KİTAP
MÜZİK
ATÖLYE
- 5422 Okunma
- 50 Yorum
- 0 Beğeni
İLK AŞK
Siyah beyaz film gibi başlamıştı onunla hikayemiz. Ben sevdim. Hesapsız, kitapsız… Düşünemedim,düşünmek aklıma bile gelmedi. Aklımın yerinde olup olmadığından bile emin olmadığım bir zamanda karşılıksız sevmeye başladım. Böyle sevebilmek için biraz gözü karalığım, biraz deli ve biraz da yürekli oluşum yetti.
Çok uzun zaman oldu. Yıllar önce onu ilk gördüğüm o günü bugün gibi hatırlıyorum. Ağabeyimle bizim eve misafir olarak geldiğinde, güzel bir sofra hazırlamıştım. Sofraya tabakları getirirken ağabeyime söylediklerinden anladığıma göre; hiç bilmeden onun en çok sevdiği yemekleri hazırlamışım.
Çocuk sayılırdım. Ben henüz on dört yaşını yeni doldurmuştum. O da hazır askerdi. Çocukca bir duygu ile gözlerimiz ve yüreğimiz birbirine bir anlık bakışla kilitlendi. Gönlüm karşı cinse duyduğum o ilk mukaddes hisle tanıştı. İlk sevgi ve ilk heyecan ile bu duyguları hissediyordum. Olası değildi. Gönül bu beni dinlemedi. Dinlesin diye de hiçbir şey yapmadım. Bıraktım kendimi bu ilk aşkın, ilk kalp çarpıntılarının seyrine.
Yemekler yenirken bir türlü lokmalar yutulamaz halde ağzımda büyüyor büyüyordu, bırakıp kaçıverecek kadar da tedirgin, mahcup kıvranıyordum. Öyle korktum ki, ağabeyim anlayacak diye, çayı bahane edip sofradan kalktım, mutfağa girdiğimde pencereden başımı uzatıp derin derin nefes alışımı hatırlıyorum.
Hiç bu kadar daraldığımı ve çaresiz kaldığımı hatırlamıyorum. Ben sakinleşmeye çalışırken yemek faslı bitmişti , sofrayı toplamak üzere odaya girdiğimde kimse yoktu dönüşte lavaboda yine karşılaştık .Bu kez ben başım önde bakmaya cesaret edemedim. Havluyu uzatıp kaçmayı düşündüğüm anda; “yarın beni uğurlamaya geliyorsun değil mi? “ Diye sorunca, başımı kaldırdım, ikinci kez o kara gözlerle karşılaştım. Cevapsız bir süre bakakaldığımı hatırlıyorum. Ağabeyimin sesi ile bakışlarımız ayrılıverdi ben cevabımı veremeden, mutfağa giderken, içi boşaltılmış yürüyen bir ruh vardı, mutfak diye dış kapıyı açtığımda fark ettim ki, yanlış yöndeyim.
Çay servisi için tepsi elimdeydi, kaşıklar ritim tutuyordu bardaklarla içinde bulunduğum heyecana ortak. Böyle utanacağım bir an daha olacak mıydı ileride, hiç aklıma bile getirmek istemiyordum. Sağ salim, kazasız çayları verip mutfağa döndüğümde elim kalbimde, gözlerim ışıl ışıl yanan duygularıma tercüman oluyordu.
Yaklaşık o üç saat, üç yıl gibiydi. Artık gitsin istiyordum. Saatlerce mutfakta heyecanla savaştım. Nihayet
misafirimizin veda vakti gelmişti. Onlar dış kapıya yöneldiklerinde ben diğer odanın penceresine koştum
heyecanla perdeyi araladım. O da ani bir hareketle çakmağım kalmış galiba deyip geriye baktı ve beni perdenin kenarından gizlice baktığımı yakaladı. Bu göz göze gelmemizin üçüncü ve son olacağını bilemediğimiz en zor anımızdı. Bir daha da gözlerimiz birbirini göremedi.
Ertesi günü o vatani görevini yapmak üzere uğurlandı , ancak benim okulum olduğu için bulunamadım orada. Kimseye de bu sırrımı diyemedim. Dönüşünü bekleyen küçük bir kalp bırakmıştı giderken arkasında….Tam 23 ay amca kızı aracılığıyla er mektubu gelip gitti.
Terhisine bir ay kala Diyarbakır kırsalında şehit oldu.
Sevdası şimdi on altı yaşında ilk aşkı bulduğu gibi ilk acıyı da tattı. Bu yıllarca unutulmayacak bir acı olarak yüreklere yerleşti.
Aradan tam 27 yıl geçti. Bu güzel duygu sevdanın kapısını yeniden çaldı. Yıllar sonra hiç yaşamadığı aşkı değil ama çok güzel bir sevgiyi yaşama fırsatı daha yakaladı. Kim bilebilir ki, hayatın kime ne zaman hangi süprizle güleceğini.
Ama bu kez sevgiyi çok sıkı tuttu… Çünkü çok seviyor. O sevgiyi ürkütmemek için nefesini bile dikkatle alıp veriyor. Duaları artık bulduğu hazineyi korumak ve ona sahip çıkmak için.
“Allah’ım bu sevgiyi kalbimize koyan da sensin , onu oradan söküp alacak olan da..”
Sevgi iki güzel gönülde hiç yaşanmadığı kadar özel ve tertemiz yaşıyor.
Sevenler göçüp gitse de, sevgi sonsuza kadar yaşayacak ve yaşatılacak.
Nene Hatun
YORUMLAR
Keşke bende de sizinki kadar sade samimi akıcı yazabilme yeteneğim olsaydı ne yazık ki yok.Vermeyince Mabut neylesin Mahmut hesabı.Bende ilham perilerim geldikçe amatörce bir şeyler yazıyorum.Buna nda şükür.
Kutlarım.
Neden bilmiyorum ama makalelerinizden ilk gözüme ilişen yazınızı aynı çocukluk aşklarının kıpır kıpır heyecanıyla okudum. Yüreğinize sağlık...
anlatımlarınız öyle güzel ve akıcıydıki..bazı yerde tebessüm ettirdi bazende hüzünlendim tüylerim diken diken oldu gözlerim doldu şehit oldu derken başka birşey çarptı gözümden..evet sevgiye sıkı sarılmalı ve daima sevdiğini söylemeli...sevgiyle kalın...saygım daim
Siyah beyaz film gibi başlamıştı onunla hikayemiz. Ben sevdim. Hesapsız, kitapsız… Düşünemedim,düşünmek aklıma bile gelmedi. Aklımın yerinde olup olmadığından bile emin olmadığım bir zamanda karşılıksız sevmeye başladım. Böyle sevebilmek için biraz gözü karalığım, biraz deli ve biraz da yürekli oluşum yetti.
Çok uzun zaman oldu. Yıllar önce onu ilk gördüğüm o günü bugün gibi hatırlıyorum. Ağabeyimle bizim eve misafir olarak geldiğinde, güzel bir sofra hazırlamıştım. Sofraya tabakları getirirken ağabeyime söylediklerinden anladığıma göre; hiç bilmeden onun en çok sevdiği yemekleri hazırlamışım.
Çocuk sayılırdım. Ben henüz on dört yaşını yeni doldurmuştum. O da hazır askerdi. Çocukca bir duygu ile gözlerimiz ve yüreğimiz birbirine bir anlık bakışla kilitlendi. Gönlüm karşı cinse duyduğum o ilk mukaddes hisle tanıştı. İlk sevgi ve ilk heyecan ile bu duyguları hissediyordum. Olası değildi. Gönül bu beni dinlemedi. Dinlesin diye de hiçbir şey yapmadım. Bıraktım kendimi bu ilk aşkın, ilk kalp çarpıntılarının seyrine.
Yemekler yenirken bir türlü lokmalar yutulamaz halde ağzımda büyüyor büyüyordu, bırakıp kaçıverecek kadar da tedirgin, mahcup kıvranıyordum. Öyle korktum ki, ağabeyim anlayacak diye, çayı bahane edip sofradan kalktım, mutfağa girdiğimde pencereden başımı uzatıp derin derin nefes alışımı hatırlıyorum.
Hiç bu kadar daraldığımı ve çaresiz kaldığımı hatırlamıyorum. Ben sakinleşmeye çalışırken yemek faslı bitmişti , sofrayı toplamak üzere odaya girdiğimde kimse yoktu dönüşte lavaboda yine karşılaştık .Bu kez ben başım önde bakmaya cesaret edemedim. Havluyu uzatıp kaçmayı düşündüğüm anda; “yarın beni uğurlamaya geliyorsun değil mi? “ Diye sorunca, başımı kaldırdım, ikinci kez o kara gözlerle karşılaştım. Cevapsız bir süre bakakaldığımı hatırlıyorum. Ağabeyimin sesi ile bakışlarımız ayrılıverdi ben cevabımı veremeden, mutfağa giderken, içi boşaltılmış yürüyen bir ruh vardı, mutfak diye dış kapıyı açtığımda fark ettim ki, yanlış yöndeyim.
Çay servisi için tepsi elimdeydi, kaşıklar ritim tutuyordu bardaklarla içinde bulunduğum heyecana ortak. Böyle utanacağım bir an daha olacak mıydı ileride, hiç aklıma bile getirmek istemiyordum. Sağ salim, kazasız çayları verip mutfağa döndüğümde elim kalbimde, gözlerim ışıl ışıl yanan duygularıma tercüman oluyordu.
Yaklaşık o üç saat, üç yıl gibiydi. Artık gitsin istiyordum. Saatlerce mutfakta heyecanla savaştım. Nihayet
misafirimizin veda vakti gelmişti. Onlar dış kapıya yöneldiklerinde ben diğer odanın penceresine koştum
heyecanla perdeyi araladım. O da ani bir hareketle çakmağım kalmış galiba deyip geriye baktı ve beni perdenin kenarından gizlice baktığımı yakaladı. Bu göz göze gelmemizin üçüncü ve son olacağını bilemediğimiz en zor anımızdı. Bir daha da gözlerimiz birbirini göremedi.
Ertesi günü o vatani görevini yapmak üzere uğurlandı , ancak benim okulum olduğu için bulunamadım orada. Kimseye de bu sırrımı diyemedim. Dönüşünü bekleyen küçük bir kalp bırakmıştı giderken arkasında….Tam 23 ay amca kızı aracılığıyla er mektubu gelip gitti.
Terhisine bir ay kala Diyarbakır kırsalında şehit oldu.
Sevdası şimdi on altı yaşında ilk aşkı bulduğu gibi ilk acıyı da tattı. Bu yıllarca unutulmayacak bir acı olarak yüreklere yerleşti.
Aradan tam 27 yıl geçti. Bu güzel duygu sevdanın kapısını yeniden çaldı. Yıllar sonra hiç yaşamadığı aşkı değil ama çok güzel bir sevgiyi yaşama fırsatı daha yakaladı. Kim bilebilir ki, hayatın kime ne zaman hangi süprizle güleceğini.
Ama bu kez sevgiyi çok sıkı tuttu… Çünkü çok seviyor. O sevgiyi ürkütmemek için nefesini bile dikkatle alıp veriyor. Duaları artık bulduğu hazineyi korumak ve ona sahip çıkmak için.
“Allah’ım bu sevgiyi kalbimize koyan da sensin , onu oradan söküp alacak olan da..”
Sevgi iki güzel gönülde hiç yaşanmadığı kadar özel ve tertemiz yaşıyor.
Sevenler göçüp gitse de, sevgi sonsuza kadar yaşayacak ve yaşatılacak.
güzel yazınızı hazla okudum teşekkür eder saygılar sunarım.
Terhisine bir ay kala Diyarbakır kırsalında şehit oldu.
Bu cümle benim içimi sızlattı....Bu güzel sevgi,onurlu sevgi böyle olmamalıydı........
hüzünlü bir sevgi....Sen ağlarsın,anası ağlar.
Benim Ömer Çetinel şiirimin sanki öyküsü....üzüldümü....üzüldüm......
Kutluyorum paylaşım için
Bir roman okumuştum."Kumral Ada-Mavi Tuna"romanda delikanlı-Aras-birden bir kaza ölüyordu.Öyle şaşkın kalakalmıştım.Sevmeyi yeni yeni öğrenen yüreğin böyle bir acıyla tanışması ...Şehit olan gencecik bir yüreğin yarım kalan düşleri...Çok dokunaklıydı...Paylaşma cesaretiniz ve içten kaleminiz için teşekkürler..
sevgi insanın yüreğinde büyüttüğü bir çocuktur bazılarına göre sınır tanımaz çok heyecanlı vede çok güzeldir
yüce mevla insanlar bir birlerini sevsinler diye iki cinste yaratmış böylesi güzel sevdalar olmasaydı neye yarardı
her insanın beyninde bir büyük aşk vardır ama her insan cesaret edip anlatamaz hele tek taraflı ise ve yürekten çıkamamış ise
paylaşım güzel sevgi güzel aşk güzel
dilerim bundan sontaki aşkınız daha güzel olur temennimiz budur
mevlam gerçek aşkı yüreğinizden eksik etmesin
selamlar saygılar
Bu yazı beni çok tedirgin etti. Bir hikayemi okudum,bir anımı,sürgit bir gerçeğimi okudum halen saflığım üzerimden gitmedi. Ben eski ben değilim;yüreğim dayanmıyor. Halbuki hikaye ne güzel başlamıştı..Öyle kaptırdım ki kendimi..Birazda belki kendimi görür gibi olmuştum. Bel ki benim yaşım daha küçüktü. Herşey güzel giderken öyle bir yerde ustura dayadınk ki,elim-ayağım buz kesti. Bir daha cesaret edip yazıya bakamadım. Çok kötü bitti!...
Artık bu yazının edebi yönü beni çok ilgilendirmiyor,ben halen oradayım. Yürekten kutlarım.Selam,saygı...
hyazici58 tarafından 3/15/2009 10:07:16 PM zamanında düzenlenmiştir.
Değerli Nene Hatun
Teknik anlamda ufak detaylarla yazınız daha da zenginleştirilebilir. Ben bu konu üzerinde durmuyorum.
Bu tür denemeler ufak hatalar olsa da, tekrar tekrar yazılacak denemelerle zamanla bu ufak ayrıntılar da ortadan kalkacaktır. Bundan emin olun ve asla yazmaktan vazgeçmeyin derim acizane.
Yazıdaki ifade şekline bakarak en hoşuma giden ayıntının anlatım dilindeki içtenlik olduğunu söyleyebilirim.
Duyguları önplana çıkarıştaki samimi dil yazının içine okuyucuyu çekiyor. Önemli olan budur bence.
Yeni eserlerinizde buluşmak ümidi ile
Saygımla
gönlü güzel dost...
hüzün...çok içten ..doğal ...yaşanmışlığın paylaşımıydı..
zaman içinde çok güzel yerlere geleceğini biliyorum nene hatun bu azminle gönül güzelliklerinle...başarı dileklerimle
kutluyorum yürekten..
sevgim saygım her daim...
< Kim bilebilir ki, hayatın kime ne zaman hangi süprizle güleceğini. >
Benim içinde gönül e ilk giren de son girende hep sürprizlerle olmuştur.
Ne kadar güzel tespit etmişsiniz.
Yıllar önce ve yıllar sonrasını da buram buram sevda kokan
Gönül nağmelerini güzel bir nesirle ifade etmişsiniz.
Ne mutlu gönlünüze ki yıllar önce yakan aynı sevdayı yıllar
sonrada bulabilmişsiniz.
Yüreğinde ki sevdan daim olur inşallah.
Saygı ve hürmetler.
İlk Aşk
Ne yaparsanız yapın ilk aşkınızı unutmanız mümkün degildir
Yıllar sonra dönüp ben ona nasıl aşık olmuştum acaba diye pişmanlıkla karışık garip bir duygu da yaşayabilirsiniz
olsun o size ilk aşkı tattırmış en önemli yaşam tecrübelerinizden birini yaşatmıştır
Aranızda geçenler acı yada tatlı bile olsa dönüp minnetle anacagınız biri hep var olacak
Kutlarım yüreğine sağlık beğeni ile okudum
aşkkın yüreğinde gül olup bir ömür mutluluklar açarak yaşamına güzellikler getirsin dileklerimle mutlu kal
yazıları yeni okumaya başladım sevginin dağ olup kalplere aktığı yeniden sevmelerin yaşandığı içinde şehadetin olduğu çok güzel anlatımlı bir yazı gerçek ve gerçeğin ta kendisi. olaylar hep aynı figüranlar farklı .............saygılar
tebrikler nene hatun
ne acı bir hikaye duyguların tavan yapmasına sebep olan bir türk kızının ve kadınının yaşadığı bir olay bunu binlerce türk kadını yaşıyor aşık olma faslı normal anadolu insanının aşkı şehit düşme işine gelince dedimya binlerce türk kadınının başına gelen acı olay kiminin kocası kiminin biricik koklamaya kıyamadığı evladı kimininde saf bir sevdayla aşık olduğu insan ve hayal kırıklığı ile sonuçlanan şahadet şerbeti .
çok dramatik bir hikaye sizinki yazı harika yüreğinizi kutluyorum tebrikler
Beğenerek okudum bu güzel ve etkili yazıyı yazan yüreğe selam olsun.Gönül kalemi yazmış belli etkiledi.İşin doğrusu nene hatunun şiirlerinde olduğu gibi yazılarında da aynı başarıya ulaşacağına inancım tam.Saygımla...
nene hatun yazma özürlü biri olarak kısaca yazacağım.hadise aşk olunca anlatımda "aşk"ça olmuş.
emeğinize saygı duyuyor,yürğinizde sevgi meş'alesinin sönmemesini diliyorum.
acıtmayan aşk varmı sorusunu aklımdan teğet geçiriyorum.:):)
hoşkalın,hoşçakalın.
Size sevgi şairi,sevda şairi demekte yanılmamış olduğumu görünce sevindim.Demekki tahminlerimde isabetliymişim.
Şimdi de sizi sevda şairi yapan sevdanızı öğrenmiş olduk.
Anlatımınız da sevdanız gibi saf ve abartısız.Dosdoğru sevda,dosdoğru anlatım.Paylaşımınızın da saf duygu ve düşüncelerle yapıldığı aşikar ortaya çıkıyor.
Yazınız diğer yorumculardan farklı bir bakış açısına götürdü beni.
Şöyleki bence bu sevda,bu tertemiz aşk şehidimize Allah'ın bir lutfu.Allahın bir mükafatı.Allahın sevgili kuluymuş.Obür dünya da cennetine aldığı gibi bu dünyada da muradına erdirmiş.Gözler kalbin aynasıdır.Bu tertemiz sevgi dolu kalbe sahip insanın gözleri de o sevgili kula cenneti görmek gibi olmuştur.
İki dünya saadeti bu olsa gerek.
Şehidimizin ruhuna fatiha gönderiyor, bu sevgiye bu aşka vesile olmanızdan dolayı Allahın sevgili kulusunuz diyorum sizede.
Ne muttlu size.
SAYGILARIMLA.
Beni alıp götürdü bu hikaye.Hiç soluk almadan okudum.
Gönül daarcığınızda yer eden çok acıklı bir aşkın bıraktığı izler,beni de çok etkiledi.
Körpecik bir kızın yüreğini hoplatan ilk bakış,kara gözlere bakarken ilk ürperiş.
,Yaşadıklarınızı bize de aynen yaşattınız.Yeşilçam filmlerini izler gibi oldum.
Oturduğum yerde kalakaldım.Ama gönlümle nerelere gittim, bir bilseniz.
Allah rahmet eylesin kara gözlü şehitimize.
Sizin de sevginiz mutluluğunuz daim olsun.Allaha emnet olun.
bu duygulu hikayeyi bizimle paylaştığınız için teşekkürler.
Sevgimle kalın.
Gelen aşk olunca tedbir ne çare. Gönül çerağ, gözler olur biçare. Derler ki aşk birdir, çokluk bizlerdedir. Aşk bakidir, bizlerse yolcu. Gider konar bir sineye-simaya bu aşk, yazılmışsa ezelde. Sonra varlık, varlığımız döner aynı yörüngede. Herşey eskir, yer değiştirir, kimi gider kimi gelir, Aşk hep kendi mahrem menzilinde yücedir. Değilmeyen Dolunay gibi...Sevgi ve Selamlarımla. Deniz.
deniz_tayanç tarafından 2/25/2009 9:39:33 PM zamanında düzenlenmiştir.
canım arkadaşım,hep ilkler unutulmaz birbirinede çok benzer çok canın yanar,unutulmazda yerini başka sevda alsada ilk aşkının mekanı cennet olsun tabiki cennete çünkü şehit olmuş.geçmişi sil geleceğe bak,canım arkadaşım o ilk aşkın zaten temiz saf çocukken oluşmuş,birde aldatıp gidenleri vaad verenleri düşün seninki çok çok temiz bir aşk.kutlarım şimdiki aşkının uzun ömürlü olmasını diliyorum.çok güzel ve duyguyuydu tabi hüzünde vardı,kalemin var olsun arkadaşım.sevgi ile yüreğinden öpüyorum.
Bir bakışta başlamış safi aşk..Masumane devam etmiş..Gönüllerde yaşamış..bildiğimiz anlamda vuslat nasip olmamış..Ama uzun yıllar yaşamışş..Anlatım aşkın kendisi kadar saf ve samimi devam ediyor.Gerçek aşkın kaynağının ilahi olduğu bilinciyle,onyıllar sadakatle bağlı kalınan bir aşktan yenisine geçerken,kaynağın ilahi olduğu bilinciyle şükrediliyor...Aşk şükretmek ve değerini bilmek için yeterince kıymetlidir.Varlığın devamına sebeptir.
Son yıllarda seksin aşkla karıştırıldığını hem şiirlerde hem yazılarda okuyoruz.Gecelik aşk olmaz.Aşk ihanete izin vermez.Aşk bu yazıda olduğu gibi muhatap ölse bile devam edecek kadar kutsaldır..
Yazım kusurları veya başka türlü düzenleme eleştirilerinden çok samimiyet ve sadakat yanıyla ilgilendim..Bir de anlatımda uyulan sadeliği sevdim..Teşekkürler paylaşım için ve başarılar, gelecekte yazacaklarınız için.
acıyıda
hayatıda
yaşamıda
biliriz
yazınızı duygularımıda
kontrol eder okudum
ne güzel bir paylaşımdı
kutlar
saygılarımı
sunarım.............
saf temiz duygularla yazılmış çok güzel bir paylasımdı
yıllar gecsede devam eden küllendi sanılırken hala alev alev yanan ikl aşkın hikayesi
hersey gönlünce olsun
yüregin dert görmesin
saygılar
Bütün bu anlattıklarınız bana beni hatırlattı biliyor musunuz..Uzun yıllar önce ,lisede iken bende yakın bir ahbabımızın oğluna aşık olmuştum.Ama bundan kimsenin haberi olmadı ,o dahil.Belki bir şeyler anladı ama anlamamış gibi davranmayı yeğledi.Çünki ağır bir tüberküloz geçirip sanatoryumda yatarkan ,her şeyi göze alıp ziyaretine gitmiştim....Koca bir çikolata alarak.Bunu ancak seven biri yapabilirdi...
Yaşadıklarınızı okadar saf ve temiz bir dille anlatmışsınız ki...Zaten sevginin kendisi saf ve temizdir.Çok duygulandığımı itiraf edeyim.Tuttuğunuz yolda başarı ile ilerlediğiniz bir gerçek.Devam edeceksiniz ,bu kesin ve inanıyorum ki çok daha güzellikler çıkacak ortaya....
Sevgiyle kalın....
Teşekkür ediyorum kocaman sevgi dolu yardımsever dost kalem ZERRE ....
Yazımı hizaya getirdiğiniz için teşekkürler.
Ben aralarını açık tutmak amaçlı dağınık yazmıştım yoksa ben de çok titizim düzen konusunda.
Ama bu şekilde emek ve zaman harcayarak bana yardım etmenizden çok mutlu oldum.
Yürekten teşekkürler.
Selam ve saygılar.
Bugün işimin yoğunluğundan dolayı deftere pek giremedim girdiğim zamanlarda dakip ettiğim yazar dostlarımın sayfalarına bakarken saygı duyduğum nene hatunun sayfasında yeni tarihli bir yazı dikkatimi çekti okudum baştan çok heyecanlı geldi ne yalan söyleleyim yazını sonuna baktım. Duygu dolu duygusal bir aşk hikayesi ceyrek asırdan fazla oldu hala izleri silinmeyen ve silineceğede benzemiyen bir aşk öyküsü.İnsanların bir çoğu belli yaşlarda aşık olur ve bu insanlarında bir çoğu aşık oldukları insanlarla evlenir.Mutluda olan var olmayanda zaman geçdikce sönen aşklarda var alevlenen aşklarda. Nene hatun öyle bir yaşta aşık olmuşki deli çağlarda gençlerin doğru dürüst karar veremiyecekleri çağda aşkı yaşamaları,bazılarınında aşk dedikleri heyecanı yaşamaları mümkün ben o yaşta aşık olmadım eşmle görücü usülü evlendim eşime evlendikten sonra aşık oldum aşkım sevgim saygı çerçevesinde dahada alevli devam ediyor.Nene Hatunun yazısı iki bölüm ilk mutsuz acı bir aşk ikincisi mutlu bir aşk her ikiside insanların yaşayabilecekleri durum kimin ne zaman bu duruma düşeceği belli olmaz.Nene Hatunun ilk aşkı çok acı oldu Mevlam kimseye yaşatmasın çekmek unutmak alışmak zordur anladığım kadarıylede unutulmadı ve unutulmayacakta okuyunca bende yutkundum. 23 ay amca kızı mektup taşımış neden 23 ay biraz çok 18 veya 19 ay olmalıydı biraz fazla oldu.Neyse 27 yıl bu büyük aşkın külleri içerisinde bocalayan kül kedisi nene hatun sonunda gönlünü başka bir okyanusa açtı mutluluklar dilerim..
Nene Hatun hayatının bu bölümünü neden bizimle paylaştı bu paylaşıma manevi açıdan ihtiyacımı vardı ,bu paylaşım onda açık yaraları kapadımı bilmem ama bizleri kendine yakın hissetti ve duygularını paylaştı.
Güzel bir yazıydı anlaşılır bir dille yazılan bir hikaye bir insanın bu şekilde kendinden bahsetmesi kendini yazması zordur mesela ben kendimi ifade edemem,kendimi yazamam bununla ilgili bazan beni anlamayan arkadaşlarım olmuştur ben bazan karşımdakine kendimi takdim etmem gereken ölçu ve ayarda yapamam.
Benim dilimin döndüğü kadar anlatmaya çalıştığım yazının manevi tarafıydı.
Yazının edebiyat yönünü bilemiyorum en azından şurası eksik olmuş diyemiyorum bazı eksik yönleri varsada ben söyleyemiyorum defterde çok iyi ustalar var onlar yazının edebi eksikliği varsa bulacaklardır.
Nene hatun acılar paylaştıkca azalır sevinçler paylaşdıkca çoğalır derler ortak olduk acınada sevinçinede
Bu kadar güzel duygulu şiirler yazmanın nedenini şimdi anlıyorum
.........................Şiir Nene saygılar sunarım nice mutlu sevdalara...
Sizler rahat okuyun diye böyle dizdim bu yazıyı .
İsterseniz sonra hizaya getiririz.
Teşekkür ediyorum.
selam ve saygılarımla.
sevginin içimizde bıraktıgı gerçek kesitti.......
yaşamın rengini ve derinligini hüsrana erince anlıyoruz
ve bir insanın degeri onun yok olmasıyla daha bir deger kazandıgını yazıyoruz yüregimize
güzel olan sevgimizi ebedi yaşatabilmek
kutlarım dost yüregini
muhteşemdi paylaşımın
sevgilerimle kal
“Allah' ım bu sevgiyi kalbimize koyan da sensin, onu oradan söküp alacak da..”
bir ask hikayesi.... ve böyle de ic acitan son....
ama yine de yasaminiz boyu icinizde kalan bir güzellik bu bence... herkese de nasip olmaz böyle bir ask.
dostlarin elestirileri dogrultusunda inaniyorum gelisme saglayacaksiniz... Nokta ve virgüller ve yazi diziliminde de hatalar vardi... gercekten bir daha ele almalisiniz bu yazinizi....
cok selamlar... sevgiler...
Aslında çok mutlu oluyorum .Yani değer verilip değerlendirilmeye alınıyorum.Bu çok güzel.Ticari bakmadım derken , yarına bir planım yok bir kitap çıkarmak anlamında demek istedim .Hiç bir şey bilmeyen biri için bu kadarı fazla bile.Ben öylesine yazdım .Sizler bilgileriniz dahilinde tabiki eleştirilerinizi yapacaksınız ve ben de dikkate alıp tıpkı şiir yolunda aldığım mesafe gibi ağır ağır çıkacağım bu merdivenlerden.
Ben birazda boyumu aşan bir seviyede suda boğuşuyorum.
Teşekkür ediyorum .
Selam ve saygımla
"Benim bu konuda da ne kadar bilgisiz ve tecrübesiz olduğumu bildiğimi bilmenizi isterim.
Bu bir sevgi işi bana özel .
Mutlu olmak için ihtiyacım olan gereksinimlerimi karşıladığım bir uğraş .
Ticari olarak bakmadığım için öylesine sevgiyle yazıyorum.
Zamanla öğreneceğim inş."
Edebiyat ile uğraşan kişiler diğer sanat dalları ve bilim dallarında olduğu gibi yakınlık gördükleri branşa eğilim duydukları için, bu yolda yürümeye devam ederler. Sizin açıklamanızda "ticari bakmadığım için öylesine sevgiyle yazıyorum demişsiniz"... Ticari baksaydınız imlâ hatalarından arınmış bir yazı mı okuyacaktık sizden? Ben bu yazının mahiyetini anlayamadım. Edebiyatta ister internette, ister dergi, gazete vs. yazılı basında olsun, siz yazıyı yayınladıktan sonra okurundur. İstediği yöne çeker, eleştirir, anlam katar. Bu yüzden sevgiyle yazın tabi ama çalışırken en azından bunu yapılan eleştiriler yönünde değerlendirin derim...
Edebiyat defteri de diğer edebiyat siteleri gibi yayınladıklarımızı yoruma açtığı için aslında bu tür siteler öğreticilik anlamında güzel değerlendirilebilir. Bu yolda umarım keyifli adımlar atarsınız...
Sayın Cemil'in yazdıklarına kısmen katılıyorum. İmlâ ile başlayıp sonra anlama sonra bütünlükte istikrar sağlamak önemli. En önemlisi de bildiğimiz, gündelik kullandığımız dil ile farklı bir söylem kazandırmak kelimelere...
Zamanla yakalayacağınıza inanıyorum. Başarılar diliyorum...
Sevgi ve saygıyla...
yelken alan sevda gemisinin karaya oturuşu fakat bellekten silinemeyen bıraktığı rotası
dramatik sonla noktalanmış bir aşkın kısa öyküsü akıcı okutan su gibi berrak bir paylaşımdı kutlarım dost yüreği
ayrıce şehide rahmet olsun Rabbim cennetine muvaffak eylesin sonu güzel bağlanmış dileklerle son bulan yazınızı ve şahsınızı kutluyorum saygılarımla
ilkler her zaman önemlidir.birde gönül işi olunca unutmak mümkün değil.kapansada yaralar bir yerde izi vardır mutlaka.hikaye hüzünlüydü ama sevgisini yalınca dile getiren bir yürek vardı.benim ilk aşkım ölmedi hala yaşıyor ama gördüğümde hala içim titrer.yanında canında kanında olmasada yüreğinin bir köşesinde var olacaktır.bulduğun sevgiyle bir ömür mutlu yaşa arkadaşım.sevgi kolay elde edilmiyor .sahip çıkmasını bilmek lazım.
yüreğine emeğine sağlık.
sevgiler.
Sevgili Nene Hatun kardeşim ; burada çoğumuzun yaptığı sizin çok güzel ifade ettiğiniz gibi '' mutlu olmak için ihtiyacımız olan gereksinimlerin bir nebze karşılanması '' dır.
Çoğumuzun eksikleri var ve olacaktır da. Dostlarımız gösterdikleri nisbette o eksikleri de giderip mutluluğumuzu daha da artırabiliriz. Kabaca yapılmayan her türlü eleştiri dostluğun kanıtıdır. Lütfen dostlarınızın ve sevildiğinizin keyfini çıkartın. Sevgiler / saygılar.
Fikret TEZAL tarafından 2/25/2009 12:50:33 PM zamanında düzenlenmiştir.
sevmeye başladım.Böyle sevebilmek için biraz gözü kara ,biraz deli ve biraz da yürek yetti.
===========================================
Sevmek Allah vergisi.Sevmeyen yürekler sürekli katıdır.Çevresine gülerek bakamaz.Bir tür insan düşmanıdır.Sevmek ise yürekleri yumuşatır. Çok güzeldi duygular...Yürekten Tebrikler ..
Herşey şiir tadında olsun ..
Saygılar ...
Benim bu konuda da ne kadar bilgisiz ve tecrübesiz olduğumu bildiğimi bilmenizi isterim.
Bu bir sevgi işi bana özel .
Mutlu olmak için ihtiyacım olan gereksinimlerimi karşıladığım bir uğraş .
Ticari olarak bakmadığım için öylesine sevgiyle yazıyorum.
Zamanla öğreneceğim inş.
Teşekkür ediyorum değerlendirme için
selam ve saygımla.
Not:Kimsenin yerinde gözüm yok. Ben kendime çok güzel bir yer buldum .Sizin yürekleriniz....
yazı yazmak ve bunu hikayeleştirmek veya romanlaştırmak çok zordur arkadaşım. Ben bu işi çok iyi biliyormuşum gibi ahkam kesmek istemem fakat yazınız bu konular için oldukça düz yazılmış. Oysa ki süslemek gerekir sözleri. İmgelerle bütünleştirerek akıcılığı arttırmalısınız. Bir de lüzumsuz tekrarlardan kaçınmalısınız. Peşpeşe cümlelerde aynı konuyu tekrarlamamalısınız. Bu yazdıklarım giriş bölümünde daha çok göze çarpıyor. Nedenleri arasında zorlama bir yazı olması ihtimali var. Sonra yavaş yavaş açılmış ve gelişme bölümü ile sonuca doğru daha akıcı bir yazı olmuş.
Arkadaşım, bu yorumu yaparken konuda otorite olmadığımı tekrar yinelemek istiyorum .Bu davranışımla sizi menfi yönde etkilemek istemem. Hiç de kolay olmayan bu yolda başarılar diliyorum . Sevgiyle kalın.
Sayın Tezal İlk giriş ve son şimdiki zamana gelişme bölümü maziye ...
Umarım anlatabilmişimdir.
saygılar.
Ertesi günü vatani görevini yapmak üzere uğurlandı ancak benim okulum olduğu için bulunamadım.Kimseye de bu
sırrımı diyemedim.Dönüşünü bekleyen küçük bir kalp bırakmıştı giderken arkasında….Tam 23 ay amca kızı
aracılığıyla er mektubu gelip gitti.Terhisine bir ay kala Diyarbakır kırsalında şehit oldu.Sevdası şimdi onaltı
yaşında ilk aşkı bulduğu gibi ilk acıyı da tattı.Bu yıllarca unutulmayacak bir acı olarak yüreklere yerleşti.
Aradan tam 27 yıl geçti .Bu güzel duygu sevdanın kapısını yeniden çaldı.Yıllar sonra hiç yaşamadığı aşkı değil
ama ,çok güzel bir sevgiyi yaşama fırsatı daha yakaladı.Kim bilebilir ki, hayatın kime ne zaman hangi süprizle güleceğini .
Ama bu kez sevgiyi çok sıkı tuttu…Çünkü çok seviyor .O sevgiyi ürkütmemek için nefesini bile dikkatle alıp
veriyor.Duları artık bulduğu hazineyi korumak ve ona sahip çıkmak için ..
“Allah ım bu sevgiyi kalbimize koyan da sensin , onu oradan söküp alacak da..”
Sevgi iki güzel gönülde hiç yaşanmadığı kadar özel ve tertemiz yaşıyor.
Sevenler göçüp gitse de , sevgi sonsuza kadar yaşayacak ve yaşatılacak.
Sevgili Nene Hatun duygulanmamak ve ağlamamak elde değil, beni ağlattınız. Yüreğinizden sevginiz hiç eksik olmasın. Puanlar yetmez böyle bir sevdaya. Saygı sevgi ve hürmetlerimle.
Samimi,temiz duyguların dile getirildiği güzel bir aşk yazısı.
Fakat dikkatimi çeken bir hatayı belirtmek isterim. İlk sevdiğinize hitaben başladığınız anlatım, yazının ortasında üçüncü tekil şahısa dönüştü. Yani önce ona hitap etmişsiniz, sonra bize onu ve ona olan duygularınızı anlatmışsınız.
Bir çırpıda okunurken, hüzünlerin yudumlandığı sandığınızda saklı kalan hatıraların paylaşımı fevkalâde güzeldi. Yürek tende olduğu sürece, o ulvi duyguya hep evsahipliği yapacaktır. Kutluyorum yüreğinizi. Ahde vefâ gösterip de kaleme aldığınız ve şehidin hatıralarını yadettiğiniz için minnettarlığımızı iletmemize müsaade edin. Bildiğim bir yürekten böyle güzel bir yazı çıkması gururlandırdı bizleri.Yüce Rabbim bir ömür boyu hüzünlerden uzak etsin hepinizi. Saygılarımla.
BU YAZINIZ MÜBALASIZIz OLDUKÇA İÇTEN VE YAŞANMIŞ
GÜRDÜM.BU AŞKINIZ.........ZI VUSLATA DAİR SEVGİLERİ BU AŞİKAR İZLERDEN BELLİ VE BU KADAR GÜZEL İÇTEN ŞİİRLER YAZMANIZ O.......ölümsü. SEVGİNİZE MUKABİL
..........ESRARİ GÖZÜYLE BENCE BU YAZI YAZAR YÖNÜNÜZ MÜKEMMEL BU OLAGAN ÜSTÜ ROMAN . ROMAN DİYORUM ÇÜNKİ BU BİR ROMAN YAŞANMIİ BİR OLAY BU YAZIYA DEVA M EDİN Kİ VE BİR KİTAP HALİN DE YANİ.........HAYATINIZA DAİİR KALICI BİR İZ BIRAKSIN
SANIRIM DEGERLİ İNSAN SİZE BİR ŞİİR DAHA YAZACAGIM BUNU FAZLASIYLA HAK eden sevdigim nadide bir kaç insandan birisin ....... yetermi çünki hikayeniz fazlasıyla üzdü beni.......seni çocuklarım dan ayırmıymıyor ve çucuklarım kadar çok seviyorum
ALLAH,A EMANET OL ŞİİRLE...KAL SAYGILARIMLA
HÜSEYİN ATMACAOGLU tarafından 2/25/2009 10:54:27 AM zamanında düzenlenmiştir.
HÜSEYİN ATMACAOGLU tarafından 2/25/2009 10:55:36 AM zamanında düzenlenmiştir.
HÜSEYİN ATMACAOGLU tarafından 2/25/2009 10:57:01 AM zamanında düzenlenmiştir.
ne güzeldir bu...
Bizim Anadoluda sevdlaar hep böyle başlar
böyle düşer yüreğe...
çeşme başında rastlaşmalar,bir düğünde imecede göz süzmeler...
bağda bostanda öncedebn tasarlanmış ama tesadüfmiş gibi buluşmalar...
bir işlenmiş mendil,bir çiçek ....
Anadoluda böyle filizlenişrdi ilk sevda...gözde başlar kalpte büyür giderdi...
türkülerimiz böyledir işte..."çeşme başında üç kız yanyana"
yahut ortamında bir mani...
Sevgili dostumuz Nene hatun da genç yüreğine düşen bir kıvılcımı paylaşmış bizimle...
hepimizin hayatında var olan bir gerçek bu...şimdi anısı bizi gülümseten,hatta sevdiklerimizle,çocuklarımızla,eşimizle paylaştığımız masum gerçekler...
ve hayatımızla olanlar...onalrıda çok sevdik onlarla bir ömür paylaştık...en kıymetlimiz hatta varoluş nedenimiz oldular...İşte dosttum böyle bir açık yüreklilikle kaleme aldığın bu yazı eminimokuyan herkeste bzaı hatıraları canlandıracaktır...Bende biraz kanattı yüreğimi ama olsun))))
yüreğine sağlık
sevgiler saygılar bıraktım sayfana iyi yürekli arkadaşım...
canım çok duygulandım çok..
şehit sevdası nedir çok iyi bilirim..
hala her şehit heberinde yüreğime düşer sancısı..
geriye sadece anıları birkaç fotoğraf ve bir avuç toprak kalır..
birde koca bir yürek dolusu acı...
kutlarım seni ve sevdanı nene hatun...
kavuşmak cennete :))
suzan can tarafından 2/25/2009 10:57:16 AM zamanında düzenlenmiştir.
