- 1277 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Ruhun da Yırtılır Hayallerin de
Aldatılmak gibi bir kâbustan uyandın mı sen hiç… Bilir misin böyle yaban bir ağrıyla nasıl yaşanır. Önce şehir söndürür ışıklarını, kalp atışların hızlanır geceden korkmaya başlarsın. O karanlığın içinden kim çıkıp gelse sevmeye hazırsındır. Kimse gelmez, gelemez, gelmeyecektir… Ama beklersin, sadece beklersin ömrünün hiç uğruna karanlığa saplanışını. Uykundan ağlayarak uyanırsın, hıçkırıkların saplanır içine. İçine kaçar umudun, hayallerin, geleceğin… tutamazsın. Dünya düşer içine… yaşayamazsın.
Uykundan uyanmaya zorlanırsın, her yer ıslaktır artık. Ne kaldığın yerden başlayabilirsin, ne nefes alabilirsin. Erkekliğin de çaresiz kalır. Uçurumdan düşmektir aldatılmak, senin uçurumuna düşmektir, üşümektir, bir başına gözyaşı biriktirmektir, omuzsuz, yurtsuz kalmaktır. Anlayamamaktır çoğunlukla… Korkundan dalamazsın gecenin dibine, dönüşsüzlüktür artık attığın her adım.
Yığılır kalırsın ruhunun buruşuk kaldırımlarına, yarı yitik dudaklarınla beceremezsin konuşmayı, sevgiden bahsetmeye mecalin yoktur. Yok olmaz işte bazen, ne yaparsan yap. Değişmez kaderin, hafiflemez kanaman… Yazamadığın mektuplara, sarf edemediğin sözcüklere benzer ömrün. Geçmişe takılırsın istemeden, istemeden dönüp dolaşırsın aynı caddeyi, aynı vitrinleri. Aramasan da bakınırsın boşluğa.
Küçük gece lambana dokunursun, o an ondan başka kimsen yoktur. Bırakırsın sigaran içine kaçar, içine kaçar umudun, hayallerin, aşkın… tutamazsın. Gece düşer başına ama sen doya doya ağlayamazsın. Bir türlü anlayamazlar neden sabahlara kadar oturduğunu, bir türlü anlayamazlar gecenin kabuslarla doluluğunu, bir türlü anlamazlar sadece sabahları uyuyabildiğini. Normale dön derler, senin bütün normallerin içine kaçmışken.
Mosmordur gözlerinin altı, çünkü kabuslardan kaçmak için uyanıksındır yıllardır. Yıllardır uyumuyor, sevmiyor ve yaşamıyorsundur aslında. İşte buna da yalnızlık demeyi seçmişsindir. Yalnızlığın bile yalnızlık olmaktan uzakken, ağlayarak uyanırsın kabuslarından. İçine kaçar umudun, hayallerin, erkekliğin… tutamazsın. Boşluğun düşer içine… yaşayamazsın.
Alican Doğar