- 791 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
AN AN YAKLAŞIYOR BEKLENEN MEŞ'UM ZAMAN
Gece puslu ve sessiz yine ama dost alabildiğine. Takvimden kopardığım son yaprak, sanki saçıma düşen bir ak. Durup düşünüyorum bir an geçmişi, hayatım gah düz yollarda muvaffak, gah dağda taşta tepe taklak, aldığım son nefes, sonsuzluğa doğru ilk nefes,
ne bir vakti öne alabiliyorum, ne de bir ânı geri. Mukadderât, göreve hazır ve
nazır, emre ihanet yok kitaplarında. İnsanoğluna münhasır herşey, kevniyyet makamında geri saymakta, belki mutluluk belki bir heyecan içinde. Canlı, cansız herşey Onu anmakta biz anlasak da anlamasak da. Herşey Onu aramakta, herşey Ona yaklaşmakta, herkes sona yaklaşmakta. Gecenin pusu gözlerime çöküyor, karanlığı ruhuma. Hece hece dökülüyor dudaklarımdan bir cümle, göğsümü yara yara, bedenimi sarsa sarsa küllü
nefsin zâikatül mevt, sümme ileynâ turceûn. Evet her canlı ölümü tadıcıdır amenna,
ya sonra, ne diyor Mevla;
"Bundan (ölümden) sonra bize döndürüleceksiniz.
Heyhât, artık ne gelir elden. İş bitirilmiş, defter dürülmüştür, dönüşü olmayan,
vadedilen ana yurduna varmıştır her can. Artık ektiğini biçme zamanı, akla karayı
anlama zamanıdır, sonu ya hüsran ya bayram.Hamd ki gerçek ve tek sahibine layıktır, biz de Ona hamdederiz aciz bir dille, ya Rabb bizi affeyle, şefkatini lutfeyle. Her iş sende başlar, her iş sende biter ve her iş sana döner, hayırla huzuruna dönenlerden eyle, yüzü pak, alnı ak olanlardan eyle, hüsrana uğramaktan, boynu büküklerden, gazaba uğrayanlardan olmaktan muhafaza eyle. Ve irkiliyorum, ürperiyorum, sarsılıyorum. Bakıyorum etrafa mekan aynı mekan takipte yine akreple yelkovan Geçiyor zaman Her ân, ân Ân, her ân Vakit, ân Ben anım diyor Yüce Mevlam...
Antolojide yayınlanan bir Hak dostun mesajından alınmıştır..selam ve sevgilerimle.yararlı olması dileğiyle paylaşmak istedim tüm okuyucularımla saygılar sunarım.Hayır ve Hakta baki kalmanız dileğiyle...
AN AN YAKLAŞIYOR BEKLENEN MEŞ’UM ZAMAN
Izdırap kan ve gözyaşı yazılmış alın yazıma
Baldıran zehri aşkı içiyorum kana kana
Yokluğun deli dalgalarla vuruyor usuma
Gizli bir el sürüklüyor beni mana iklimine
Gölgeler peşimde hangi kapıyı çalsam
Tağutun askerleri hangi vadiye dalsam
La mekan şehri hiçliğin ötesinde hiçlik
Yokluğun ötesinde yoklukmuş sevmek
Acıyı çok derin,aşkı zirvelerde yaşıyorum,
Belayı bal yapıp ekmeğime sürüyorum
Cesur yürek, ölüm mukadderse korkmam
Senle bir olduktan sonra aşkım ne gam
Bir İskoç müziği çalıyor uzakta belli belirsiz
Dartanyan şövalyeleri at koşturuyor imgesiz
Spartaküs yalnızlığında deli gönül
Gül ve kan çiçekleri heryerde sebil
Bir iman atlayışı yapıyorum sonsuza
Tüm geçitlerde bir tuzak, her yer tenha
Ellerin ellerimde yüreklerimiz kenetlenmiş
Aşıkların kaderi her yerde vurulmakmış
Ateş üstünde yürümekmiş meğer seni sevmek
Her an doğmak günde binkez ölmek
Cehennem tuzakları her bir yanımda
İblisin askerleri pusu kurmuş yoluma
Uzakta cehennem köpeklerinin ulumaları
Sessizliği iki şak bölüyor kukumav çığlıkları
Ejderhalar ısırmadan geçip gidiyor yanımdan
Volkan lavları çıkıyor her geçitte başımdan
Cennet yolu sarp,ısırgan otları her yanımı dalıyor
Yüreğim eşsiz bir güzelin sevdasıyla kor gibi yanıyor
Belene cehenneminden kaçıyorum sevgili annem
Bir hastaneymiş meğer koskoca cehennem
Görmediğim korkunç hayvanlar geçiyor yanımdan
Bir helikopter kurtarıyor beni Beleneden
Hangi düzensizliğe el atsam kaos ve giryan
Hangi düşünceye tutunsam bir deli hezeyan
İğrenç bir ihtiyar kadınmış meğer şu köhne dünya
Arkamdan kahkahalarla gülüyor üpüryan bir heyula
Her yasak zevk bir ejderha,her haram bir virüs
Yeşil maymundan yayılıyor insana korkunç Aids
Kemiriyor hastalıklı vücutları kırım kongo keneleri
Kıyamet alametleri korkutuyor,Hak dostu bilgeleri
Uzakta dans ediyor insanlar herşeyden habersiz
Ölüm kol geziyor her yerde can ucuz,tenler değersiz
Mahşerin dört atlısı beliriyor ufukta doludizgin
Gladyatörler,ölüm arenasında yenik ve bezgin
Büyük kıyameti haber veriyor tüm veriler
Kozmik bir toplantıda alınıyor yüce kararlar
Yeryüzüne biyolojik savaş kararı var Hakkın
Uyarın uyarılmak istenenleri vakit saat yakın
Büyük alametler bir bir gerçekleşti,artık uyanın
Kum saatinde tükeniyor,an an yaklaşıyor meş’um zaman
Ozon tabakası delindi,gök kalkansız yer berhava
Dabbe-tül Arz çıkıyor her yerde karşımıza
Buzullar eriyor taşıyor denizler dalga dalga
Yasak zevkler büyüyor her biri dev bir ejderha
Maymunlar cehenneminden kaçıyor kırbaçlanan esirler
Hangi vadiyi aşsak peşimizde gölge süvariler
Özgürlük anıtının dibinde toplanıyor her kaçak
Bütün volkanlar infidada,bütün karalar oynak
Tsunamiler dev dalgalarla vuruyor karaları
Kızılaylar,kızılhaçlar saramıyor ölümcül yaraları
Her yerde deprem,şehirler yıkılıyor yerle bir
Hangi yiğit ölümden kaçacak,nerde böyle cihangir
Ölüler diyarında bengisu arıyorum her an
Sadırlardan siliniyor altın harfleriyle yüce Kur’an
Her anı bin kez ölmekmiş meğer yaşam
Seni sevmekmiş ölümsüz gerçek,ya Hz.Yezdan
Sonsuzluk yolunda yapayalnız yürüyorum
Acıyı sarhoş kadehlerinde ağır ağır yudumluyorum
Gözyaşları sicim gibi iniyor gökyüzümden
Bir anka kuşu kapıp uçuruyor beni ensemden
Alacakaranlığı deliyor rüzgarın ürküten uğultusu
Kaf dağının ardına yol alıyor bir sonsuzluk yolcusu
Her yerde bir Titanik faciası,her yerde ölüm ve katliam
Güneşin ilk ışıklarıyla başlıyor sıtma ateşli deli sevdam
Ağır ağır çıkıyorum gökyüzü sarayına
Ahret boyutunda rastlıyorum çocukluğuma
Cüzzamlılar vadisinden geçiyorum Benhur misali
Bütün çilesizler bakıyor arkamdan adeta vebalı
Cehennemden çıkmış bir adam getiriyor melekler
Kıpkızıl bir ateşte yanmış deva olmuyor merhemler
Döner misali yanıp yok olmuş vücudun,yarısı eksik
Küfrüne karşılık vaad olan işkenceye tüm melekler tanık
Merhem sürülmüş kıpkızıl yaralardan akıyor kan ve irin
Deccalların canhıraş kahkahaları,çekilin ey ins ve cin
Cehennemde yanan tek insan göremiyorum
Kimi maymun, kimi domuz, kimi ejderha; korkuyorum
Böyle bir akibetten Rabbime sığınıyorum
Dünya gurbetinden ahirete göç ediyorum
Gül yağıyor üzerime yağmur yerine semadan
Sıçrayıp uyanıyorum,bu haberci rüyadan
Nihat Gülle
Şair ve yazar