- 795 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ZAMAN KAYMALARI (4)
(SAHNE 4)
DEKOR: (Aynı. Sehpada gazete yoktur, duvar saati 8.25’i göstermektedir.)
ECZACI: ( Sırtında palto, koltuk altında şemsiye ve gazeteyle gelir, kapıyı açıp girer, nöbetçi eczane listesini kapının camından alır, paltosunu ve şemsiyesini askılığa asar, gazeteyi sehpaya koyar, bir bezle tezgâhın üzerini siler, yazar kasayı hazırlar. Bunları yaparken çok neşelidir, şarkı söylemektedir.) Gel kardeşim / Elini ver bana / Sev kardeşim / Canım feda yoluna / Dünyaya geldik bir kere / Kavgayı bırak her gün bu şarkıyı söyle . (İşlerini bitirdikten sonra koltuğa oturup gazeteyi okur.) Süleyman Demirel taburcu oldu...(Yüksek sesle) Biliyoruz kardeşim, biliyoruz; elli defa dinledik, elli defa okuduk. On yedi yaşında bir genç intihar etti. ( Şaşkın , irkilerek) Ne?... Yahu bu olay dün değil miydi? Yoksa tekrar mı dünü yaşıyorum? (Gazeteyi tekrar okur.) On yedi yaşında bir genç intihar etti. Kenan Çelik adlı on yedi yaşında bir genç Setbaşı köprüsünün altında ölü bulundu. Cesedin yanında bulunan bir mektup ve içi boş uykutragon hapı kutusu vakanın intihar olabileceği kuşkusunu uyandırdı. (Vücudunu, yanaklarını çimdikler.) Hayal mi görüyorum Allah’ım, yoksa rüyada mıyım? Bu gazeteyi dün mü okudum, bugün mü okuyorum?...Allah Allah!...(Öfkeli) Allah Allah!... (Kalkar, volta atarak) Bugün ayın yirmi sekizi değil mi?..Yirmi sekizi...Akşam eşimin doğum gününü kutlamadık mı?...Kutladık. Ercan ve annem bizim evde değil miydi? Bizim evdeydi...Dur bakalım. (Gazeteye bakar.) Bu gazete yirmi sekiz şubatın gazetesi...Tamam, yirmi sekiz şubat...Eeee? Allah’ım ben çıldırıyor muyum? (Televizyonu açar. Haberler verilmektedir.)
SPİKER: Bursa’nın tek haber kanalı Bursa gündem hayırlı sabahlar diler. Günün ilk haber bültenine üzücü, bir o kadar da düşündürücü bir haberle başlıyoruz sayın izleyiciler. Kenan Çelik adlı on yedi yaşında bir genç Setbaşı köprüsünün altında ölü olarak bulundu. Cesedin yanında bulunan içi boş uyku hapı kutusu ve bir mektup polisler tarafından... (Ekranda Kenan’ın vesikalık fotoğrafı görünür.)
ECZACI: (Televizyonu kaparken) Allah kahretsin!...(Gidip dermatragon kutularını sayar.) Tam on tane. Burada on kutu dermatragon var. Dün bu ilâçtan hiç satmadım. (Sevinçli) Kenan’a uyku hapını ben satmadım. Tezgâhın üstüne, çevresine bakar.) Burada yirmi milyon da yok. Dur sen...Gazetede dermatragon yazmıyor ki! (Gazeteyi alıp tekrar okur.) Ve içi boş uykutragon hapı kutusu... Uykutragon, evet... Dermatragonun muadili bir ilâç. (Duraklar, yavaş yavaş öfkelenerek) Hay akılsız kafa, hay akılsız kafa; hay geri zekâlı korkak Orhan!...Sen satmazsan başkası satar. O çocukla biraz ilgileneydin ne olurdu sanki! Onunla azıcık sohbet etseydin bir yerin mi şişecekti? Allah’ım, ben ne yaptım Allah’ım! O çocuğu bile bile intihara gönderdim. Polise gitmedim, ailesini aramadım, onu teselli etmedim. Sadece kaçtım. Ben katilim, katilim ben. Hay akılsız kafa.(Başını hızla duvara vurur ve bayılarak yere yığılır.)
(Perde iner) (Devamı var) erturanelmas.megabb.com
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.