- 704 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
avare saatler
Yarı sevinçli, yarı hüzünlü güneşli yağmura bakarken, apansız bilmediğin bir sokakta kaybolma planları yapabilirsin. yap...
aniden, fikirsiz bir okul kaçkınının pistt diye kovaladığı bir kedi geçebilir önünden.
duraksayıp,sokaktan gerisin geri kafanın plansız haline dönebilirsin. boşver, devam et.
bütün badanalı, badanasız erik ağaçlı evleri geçince, çiçekli ve akasyalı bulvara çıkacak yol, nasılsa.
orada, derin nefes alıp, bu saatlerin avare ve deli saatler olduğunu düşünebilisin.
daha da ötesi, kavraya da bilirsin bu fikri, daha da olmadı, aklına da yatar bakarsın.
olur olmadık insanların ve kokuların, yüzeysel düşünmeye sevketmesine de arada sırada, alışkanlık haline getirmemek şartıyla, izin vermeli insan. iyi de oluyor.
bu bahar,herkes gizem kokacak, herkes olmasa da çoğu insan diyelim.
aldırmamak da lazım bu esintiye. bu rüzgar nereye gider bilinmez.
esirgediğim; bilinmedik yerlere savrulmaktan değil de, hallere dalmaktan sakındığımdan, yoksa başka bişey değil.
diyelim ki, karşıya geçeceksin, otobüse öncelik veriyorsun, sonra sen geçiyorsun karşıya.
gözüne ilişen ilk parfümeriden bildiğin kokunun tam karşısındaki parfümü al. arada çılgın olmak şart. hakkında en ufak fikrin olmayan bu kokuyu sürmekle başla örneğin, günün ilk çılgınlığına.
ya da bildiğini al.
fazla da kafa yormak iyi olmaz vara yoğa.
altı üstü, kandırmaca olan, rayihalar içinden birini seçmek için üstelik.
kırlara gitmeli her ikindi vakti.
öyle yapardım geçmiş bütün baharlarda. ateş böceği toplayıp, eve salardım bir sürüsünü hem de.
geceyi beklerdik sabırsızlıkla. günlük meşgale ve telaşe içinde unuturduk sonra.
ansızın, bir mucizeye uyanırdık gece gece sevinçle, duvardaki ışıl ışıl yanıp sönen yıldız öbeklerine.
eveet, yine geldik bizim mahalleye.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.