Annemizin - babamızın - kardeşimizin kullandığı bardaktan su içmeye, aynı tabaktan yemek yemeye bile tahammül edemezken, başkasının teninin değdiği bir teni kendimize eş olarak kabul etmemekte kesinlikle haklıyız. Fakat karşımızdakinin de bizden aynı temizliği bekleme hakkı olmalı. Her şey karşılıklı olmalı elbette..Söz konusu basit bir zar değil, mide meselesi ve iki taraf için de önemli olmalı.

İşte karanlık çağın hala sürdüğüne kanıt.
Bu arada ben yazıyı göremiyorum silinmiş mi acaba?

Hımmm...

TEŞEKKÜR EDİYORUM.

fikret bey yazmış:
"Annemizin - babamızın - kardeşimizin kullandığı bardaktan su içmeye, aynı tabaktan yemek yemeye bile tahammül edemezken, başkasının teninin değdiği bir teni kendimize eş olarak kabul etmemekte kesinlikle haklıyız...."

başkasının içtiği BARDAK... başkasının yediği TABAK... başkasının dokunduğu KADIN...!!!

nasıl bir benzetmedir bu???
farkında değilsiniz herhalde, yukarıdaki neslelerden 3.sü, bir insan! kendi bedeni, kendi özgür iradesi, kendi duyguları, düşünceleri, kendi yaşamı olan bir insan!

konuda anlatımda güzeldi..
süleymanında kızımız kadar masum olmasını dileridim en azından soruyu soracak cesareti bulmuşken..
malesef toplumumuzda böyle bir yaramız var..
erkek özgür kız değil..
veya bakir-bakire...
mesaim acilde olduğu günlerde yaşamıştım böyle ilginç vakalar..
saat gecenin 3 ü amca kapmış kızının kolundan hastaneye bekaret kontrolüne getiriyor.
o saate kadar arkadaşlarınla dolaşmış..
ama amcanın sorun ettiği bir vücudumuzda ki bir damar sadece...
kızının gece 3 e kadar nerede kiminle olduğu değil..
üzülüyorum ben hemde çok..
gönül ister ki herşey edebe uygun olsun..

tebrikler canım ve kutlarım cesaretini..
çok su götüren bir konuya değinmişsin..

güzel bir yazıydı...Tebrikler

ANLAMLI BİR YAZIYDI ASLINDA...DEDİĞİN GİBİ KADINLAR HEP BU KONUDA SORGULANAN..ERKEKLERİN BU KONUDA NE KADAR SERBEST OLDUĞUNU DİLE GETİRMİŞSİN..TEBRİKLER...

bir hiç uğruna yaseminin elindeki en değerli varlığı gitti.bu konulara girmeyi sevmem ama şunu söylemek isterim...bekaret eninde sonunda gidecekse gerçekten en değene verilmeli..canın istediği an istediğine değil...
elimizde olmadan bedenimize eklenen ya da eklenmeyen bir uzuvdan allaha isyankar olamayacağımıza göre koruyacağız.hem onurumuzu hem vücudumuzu...