Toroslardan Çukurova’ya Uzanan Bir Yol.
Toroslardan Çukurova’ya Uzanan Bir Yol.
Yücesi yücesine erişirken ,Toroslardan aşıp Çukurova düzüne ulaşırdı kervanlar. İpek yolu daha bir arşınlanırdı Anadolu bozkırlarında.
Bozkırlar ve erişilmez zirvelerin derin vadileri arasında dolana dolana serin pınar başlarında verilen molalar sonrası devam eden yolculuk.
Bu yolculuğunuza şahitlik eden,buram buram tarih kokan bir doğa.
Dillerde bir türkü,gözlerde fersiz bakış,yürekde hasret ve uzun uzadıya kıvrım yollar…
Her yolun sonu bir başka yolun başıdır oysa ki...
Ve o yollardan biri, Torosların dik yamaçlarını kendine mesken tutan “Göç Yolu”dur.
Issız bozkırlar aşıp, sıra dağlar dolanan kervanlar bir biri ardına salınır göç yolunun kıvrımlarında.
İşte göç yolunun başında bir tarihi tanık.
Sükut eyler yalnızlığıyla başbaşa.
Tarihinde gizlidir geçmişin derin sancıları.
Oysa bu tanık , vakti ile Romalılara ,Bizanslılara ve Klikya’da hüküm sürmüş tüm krallıklara yarenlik etmiş,dertlerine sevinçlerine ortak olmuş.
İşte o tanık,o yaren Meryemçildir.Göç Yoludur.
Göç Yolu ve Meryemçil’in eşsiz doğası, sayısız olaylara şahitlik etmenin,erişilmez olmanın ve zirvelerin sahibiymişçesine dik durmanın süküneti içindedir her daim.
Sıcak Akdeniz akşamlarının serin haline rastlarsınız Meryemçil’in derin vadisinde, göç yolunun tozlu kıvrımlarında.
Şöyle başınızı kaldırıp da doğayı seyretmek istediğinizde Meryemçil’in o güzelim doğası ve Göç Yolu’nun tarihi mistik kıvrımları alır götürür size diyar diyar ötelere.
Tozlu yolların her kıvrımında ayrı biz haz, ayrı bir heyecan , ayrı bir gizem saklıdır.O kıvrımların her biri ayrı bir gizemi,ayrı bir geçmişi fısıldar kulaklarınıza.
Bilinmez geçmişine sahip çıkılmamış bir yoredir Torosların bu yamaçları.Akdenize tepeden bakan bu yamaçlar neler saklıyor sinesinde kim bilir.
Gezdikçe anlıyor,anladıkça buruluyor yürekler.
Bilmediğimiz,görmediğimiz,sahip çıkmadığımız onca güzelliğin bir biri ardına yok olduğu bir dağ yamacından, düz ovaya ozanan bu kıvrımlar nicelerine ev sahipliği yapmıştır oysa…
Meryemçil Vadisini aşıp ,Geben Ovasına salınacağınız noktada bir tepe başına konuşlanmış Meryemçil Kalesi karşılar sizi.
Karşısında Torosların heybeti durur.Dar boğazdan esen sert rüzgar daha bir sert değer teninize.
Ne geçmişi bilirinir,ne de bugününe sahip çıkılır Meryemçil Kalesinin.
Herkes bilir ki, Meryem de çilmiş.
Halbuki Meryemçil , dillere destan aşklara sahne olmuş , krallıklara konaklık etmiş , Göç Yolunun hem güvenliğini sağlamış,hem de kervanlara han görevini üstlenmiş.
Kimse bu yönüne bakmaz Meryemçil’in.
Sahip çıkanı olmaz.
Çünkü Meryemçil,Torosların hırçın kışlarına ev sahipliği yapar.Geçit vermez ki.Çukurova düzünden,Orta Anadolu’ya.
Bunun yanında yaz günlerinin vaz geçilmezi olmuş adeta.Binbir renge bürünen doğası,çoşkun akan suları ve mavi ile yeşilin kesiştiği hercai tonların yaylası olmuş Meryemçil.
Ama kimse anlamaz dilinden.
Ve yore de yediden yetmişe bilinir zor olduğu Meryemçilin.
Kervanlar bile Göç Yoluna düştüğünde Meryemçil’i aşıp da Ak Yola düştüğünde daha bir nefes alırmış vaktiyle.
Oysa dilini bilseniz Meryemçil’in.Sahip çıkılası doğasıyla dertleşebilseniz.
İşte o zaman yazı bir başka, kışı bir başka sarar benliğinizi.
06.03.2009
ERARENG
Mustafa ARSLAN
YORUMLAR
Evet Adanalı olunca bir iç geçirmeden edemedim,sizede bir şiirimle eşlik edeyim dedim saygılarımla..........
Toroslarda
Vay be koçum ne gururmuş,
Bu toroslarda büyümek,
Ayrıcalık ötekilere;
Nede onurmuş,
Başkalık tanıdığın herkeslere.
Olympustan,kaşa kadar
Gezmediğim tek köşede,
Kalmadı desem,
Kimsede anlamaz,
Hakverenlerde beni tanımaz.
Vay be ne gururmuş,
Buralarda gezinmek,
Nede çok elim deydi,
Nede fazladan elledim,
Hiçte yorulmadım,
Vay be ne onurmuş,
Bu toroslarda büyümek.
Yaşar Cerit
ADANA memleketim TOROS dagları hatıralarımın en baş köşesindedir öyle iyi hatırladıgım o kıvrım kıvrım yollardan cok gectik beni şair yapanda zaten o yollar bunu biliyorum hayranlıkla takip ettigim buyulendigim gunler bu gun gibi aklımda cukurovaya inen daracık kıvrımlı yolu unutmadım
bana memleketimden manzaralar getirdiniz sagolun varolun saygılar