- 4932 Okunma
- 21 Yorum
- 0 Beğeni
ERKEĞİN KADINA DAVRANIŞLARI...
Merhaba gönül dostları,
Geçen yazım da sizlerle beylerimizin eşlerinden beklentilerini anlatmıştım.Demiştim ya teraziyi dengeleyelim diye,şimdi ki makalemde beylere uyarılarım olacak nacizane..
Sayın baylar,kadınlarımız birer nadide çiçektir. Eğer onlara gereken ilgiyi göstermezseniz susuz kalmış bir çiçek gibi onları soldurursunuz.Kadınlarımıza her zaman nazik davranalım,ama tabiri caizse kılıbıkta olmayalım.Bir kadın nasıl idare edilir,kadının beklentileri nelerdir? Bunları sizlerle paylaşacağım.
Bir erkeği; işinden,mesleğinden ve eğlencesinden daha çok ilgilendiren şeyin ne olduğunu biliyor musunuz?Ya da tahmin edebilir misiniz acaba?Ben söyleyeyim ’BİR KADINI İDARE ETMEK’
Evet,bir kadını idare etmek bazı erkeklere öylesine zor gelir ki;bunu büyük bir problem haline getirenler bile vardır.’Bunun için de bu kadar kafa yorulur mu,başka işin mi yok Bahar hanım?’ demeyin sakın! Çünkü; erkek kadınını idare edemezse er veya geç cehennem hayatı yaşayacağını bilmelidir!..
Oysa; bu hayatı cennete çevirmek hiç de sanıldığı kadar zor bir iş değil aslında.Kadınları idare etmeyi gözünüzde büyütmeyin o kadar. ’ÜRKMEYİN ONLARDAN’ Kadınlar aslında o kadar küçük şeylerden memnun olduklarının farkına varmalısınız... Kadınlarımızın çoğu merak eder,nasıl oluyor da bazı erkekler kadınları mutlu edebiliyor,onların yaşantılarına bir renk katıyor da,bazı erkekler bunu bilmiyor,ya da bildikleri halde yapmıyorlar diye...
Peki kim bu işi başarabiliyor öyleyse? Başaramayanlar kimler hangi erkeklerdir?
Bu işi başaran erkekler kadınlarına bir şey yaptırmak istediklerinde her şeyden önce gayet nazik davranıyor.Derler ya;tatlı dil yılanı bile deliğinden çıkarır diye...Ama böyle hareket ederkende ’kılıbık olmamaya dikkat edin’ diyede eklemeyide unutmayayım.
Kadınlarımız pek kabul etmek istemeselerde,genellikle idare edilmekten hoşlanırlar,yaslanabilecekleri birini ararlar.Kısacası sevilmek ister kadınlar. İşte sizlere kadını idare etmenin bir kaç püf noktaları;
-Her şeyden önce birbirinize saygılı olmaya çalışınız.
-Kadına güven hissi veriniz,kadınlar genellikle güven duyabilecekleri erkeklerden hoşlanırlar.
-Ufakda olsa arasıra onları hediyelerle memnun etmeye çalışınız.Çok hoşlarına gider hediye almak. Bu hediye bir gül bile olsa yeterlidir.
-Eşinizin doğum gününü,evlenme yıldönümünüzü hatırlamamazlık etmeyin sakın.Bu gibi şeylere kadınlarımız çok dikkat ederler.
-Onlarla ilgilenin,onlara karşı ilgisiz görünmenize tahammül edemezler.
-Sevginizi,ilginizi belli etmek için onlara her fırsatta çiçek götürünüz.Hele bu sevdiği bir çiçek olursa daha çok memnun olur.
-Eşiniz bir yere götürmenizi istediği zaman;gideceğiniz yer size pahalı geliyorsa başka bir bahane bulup bütçenize daha uygun olan bir yere götürün.Ama mutlaka götürün.
-Olur olmaz şeylerde mümkün olduğu kadar tartışmalardan kaçının.
-Yaptığı yemeği beğenmesenizde o an beğenmemezliğinizi yüzüne yansıtmayın, hevesini kırmayın eşinizin, ’ellerine sağlık aşkım’ deyiniz.Zamanla her şeyi öğrenir,kimse doğarken aşçı doğmuyor... Belki o günkü yaptığı yemeğin lezzetini tuturamamış olabilir.Hanımlarımıza davranışlarımızda dikkatli ve nazik olalım ve onları kırmayalım.
Kadınlarımız ya çok sever ya da nefret eder,ortası yoktur.Onun için asla kadınların nefretini kazanmayınız!..
Hepinize yuvalarınızda sağlık,huzur,mutluluk diliyorum.Tüm ilişkilerinizde saygı sevgi olsun istiyorum. Saygının olduğu yerde sevgi mutlaka vardır. Hayat uzunmuş gibi görünsede,göz açıp kapanıncaya kadar bir su misali akıp gidiyor.Biraz özveri, fedakarlık her şeyi halledecektir. Yeterki sevgileri almasını ve vermesini bilelim.Vefalı yüreklerden olalım. Vefasızlık yürekte çok derin ve onarılmaz yaralar açar!.. Sadakat ,hoşgörü ,tatlı dil ,güler yüz mutluluğumuzun temeli olacaktır.
Lütfen önce kendinize,sonrada karşınızdakine iyi davranın. Kendinizle barışık olun, kendinizi ve tüm insanları, doğayı kısaca her canlıyı sevin derken, yüzünüzden gülücükler, gözlerinizden ışıltılar hiç eksilmesin değerli dostlarım.Sağlıcakla kalın...
Sizleri Allah’ıma emanet ediyorum.
Saygılarımla.
Bahar Tülay Kıran
-
YORUMLAR
Bir kadın, kocasının her şeyi olduğunu bildiğinde ancak mutlu olur. ... En ciddi yada en yaşlı kadının bile o küçük kız şımarıklığı mutlaka vardır. ...doğru tespitler güzel yürekli çok güzel bir yazı okudum yüreğin var olsun
sevgiler
:) sevgili baharca, ben kendi adıma sinirli bir tavırla yazmadım. sizin bunları kadını küçük görmek maksadıyla yazmadığınızı, bu şekilde düşünmediğinizi de biliyorum. ben -ve diğer arkadaşlar da öyle sanırım- sadece sizin bakış açısınızı doğru bulmadık ve buradaki bazı yanlışlıkları belirtmek istedik.
ve direniş... kadın-erkek ilişkilerinde doğrular ve yanlışlar vardır. türke göre doğru, yok islama göre, yok batıya göre falan yoktur. doğru neyse odur! ben de batı matı demedim zaten. sana göre feodal değilsen, batı özentisi oluyorsun herhalde. ikisini birbirine karıştırıyorsun, eskiye karşı çıkmakla, yozlaşmak aynı şeyler değildir. aşk, cinsellik, evlilik,..vb. karşılıklı sevgi, saygı ve sadakate dayalıdır. bunlar bâkidir zaten, değişmez. ama bu ilişkilerde kadının konumu, bu değişir, değişmelidir de. bu yozlaşma değil, gelişmedir.
şu dilinize doladığınız "örf ve adetlerimiz...vs." bakın, kimseye zarar vermeyen hoş gelenekler vardır her toplumda. her yörede vardır, bize ait şeylerdir bunlar ve yaşatılmasının da herhangi bir zararı yoktur... bir de kişilik haklarını ve bireysel özgürlükleri engelleyen gelenekler vardır ki, yokolması herkesin -özellikle kadınların ve gençlerin- yararınadır. elbette yozlaşmadan! bunun adı eşitliktir, özgürlüktür!
kendi ailenden bahsediyorsun. ben de ailemden -annemden babamdan- memnunum. ama onlardan ilerdeyim de. onlar da kendi ailelerinden ilerdeydiler. daha doğruya ulaşma ve gelişme ancak böyle mümkün olabilir. yatıp kalkıp, "örf ve adetlerimiz... örf ve adetlerimiz..." diyerek kendi toplumumuzu nereye götürebiliriz ki?
hangi güzelliklere? kadınların kocaları ne yaparsa yapsın, sineye çekip asla boşanamadığı yılların uzun süreli evlilikleri, size "mutlu" evlilik gibi görünüyor sanırım.
oysa o mutluluk değil, katlanma sadece.
"Daha ne olacakti? Kadin gitsin baska bir meyhaneye, erkek kumarhanelere veya barlara gidip gununu gun mu (!) etseler daha iyi olacakti? "
:) komik bir cümle... bunun alternatifi, kadının erkek tarafından idaresi midir? siz böyle mi anlıyorsunuz?
eylul1900,
bence sizin yazdikalriniz komikce. siz aile hayatini kendi mataryalist kafaniza gore dusunuyorsunuz, biz Turk islam kulturune gore dusunuyoruz... turk aile hayati ne zaman sekteye ugramaya basladi, devletimize, halkimizda bozulmalar basgosterdi... iste boyle bir hale dustu turk milleti... bati dedinizde ne oldu? cok mu ilerici oldunuz? hangi bir seyi ileriye goturebildiniz? isin istismarindan, bos laflar etmenizden baska bu millete neler verebildi sizin gibi kafa yapisina sahip kisiler? ben ailemden oylesine memnunum ki, onu asla incitmedigim gibi, incinmesinden son derece uzulurum. o da oyle. bana karsi son derece saygili, hurmetlidir. o kafaniza orulmus gibi degil bizim aile hayatimiz... oyle aileler gordum ki; obur yazimda belirttigim durumu keyfiyen yazmadim! yankin cevremde sahit oldugum ailelerde bu durumlari gordum.. ve nihayetinde o ailelerde yok olup gitti...
her durumu kendiniz gibi gormeye calismaniz kendinizedir, bize gore degil.
bahar hocama yurekten tesekkur ederim yine.. umarim ikinci makalesini yine ayni konu uzerine yazar.. kendisinden rica edecegim. bu konuda yine bir makale yazarsa cok mutlu olacagim...
bahar hocam,
Turkun orf ve adetlerine gore aile hayatimizi ele alirsaniz bahtiyar olacagim...
kaleminden opuyorum bahar hocam...
Değerli arkadaşlar;
Allahaşkınıza yazımla ilgisi olmayan yorumlar aldım teşekkür ederim.Ama ne yazık ki sizin yorumlarınızla benim yazımın ne alakası var.Ben beylere diyorum ki bayanlarımıza nazik olunuz,idare etmekten ne anladınız,benim anlatmak istediğim idare ''sevgi idaresi'' dostlar. Yoksa kimse kimsenin idaresinde olamaz ama evliklerde karşılıklı idare edilmeler olur biri konuşurken biri susar mesela, yoksa evinizde harp çıkar ya:)etmiyormuyuz idare beylerimizi veya hanımlarımızı sevgi çerçevesinde..Sanki erkek kadın bir eyalet bir hükümet siyasiler gibi idare edilmek mi anladınız..Kadınlarınızın kıymetini bilin dedim hatamı ettim.Baylar bana karşı çıksa anlayacağımda hanımlardan aldığım tepki beni şaşırttı,bayanlar ben sizi savundum burada sizlerin bir çiçek olduğunuzu vurguladım.Bana beylerin tepki göstermesi gerekirdi madem böylesine tepki alacaksa bu yazı.Bayanlara benim en ufak bir sözüm mü var bu yazımda...
Kılıbıklık deyimi benim kafamda pasiflik durumudur o anlamda kullandım,siz istermisiniz çok pasif bir erkeği,kılıbık bir erkeği her şeyinize boyun eğen bir erkeği,o zaman hayatın renkliliği olmazki erkeklerimizde konuşacak gereğinde burada illa maço veya kılıbık olmak değil mesele ortayı bulmak.Siz bayanlar ne istiyorsunuz kaba ,kılıbık,pasif,sizin her zaman idarenizde olan bir erkek mi,peki size bağlı bu.Taktınız kılıbıklığa kadınımı aşağıladım ben burada sadece mutlu olunmak için yollar sundum.Okuyun iyice siz bayanlara nazik olsunlar dedim beylerimize.Nedir bu celaliniz nedir bu sinirli tavırlarınız.Size en ufak bir laf mı ettim bu yazımda.Beylere dedim ne dedimse ama hiç biri bana tepki vermezken sizler adeta beni kadın düşmanı yaptınız çıktınız.İyice okuyun yazımı ''kadınlar, kadınlar'' dedim durdum.Neyse yinede teşekkürler varolunuz hepiniz, eleştiriler başım üstüne ama yanlış anlaşılmakta hoş değil.Sağlıcakla kalınız.
baharca: "Kadınlarımız pek kabul etmek istemeselerde,genellikle idare edilmekten hoşlanırlar,yaslanabilecekleri birini ararlar.Kısacası sevilmek ister kadınlar."
idare edilmek=sevilmek midir?
kılıbık mı! (80li yıllarda kalmadı mı bu deyim?)
direniş: "bizim aile hayatimizdaki o guzelliklere yeniden donulmesi gerektigini, ne erkegin ve nede kadinin kafasina gore takilmamasini, aksi halde aile hayatinin buyuk felaketlere neden olabilecegini vurguladi."
hangi güzelliklere? kadınların kocaları ne yaparsa yapsın, sineye çekip asla boşanamadığı yılların uzun süreli evlilikleri, size "mutlu" evlilik gibi görünüyor sanırım.
oysa o mutluluk değil, katlanma sadece.
"Daha ne olacakti? Kadin gitsin baska bir meyhaneye, erkek kumarhanelere veya barlara gidip gununu gun mu (!) etseler daha iyi olacakti? "
:) komik bir cümle... bunun alternatifi, kadının erkek tarafından idaresi midir? siz böyle mi anlıyorsunuz?
bazi bayanlarimiz konuyu sanirim yanlis algilamislar. Bahar hocamin ele aldigi konu; aile hayatimizdaki cadirdamalarin onun egecmek, aile sicakligini yeniden kazandirabilmek icin konuyu ele aldigini tahmin ediyorum.
bizim aile hayatimizdaki o guzelliklere yeniden donulmesi gerektigini, ne erkegin ve nede kadinin kafasina gore takilmamasini, aksi halde aile hayatinin buyuk felaketlere neden olabilecegini vurguladi.
Neden yanlis anlasilmalar oluyor, onuda anlamis degilim.
Bahar hocamin goruslerine tamamen katiliyorum. Cunku; aile hayatimizin devamini isteyen, ailede sicacik bir ortamin surekliliginin devam etmesni istemis... Daha ne olacakti? Kadin gitsin baska bir meyhaneye, erkek kumarhanelere veya barlara gidip gununu gun mu (!) etseler daha iyi olacakti? Kadinimizin ve erkegimizinde onuru korunmalidir..
Yazıya son bir kez bakıp çıkayım derken sevgili ionia'nın sorusu üzerine bir açıklama bırakıp öyle gideyim dedim :)
Ve sevgili baharca57 şöyle diyor erkekler için '' kılıbık olmamaya dikkat edin ''
Kılıbık'ın sözlük anlamı şöyle;
--Karısının baskısı altında bulunan (erkek), karısı köylü
Yazı bana göre baştan sona çelişkilerle dolu zaten şöyleki sevgili baharca57 hem kılıbık olmayınız diyor hem de maço olmayınız diyor . Şimdi bu nasıl bir erkek tipi oluyor? Ayrıca adam kadını için ya da evi için bir şeyler yapınca bu neden kılıbık gibi bir sıfatla adlandırılıyor ya da daha doğrusu küçük görülüyor? Çok mu kötüdür '' karıcığım, bugün yemekte istediğin pilavı yapamadım, özür dilerim'' demesi sizce? Önlük takıp bulaşıkları yıkaması ve çocuğun altını temizlemesi veya hanımının hazırladığı alış veriş listesini alıp tıpış tıpış alışverişini yapması?
Bakınız benim iki damadım var ve bir tanesi şu an çocuğuna bakıyor ( hatta öbürüde bakıyor da o da daha az bakıyor yani yuvaya verip yuvadan alma, yemeklerini hazırlayıp yedirme gibi ) ve kızım da çalışıyor ki üstelik beyi buranın senfoni orkestrasının kemanisti olduğu halde yani demem şu ki bir işi olduğu halde ama sabahları kızım çalıştığı için babası bakıyor çocuğuna... Ve burada annelik izni bir sene ve bunun yarısını baba kullanıyor yani babalarda babalık iznini alıyor sevgili baharca57 ve benim kızlarım yemek yapmasını eşlerinden öğreniyor hatta her ikiside yemek yapamıyor denebilir yani evde yemekleri yapanlar damatlarım...
Kadına değer vermek ya da kadının erkeğe değer vermesi demek birinin diğerini aşağılaması demek olmamalıdır sevgili baharca57 !
Sevgiler ...
Guldane Dal tarafından 2/25/2009 7:05:42 PM zamanında düzenlenmiştir.
Konu kadınlar olunca ben de iki çif lafımı edeyim dedim bir kadın olarak sevgili baharca57.
''BİR KADINI İDARE ETMEK ''
Kadın idare lambası mı ki canının istediğinde yakıp canının istediğinde söndürsün erkek? Ayrıca dediğiniz anlamda da konuşacak olursak şayet ne demek İDARE ETMEK ? İsterseniz kelimenin anlamını açalım , ne diyor TDK ;
1 . yönetmek, çekip çevirmek.
2 . tutumlu kullanmak.
3 . yetmek, yetişmek.
4 . alışverişte yeterli olmak, kurtarmak
5 . göz yummak, hoş görmek.
6 . örtbas etmek.
Şimdi bu maddelerden hangisini ele alırsanız alın hepside kadın adına aşağılayıcı bir açıklama olacağındandır ki demek ki neymiş ; bu sıfatlandırmaların hepside yanlışmış sevgili baharca57...
Ben yazılarımın büyük bir bölümünde kadını ele alıyorum daha doğrusu kadının nasıl ikinci sınıf birer vatandaş hatta bazen vatandaş bile sayılmadığını ve görüyorum ki siz bir kadın olarak hemcinsleriniz hakkında pek de olumlu şeyler düşünmediğiniz gibi bir de bunu yazınızlada belgelemiş oluyorsunuz... Ben yazınızdaki sadece bir kelime üzerinde durmak istedim, gerisine giremiyeceğim çünkü pc başında olamıyacağım malesef.
Sevgilerimle...
Guldane Dal tarafından 2/25/2009 5:41:01 PM zamanında düzenlenmiştir.
"Sayın ionia,
Yazım sizin gibi her an huzursuzluk ortamı yaratmaya hazır, huzur ortamı istemeyenlere değil,yuvasında mutluluk arayanlara idi.Zaten sizin tüm yorumlarınıza dikkat ediyorum her şeye muhalifsiniz ,biraz yapıcı düşünseniz ne kaybedersiniz bu yalan dünyada.Yazımı hiç görmediniz,okumadınız kabul ediyorum değerli dost.Ben eşime saygılı her zaman karşılıklı anlayış içinde yaşayan biriyim, benim gibi düşünenleri belki mutlu eder diye yazdım yazıyı.Lütfen siz alınmayın, istediğiniz gibi yaşayınız özgürsünüz kimse sizin yaşantınızı sorgulamıyor burada,siz üzerinize almayın bu yazıyı lütfen,benim gibi düşünenler vardır elbet mutluluk adına hı ne
dersiniz?.ÖZGÜRSÜNÜZ... BUYRUN HAYAT SİZİN..HAYATINIZ BANA,ONA,ŞUNA,BUNA İPOTEKLİ DEĞİL..."
sevgili baharca,
neden bu kadar kızdığınızı anlamadım. bu yazıyı, hep aynı tip yorumlar almak için mi yayınlamıştınız? sanmıyorum. çok can sıkıcı olurdu çünkü bu.
hayır, ben huzursuzluk ortamı değil, tartışma ortamı yaratmaya çalışıyorum. genellikle muhalif olduğum doğru. bazı yorumlarımda, yazara katıldığımı da söylüyorum, ama çoğunlukla, EĞER KATILMIYORSAM YAZIYORUM. bunda da tuhaf birşey görmüyorum ben.
"hiç mi doğru birşey yok" diyebilirsin. senin yazında da var elbette. ama doğruları SEN YAZMIŞSIN ZATEN. tekrarlamanın ne gereği var ki. ben yanlış gördüklerimi belirttim. hem zaten bir sürü "kalemine sağlık... ne güzel yazmışsın... işte bu!...vs." yorumları oluyor. halbuki bence eleştiri de olmalı. olmalı ki fikirlerimiz birbiriyle çelişerek gelişsin. ben bunu daha gerekli buluyorum.
bakın bu tip bir yazı, "benim gibi düşünenleri mutlu etmek için" yazılmaz. ortaya bir fikir atıyorsan, bunu tartışmaya açıyorsun demektir. ve en güzeli de budur... düşünceler, tartışarak gelişir çünkü.
(bu arada belki bilmiyorsunuz ama , benim de eşim ve iki çocuğumla, karşılıklı saygı ve sevgiye dayalı, huzurlu ve mutlu bir ailem var. "sizin yaşantınız" derken ne kastettiğinizi tam anlayamadım ama kastettiğiniz, sorumsuz ve bohem bir yaşantıysa, anne olmam zaten bu yaşantıyı yadsımamı gerektiriyor.)
saygılarımla...
Aslında güzel konu..
Fakat nerde bu yazıyı okuyup anlayacak erkek.
Höt olursa bir insan, saygı nerede, sevgi nerede..Her baba yiğidin harcı mı bir kadına, özellikle de eşine eş gibi davranmak.Görev anlayışı gibi paylaşılan hayatlar ne kadar verimsiz , ne kadar doyumsuz ve ne kadar da çekilmez oluyor değil mi ?
Bizim genel kültürümüzün yapısı bu.Toplumun hangi kesimi olursa olsun, erkek kaba bir yapıya sahip ve eğitim bile onun bu kabalığını yontumuyor malesef..
Bir bakıyorsunuz ki, kültür abidesi olmuş hoşgörülü görünen o kişi, evinde fırtına estiyor..Tanıdığınız o adam bu adam mı diye afallıyorsunuz.
Erkekler, evde başka , dışarda başka oluyor...Ben kendi hayatımı ve tecrübelerimi konu ederek yaklaştım yazınıza..
Hep mi böyle diyeceksiniz, istisna olanlar vardır elbette...
Ama, bu höt kişiler daha fazla.......
GÜZELDİ...
UMARIM OKUYANLAR FAZLA OLUR...
VE SAMİMİ OLARAK BURAYA BİR İKİ NOT DÜŞERLER.....
Sevgimle...
Sayın ionia,
Yazım sizin gibi her an huzursuzluk ortamı yaratmaya hazır, huzur ortamı istemeyenlere değil,yuvasında mutluluk arayanlara idi.Zaten sizin tüm yorumlarınıza dikkat ediyorum her şeye muhalifsiniz ,biraz yapıcı düşünseniz ne kaybedersiniz bu yalan dünyada.Yazımı hiç görmediniz,okumadınız kabul ediyorum değerli dost.Ben eşime saygılı her zaman karşılıklı anlayış içinde yaşayan biriyim, benim gibi düşünenleri belki mutlu eder diye yazdım yazıyı.Lütfen siz alınmayın, istediğiniz gibi yaşayınız özgürsünüz kimse sizin yaşantınızı sorgulamıyor burada,siz üzerinize almayın bu yazıyı lütfen,benim gibi düşünenler vardır elbet mutluluk adına hı ne
dersiniz?.ÖZGÜRSÜNÜZ... BUYRUN HAYAT SİZİN..HAYATINIZ BANA,ONA,ŞUNA,BUNA İPOTEKLİ DEĞİL...
Saygılarımla
Bahar
.
baharca57 tarafından 2/24/2009 9:48:41 PM zamanında düzenlenmiştir.
bence kadınlar idare edilmekten ziyade ,idare etmeyi severler.hem neden idare edilelim ki?biz kadınlar kendilerini idare etmekten aciz mi ki?
bir kadın ne ister?
sevilmek ister,anlaşılmak ister,sevdiği tarafından sıcak dokunuşlar ister.
erkek ne der?
kısa ve en basit şekliyle''seni seviyorum''. seni seviyorum cümlesinin bütün sevgisini ifade ettiğini sanır ve tabi ki yanılır.dil ''seni seviyorum'' derken gözlerle,ellerle uyumlu olmalı.
kadın ne ister?
saygı ister.
erkek ne der?
seni dövdüm mü,sana sövdüm mü,aç mı bıraktım,açıkta mı bıraktım? bunların hiç birini yapmadıysam demekki sana saygı duyuyorum.
bende bu cümleye bıyık altından gülüyorum :))))
kimse kimseyi idare edemez,kimse kimseyi de kendinden daha fazla sevemez....
sevgili bahar hocam,
yueginizdeki sevgi dolu dusuncelerinizi ne guzel aktarmissin. Insanalrimiz arasinda sevgi ve sayginin yitik kaldigi gectigimiz yuzyilda ve su yeni asirda sevgi tohumlari yeniden yetermeli...
Aile hayatimizin sekteye ugrstildigi, kulturumuzun yok sayildigi bir ortama suruklenirken insanlarimiz, mutsuz ve huzursuzdur...
Umarim, insanimiz bu gecis donemini biranonce atlatir ve ozune doner diye dusunuyorum...
yazin icin tebriklerim pek cok...
Derin sevgilerimle o narin yuregine... Nadide cicegine selam olsun uzaklardan .. :)))
''Hepinize yuvalarınızda sağlık,huzur,mutluluk diliyorum.Tüm ilişkilerinizde saygı sevgi olsun istiyorum. Saygının olduğu yerde sevgi mutlaka vardır. Hayat uzunmuş gibi görünsede,göz açıp kapanıncaya kadar bir su misali akıp gidiyor.Biraz özveri, fedakarlık her şeyi halledecektir. Yeterki sevgileri almasını ve vermesini bilelim.Vefalı yüreklerden olalım. Vefasızlık yürekte çok derin ve onarılmaz yaralar açar!.. Sadakat ,hoşgörü ,tatlı dil ,güler yüz mutluluğumuzun temeli olacaktır.''
Aile yaşamına önem verenler, ailenin kutsal olduğunu bilenler için çok güzel tesbitler ve tavsiyeler. Yazarımıza teşekkürler, saygılar..
iyi niyetle yazılmış; ve fakat genel toplum bakışının ötesine geçemediği için, yazılma niyetinin hiçbir önem taşımadığı bir yazı.
"Sayın baylar,kadınlarımız birer nadide çiçektir. Eğer onlara gereken ilgiyi göstermezseniz susuz kalmış bir çiçek gibi onları soldurursunuz.Kadınlarımıza her zaman nazik davranalım,ama tabiri caizse kılıbıkta olmayalım."
yapmayın, ne çiçeği? bırakın bu nadide çiçek laflarını artık. bunlarla ayrımı devam ettiriyorsunuz erkeklerle aramızda.
hem şu, "kılıbık" da ne demek? açıklar mısınız bu sözü?
"Bir kadın nasıl idare edilir"
nasıl yani??!