BİR HAYALİM VAR KARAKOÇAN ÜSTÜNE

• 22 Şubat 2009 Pazar 08:09:09

Bir hayalim var Karakoçan üstüne. Korkularını yenmiş bir genç gibi tabir uyarsa ‘çakı misali’ ayakta durmalı ilçem her zaman. Yarın veyahut bir başka gün darda kalırsa eğer, bugün biriktirmiş olduğu hazineleri ile karanlık günlerini aydınlığa taşmasını bilmelidir. Her yönüyle elle gösterilecek bir ilçe olmalı ve onu işaret eden eller her gün daha da artmalıdır. (Uyan Ey Karakoçan, burası miskinler tekkesi değil!)
Bir hayalim var Karakoçan üstüne. İlçemin dört bir yanı mamur edilmiş, abad edilmiş ve ilçem halkının yaşam kalitesine katkı sağlamış alternatif alanları ile çağdaş bir görünüme kazanmış olmalıdır. Hayallerinize dikkat edin gerçekleşebilir kavlince bizler de gerçekleşmesini arzuladığımız bir ilçeyi tahayyül ediyor bu ilçenin somut olarak yaşamımızın kapsama alanına dâhil edilmesini istiyoruz. (Aç karnımıza TOKİ gerek. TOKİ gelecek dertler bitecek söylemi önemlidir.)
Bir hayalim var dostlar! Karakoçan insanı düzgün Türkçesi ile kültürlü tavrıyla hak ettiği, layık olduğu, müşerref addolunduğu payeyi alır, Elazığ’ın en büyük ilçesi unvanını aşarak vilayet olma yolunda mesafe kat eder. Bu yoldaki iniş ve çıkışlar için bütün ilçenin nefesi kullanılmalı ve kişiler yorulmadan toplumsal işbirliği ile sırt sırta, koltuk koltuğa, omuz omuza bu zorluklar alt edilmelidir. İlçeden herhangi bir şahsın bu yoldaki tıkanıklığı bütün ilçenin tıkanıklığı sayılmalı, herhangi bir şahsın yol açıcı hırsı yine bütün ilçenin yolunun açılması kabul edilmelidir. ( Büyünce ben de kamyon olacağım. Hacı Murat!)
Bir hayalim var Karakoçan üstüne. Kavganın, gürültünün, patırtının ortasında kalmayan bilakis sevginin, barışın huzurun membaında nefislenen, nemalanan, gıdalanan bir ilçe yüreği ortaya konulmalı ve bu yürek cesur yürek olarak adlandırılmalıdır. (Karakoçan da sulh, yine Karakoçan da sulh)
Bir hayalim var Karakoçan üstüne. Çarşıda pazarda caddede sokakta her neresi var ise bu ilçede dolaşan gezen kadınlarımız kızlarımız kem gözlerden uzak olmalı, bunlara göz ile yiyecek gibi bakanların, taarruz edenlerin hali pek yaman olmalıdır. (Ya da bu gözcüler şeklen erkek, ruhen kadın olmalılar.)
Bir hayalim var Karakoçan üstüne. İlçemin güzellikleri; geçmişi ve şu anı ile kâğıda dökülmeli ve bütün Karakoçanlıların evlerinde başucu kitabı olarak bulunmalıdır. Herkesin aynı duyguyu ve hissiyatı nefsinde yaşaması ve ortak yüreğin aynı şekilde atması için gerekli olan motivasyonun ve birlikteliğin sağlanmasına bu kitap harç olmalıdır. (İlçeyi kitap gibi okumak güzel)
Bir hayalim var canlar. İlçemin eğitim anlayışı kişisel menfaat ya da makam, mevki uğruna heba edilip bertaraf edilmemeli; çok seri bir şekilde ilçemin eğitim eksiklikleri belirlenmeli kişiler koltuklarının sağlamlığı için verdikleri enerjiyi eksikliklerin ortadan kaldırılması için de sarf etmelidir. Hayallerimizin vücut bulması için mutlaka ama mutlaka bu son hususun altının iyi çizilmesi ve ilçedeki her kafaya dank ettirilmesi gereklidir. Çevre illerde ‘camiye yardım’ diye gelen hayırsever ve yardımsever insanlara gösterdiğimiz cömertliği kendi ilçemizdeki okullara da göstermeli bu okullarda çıkacak olan tertemiz kızlarımızın ve oğullarımızın yarın ortaya koyacakları hizmetlerden dolayı bizlerde nasiplenmeliyiz. (Eğitimcilere eğitim şart abi, kimse gusura bakmasın. Ürün ortada)
Bir hayalim var Karakoçan üstüne. İlçem insanı birbirinin kuyusunu kazamayacak laf ile oyun ile hile ile. Alkışlayacak bir çivi çakanı ellerini kızartırcasına. Arkasına aldığı güç ile yalancı bahar rüzgârı yaratanlar ve etrafını toz buluta çevirenler bizim çocukların açacağı gerçek ilkbahar güneşi ile gözlerini kamaştıracak ve şapkasını çıkartıp yolumuzdan çekilecek elbet bir gün. Beklenen gün gelirse çekilen çileler kutsaldır kavlince bu ilçe halkının da yarın müreffeh bir hayat yaşayacağı aşikârdır. Lakin bu yarının zaman olarak uzunluğu kısalığı yine bizim elimizdedir. (Yine de çalışın derim.)
Bir hayalim var dostlar. Gençler kahve köşelerinde pineklemeyecek, kendisi için istihdam edilecek olan (ki ara ara yapılan yardımlarla) sanayi sitelerinde ve fabrikalarında ekmek parası kazanacak. Kişiye her ay ya da belli aylarda verilen yardımlar bu yolla kalıcı ve daha az yük getirici duruma sokulmuş olacak hem ilçe insanımız kazanacak hem de memleketimiz.(Damlaya damlaya ne hale geldik.)
Her mahalleye bir basketbol potası ya da daha genel anlamda semt sahası yapılacak sağda solda kavga çıkran çocuklarımız enerjilerini bu şekilde boşaltıp deşarj olacaklar. Ayrıca ilçede farklı branşlarda turnuvalar düzenlenmeli, gençlerin bunlara katılması için destek olunmalı, bu yarışmaların ve turnuvaların neticesinde kardeşlik, arkadaşlık ilişkileri sağlamlaştırılmalıdır. Bu yolla gençlerimizi uyuşturucunun ve sigaranın uzağında tutup daha sağlıklı birey olarak ilçe içinde yaşamını idame ettirmesini sağlamalıyız.(Ben de sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim.)
Bir hayalim var Karakoçan. İlçede her türlü yaşam bulan yazın hayatı desteklenmeli ve eli kalem tutan, gözü harf tutan herkes bu yolda teşvik edilmelidir. Kütüphanelerdeki kitap sayıları arttırılmalı, kitap fuarları düzenlenmeli, ilçemin meşhur kalemleri için imza günleri düzenlenmelidir.(Kitapsız lafının ortadan kaldırılması için önemlidir.)
Bir hayalim var Karakoçan. Yollar arabalar için olmalı, kaldırımlar yayalar için kullanılmalı. Bunu sağlamak için ilçedeki her bireyin katkısı sağlanmalı daha geniş yol ve daha boş kaldırım için katkı sağlamalıyız. Ayrıca çöplerimizi gelişigüzel ortaya atmamalı, poşetlere koyup çöp konteynerlerine atmalıyız. Daha temiz, daha sağlıklı bir ilçe için buna da riayet etmeli riayet etmeyenleri ikaz etmeliyiz. (Kaldırımlar şiirini bütün kaldırımlara yazmalıyız.)
Bir hayalim var dostlar. Karakoçan’ın türküsünü yazmalı ve bu türküyü kendisini Karakoçanlı olarak hisseden herkese söyleterek son zamanlarda zuhur eden olumsuz izlenimleri ezber bozdurtacak şekilde ortadan kaldırtmalıyız.(Türkücü geldi hanım!)
Bir hayalim var Karakoçan üstüne. Hayallerin gerçeğe dönüşmesi için yağmur duası gibi bütün ilçe bu yazıyı okuduktan sonra ellerini kaldırıp dua etmelidir. Ve herkes bu yazıyı bir internet çılgınlığı gibi en az on kişiye okutmalıdır. Okutmasanız öcüler yesin sizi. (Böcüler de olur.)
…
Âmin.