EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ
Dünyanın ezilen ,horlanan,sömrülen,dışlanan ve ötekileştirilen kadınları;Sizin zindanlarınızı aydınlatacak özgürlük ateşini zorla alacağınızı biliyorum.Özgürlük ateşiniz
yeryüzünü de aydınlatsın.
Aydınlatsın ki,cennet yeryüzüne insin...
Aydınlatsın ki,insanlık kurtulsun..
Aydınlatsın ki,doğa kurtulsun..
Gününüz kutlu olsun.............
YORUMLAR
EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ
Resmi büyük görmek için tıklayın Dünyanın ezilen ,horlanan,sömrülen,dışlanan ve ötekileştirilen kadınları;Sizin zindanlarınızı aydınlatacak özgürlük ateşini zorla alacağınızı biliyorum.Özgürlük ateşiniz
yeryüzünü de aydınlatsın.
Aydınlatsın ki,cennet yeryüzüne insin...
Aydınlatsın ki,insanlık kurtulsun..
Aydınlatsın ki,doğa kurtulsun..
Gününüz kutlu olsun.............
emeğine sağlık.inşallah insanlık kurtulur kardeşim.yüzümüz gülsün dünya gülsün.özgürlük ateşiyle selamlıyorum sizi.paylaşım için teşekkürler.saygılar.
DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ KUTLU OLSUN
8 Mart 1857 tarihinde ABD'nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisi daha iyi çalışma koşulları istemiyle bir tekstil fabrikasında greve başladı. Ancak polisin işçilere saldırması ve işçilerin fabrikaya kilitlenmesi, arkasından da çıkan yangında işçilerin fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamaması sonucunda çoğu kadın 129 işçi can verdi. İşçilerin cenaze törenine 100 bini aşkın kişi katıldı.
26 - 27 Ağustos 1910 tarihinde Danimarka'nın Kopenhag kentinde 2. Enternasyonale bağlı kadınlar toplantısında (Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı) Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin, 8 Mart 1857 tarihindeki tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçiler anısına 8 Mart'ın "Dünya Kadınlar Günü" olarak kutlanması önerisini getirdi ve öneri oybirliğiyle kabul edildi.
İlk yıllarda belli bir tarih saptanmamıştı ve değişen tarihlerde fakat her zaman ilkbaharda kutlanıyordu. Tarihin 8 Mart olarak saptanışı 1921'de Moskova'da gerçekleştirilen 3. Uluslararası Kadınlar Konferansı'nda gerçekleşti. Birinci ve İkinci Dünya Savaşı yılları arasında bazı ülkelerde kutlanması yasaklanan Dünya Kadınlar Günü, 1960'lı yılların sonunda Amerika Birleşik Devletleri'nde de kutlanmaya başlanmasıyla daha güçlü bir şekilde gündeme geldi. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 16 Aralık 1977 tarihinde 8 Mart'ın "Dünya Kadınlar Günü" olarak kutlanmasını kabul etti. Birleşmiş Milletler'in sitesinde günün tarihine ilişkin bölümde, kutlamanın New York'ta ölen işçilerin anısına yapıldığı yazılmamıştır[1].
Türkiye'de 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında "Kadınlar Günü" olarak kutlanmaya başlandı. 1975 yılında daha yaygın olarak kutlandı ve sokağa taşındı. "Birleşmiş Milletler Kadınlar On Yılı" programından Türkiye'nin de etkilenmesiyle, 1975 yılında "Türkiye 1975 Kadın Yılı" kongresi yapıldı. 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi'nden sonra dört yıl süreyle herhangi bir kutlama yapılmadı. 1984'ten itibaren her yıl çeşitli kadın örgütleri tarafından "Dünya Kadınlar Günü" kutlanmaya başlandı.
"Kadınlara ve kız çocuklara karşı şiddetin dokunulmazlığına son"
BM'nin güne özel logosu.Kadınlara karşı şiddet dünyada en yaygın, ancak en az cezalandırılan suçtur.
Tahminlere göre 113 ile 200 milyon arasında kadın demografik olarak “kayıp” (yok) görünmektedir. Ya doğar doğmaz öldürülmüşler (erkek çocuğun kız çocuğa tercih edilmesi) ya da erkek kardeşleri ve babalarıyla eşit derecede gıda ve tıbbi olanaklara ulaşamamışlardır.
Fuhuşa zorlanan ya da bunun için satılan kadınların sayısı yılda 700.000 ila 4.000.000 arasındadır. Cinsel kölelik düzeninden elde edilen kazançlar yılda tahminen on iki milyar dolardır.
Küresel olarak, on beş ile kırk beş yaş arası kadınlar, kanser, sıtma, trafik kazaları ve savaşlardan daha ziyade, erkek şiddetinin sonucu hayatını kaybetmekte veya sakatlanmaktadır.
En az üç kadından biri dövülmüş, cinsel ilişkiye zorlanmış ya da hayatı boyunca başka türlü suistimal edilmiştir (tecavüz, kötü davranış). Genellikle, suistimal eden kişi aileden bir üye ya da kadının tanıdığı bir kimsedir. Ev içi şiddet, bölge, kültür, etnik köken, eğitim, sınıf ve din ne olursa olsun kadınlara karşı en yaygın suistimal şeklidir.
Dinsel, kültürel vb. nedenlerle yılda iki milyondan fazla kız çocuğunun genital organlarına hasar verilmektedir (kadın sünneti). Bu oran, 15 saniyede bir kız çocuğudur.
Sistematik tecavüz yeryüzündeki birçok çatışmalarda bir terör silahı olarak kullanılmaktadır. Ruanda soykırımı (1994) esnasında 250.000 ila 500.000 kadının tecavüze uğradığı tahmin edilmektedir.
Araştırmalar, kadına karşı şiddet ile HIV virüsü arasında yükselen bağlantıyı göstermekte ve HIV bulaşmış kadınların daha fazla şiddete maruz kaldıklarını, şiddet kurbanlarının da HIV bulaşma risklerinin daha yüksek olduğunu ortaya koymaktadır.
^ un.org
Genel Sekreterlik (BM) kadına karşı şiddetin ayrıntılı araştırması (2006) (A/61/122/Add.1)Vlachova, Marie and Biason, Lea, Eds. (2004) Women in an Insecure World: Violence Against Women – Facts, Figures and Analysis. Geneva Centre for the Democratic Control of Armed Forces {{BM sitesinden tercümedir, kullanım koşulları
Dünyanın ezilen ,horlanan,sömrülen,dışlanan ve ötekileştirilen kadınları;Sizin zindanlarınızı aydınlatacak özgürlük ateşini zorla alacağınızı biliyorum.Özgürlük ateşiniz
yeryüzünü de aydınlatsın.
Aydınlatsın ki,cennet yeryüzüne insin...
Aydınlatsın ki,insanlık kurtulsun..
Aydınlatsın ki,doğa kurtulsun..
Gününüz kutlu olsun.............
------------------------------------------
KADINLARIN KURTULUŞU , KENDİLERİNİ İKİNCİ SINIF OLARAK GÖRMEDİKLERİ ZAMAN GERÇEKLEŞECEK
HAK ALINIR VERİLMEZ
GÜMÜŞ TEPSİ İLE HEP
DUYARLI YÜREĞİNİZDEN VE İNSAN OLARAK AYRIMSIZ GÜÇLÜ
KALEMİNİZDEN SAYFAYA YANSITTIĞINIZ DÜŞÜNCELERİNİZDEN DOLAYI KUTLUYORUM SİZİ .
kendisi de yahudi bir aileden gelen marx'ın, avrupadaki yahudilerin sorunlarıyla ilgili söylediği bir söz vardır: "yahudilerin kurtuluşu, insanlığın yahudilikten kurtuluşuyla gerçekleşebilir" der. bu şu demektir, ne zaman ki, insanlar arasında yahudi, katolik, protestan, müslüman...vs. ayrımı kalmayacak, sadece "insan" olacak, o zaman yahudilerin de yahudi olmalarından dolayı yaşadığı sorunlar ortadan kalkacaktır.
şimdi bunu kadınlara da uyarlayabiiriz.
"kadınlar çiçektir.....
onları sevelim koruyalım....
onları dövmeyelim......
analık kutsaldır...........vs." zırvalıklarının sonu gelmeden kadın sorunu da bitmez!
evet marx'ın sözünü kadınlara uyarlamayla ilgili bir örnek: 2.dünya savaşında, bir tek sovyetler birliği'nde, ordu, kadın ve erkeklerden oluşuyordu. kadın-erkek herkes, ülkesine saldıran faşist almanya'ya karşı, topraklarını savunmak için cepheye koşmuştu. sovyet cephesinde savaşanlar artık, kadınlar ya da erkekler değil, İNSANLARdı.
(bunları başka bir yerde de yazmştım... aylin hanımın sözlerine tamamlayıcı olarak aldım buraya)