya, sen TÜRK adını bir eleştiri yazısında gördün mü, içeriğin falan ne önemi var... elde kılıç saldıralım!
erol bey, aids konusunda kısmen haklısınız. kısmen diyorum, çünkü aidsin bulaşma yolları eksik de olsa doğru yazılmış. ancak ülkemizde, yıllardır uyandırılan "aids bir eşcinsel hastalığıdır" kanısının ötesine geçemediği için de yanıltıcı. bugün dünyadaki aidsli nüfusuna bakınca, büyük çoğunluğunun, kontrolsüz kan alımı ve sağlıksız ortamlarda yaşayan kadınlar ve çocuklardan oluştuğunu görürüz.
"islamiyette temizliğe çok önem verilir" yanlış bir cümle değildir, fakat "temizlik imandan gelir" dersen, işte bu islamiyet dışındakileri -diğer din mensupları ve ateistler- aşağılayıcı bir cümle olur. ayrıca doğru da değildir... dünyadaki müslüman ülkelerin genel temizlik anlayışları da beni doğrular zaten.
"Türklüğü İslamiyeti "başka bir gezegenden" bakar gibi algılayarak yazıldığını sanıyorum..." (erol başçı)
evet, aynen de böyle yazdım ve çocuklara GERÇEKLERİ öğretirken de böyle bakılması gerektiğine inanıyorum.
ha bir de, yukarıdaki yazıdan, "heteroseksüel olma, eşcinsel ol" sonucunu çıkaran zeka seviyesine yazacak bir yanıt bulamadığımı belirteyim.
(sevgili güldane dön artık... yokluğun çok hissediliyor. :) )
Yazıda bahsedilen alıntılar nasıl bir konu içinde geçiyor bilemiyoruz tabii ki.İlgili bölümün tamamını bilmemiz gerekir öncelikle.
Ancak bu haliyle bile bazı hususların yadırganmasını şaşırtıcı buldum.
Örneğin AİDS konusu.
""AIDS’in bulaşma riskinin en fazla olduğu gruplar: güvenli cinsel ilişkisi olmayanlar, birden fazla kişiyle cinsel ilişkisi olanlar, eşcinsel ilişkiye girenler, uyuşturucu bağımlıları, kan ürünleri kullanması gerekenler ve sağlık personelidir." (E. A. Kolukısa (2006) İlköğretim Sosyal Bilgiler 6 Ders Kitabı, sayfa 147, Ankara: A Yayınları)"
"AIDS bulaşma riskininen fazla olduğu gurupların" açıklandığı bu bölüm zaten bilimsel bir gerçek.Risk gurubu, çıkan sonuçlara göre bu özellikteki kişilerde çoğunlukla görülür anlamında kullanılıyor zaten.BUnun neyini yadırgıyoruz?
Akciğer kanseri daha çok sigara içenlerde görülür demek gibi bir şey bu.Buradan sigara içenlere düşmanlık besleniyor sonucuna varmak gibi bir şey olmuş bu yaklaşım.
Diğer alıntılarda da gereksiz bir hassasiyet gösterildiğini düşündüren bölümler var.
""Temizliğe en fazla önem veren din İslamiyet’tir."
sözünden niçin rahatsız olunur ki, ya da yazıda en dikkat çekici fenalık olarak bahsedilen "ermeni mezalimi" gerçek değilmiş gibi sanki çocuklardan saklanması gerektiğini ima ederek?
Herkes herşey güzeldi, dünya cennetti, güllük gülistanlıktı türü saçmalıklarla çocuklara yanlış ama iyi şeyler mi öğretmek gerekli acaba? Gerçeklerden bahsedildiğinde birileri incinmeyecek mi?
Hitleri incitmeden ikinci dünya savaşını nasıl anlatacaksınız?
Hitlere ayıp etmeyelim, Hitler düşmanlığı aşılamayalım çocuklara diyerek konuyu görmezden gelme ihtimali var mıdır?
İnsanları "Bir millet, devlet, din" cinsinden aidiyetleri yokmuş gibi düşünülerek yazılmış bir yazı gibi algıladım.O nedenle Türklüğü İslamiyeti "başka bir gezegenden" bakar gibi algılayarak yazıldığını sanıyorum.
Anne baba görevleri gibi göreceli konularda ise nispi bir tutarlılık gösterildiğini söyleyebilirim.
Selam, saygılar.
"Gavura gavur demek yassak hemşehrim." !
Türk olmayacaksın...Türkiyeli olacaksın, ama ille ! Hetoroseksüel olmayacaksın. Homo, trans, biseksüel veya lez olabilirsin. Çok normal ve insani valla(!) Gavur toplumsalı öyle çünkü, ille onlara benzeyeceksin !
İlkel etni, cemaat ve mezhebinin emik değerleri homurdanarak demokrat olduğunu sanıp, ha bire zırvalayacaksın sonra... Ha, bir de utanmadan kalkıp, sureti haktan görüneceksin, maskeni çıkaramadan, Türkolog'un dediği gibi "gavur"un kılıcını sallayacaksın !
Tarih Vakfı'nın beslemelerini bilmiyoruz ! Anlatın siz anlatın... Aldığı fon, atölye çalışması ya da proje bedeli satılmışlıklarıyla, meydanı boş bulmuş sallıyorlar.
Türkiler ve Türkiyeliler ? Türk olmayı siz ne yapsanız anlayamazsınız. Kafanız almıyor işte ?!
Kendinizi zorlamayın ve lütfen saçmalamayın...
Gidin ne oluyorsanız olun. Çok mu merklıyız ya ? Zorla Türk mü olunur.
Göktürkmen tarafından 3/14/2009 11:54:50 PM zamanında düzenlenmiştir.
Sevgili eylul1900 gerçekten de bu kavramlar ve düşünceler ne acıdırki dediğiniz gibi çocuklarımızın küçük yaştan itibaren okuduğu ders kitaplarında ve bir çok kitaplarda ve bir çok kafalarda ve yaşamın bir çok alanında var. Bu ayrımcılığın ve ırkçılığın bir göstergesidir bence. Ne demek GAVUR, PİS ya da TEMİZ, ÜSTÜN ya da AŞAĞ, AİLE REİSİ? Bana göre bu kavramların bir çoğu lügattan çıkartılmalı örneğin GAVUR kelimesi.Yaşadığım yerde bu kelimeler aşağılama unsurunu çağrıştırdığı için dilde olmadığı gibi günlük yaşamda da kullanılmaz, diyelimki birileri kullandı ve bu da ispatlandığında kanunen suçlu bulunuyor ve ceza yiyor hatta hakaret ettiği kişiye bir de tazminat ödüyor ve çok ileri gidersede işİnden men ediliyor.
Bir gün Türkiye'de özle bir okulda okuyan yeğenime sordum ''ne gördün canım bugün tarih dersinde'' diye. Bana şöyle dedi '' Türkiye tarihini gördük '' ve anlatmaya devam etti ve cümlesine şöyle başladı '' atalarınmız düşmanları denize dökmeden önce '' deyince ben de sordum '' bu DÜŞMANLAR dediğin kimler? '' ve saymaya başladı tabi yunanlılar, ingilizler, fransızlar falan diye... Çocuklarımıza ne acıdırki küçük yaşta düşmanlıkları, savaşları, şiddeti, aşağılamayı, ayrımcılığı vs vs öğretiyoruz okularımızda, dışarıda ve ailede. Gerçekten de ürkütücü ve bir o kadar da düşündürücü ve benim düşünceme göre de oldukça gereksiz, anlamsız düşünceler bunlar, umarım insanlarımız beyinlerini insanlık adına daha yararlı düşüncelerle donatırlar...
Hala evimden uzak olduğum için geniş yorum yazamıyorum:) Ama yazılarını ve yorumlarını takip ediyorum. Güzel bir yazıydı, sevgilerim çokça...
Bir çok çağdaş geçinen ülkelerde bile benzer durumlar olmasına rağmen, kendi ülkemizde var olması bizleri düşündürmeli. Gerçekten çağdaş dünyaya uymayacak düşünce ve uygulamalar bunlar. Ülkemizi ve toplumumuzu sadece çağın gerisine götürür ve zarar verir. Diğer ülkelerle olan ilişkilerimize de zarar verir ve samimiyetsizliğimizin kanıtı olur. Kesinlikle tüm ders kitapları elden geçirilmeli ve çağdaş, barışçıl olarak yeniden yazılmalı. Geçmişin düşmanlıkları değil geleceğin dostlukları üzerinde durulmalı. Bizden olmayanlara da saygı gerçekte bizim soyumuzun da dinimizin de temelinde ve gerçeğinde vardır. Türklük ve müslümanlık bu günkü uygulama ile kesinlikle bağdaşmıyor. Kötü olan ne soyumuz ne de dinimizdir. Kötü olan onları yanlış uygulayanlardır.
Tabii burada çok eşliliğin aleyhinde olmak, aids ile ilgili koruyucu bilgiler vermek bence elbette ki gereklidir. Ayrıca müslümanların çoğunlukta olduğu bir ülkede, müslümanlığın aleyhinde bir eğitim verilmesini de hiç kimse bekleyemez.
Ayrıca hangi dünya ülkesi eğitimi istediğimiz ölçülerdedir. Hangisine baksanız beğenmediğiniz tarafları mutlaka olacaktır. Dileğimizin her ülkede barıştan yana eğitim verilmesidir.
Fikret TEZAL tarafından 3/14/2009 1:58:34 PM zamanında düzenlenmiştir.