EVDEKİ DÜŞMAN

• 14 Şubat 2009 Cumartesi 13:07:31

Öylesine seviyorduki çocuklarını iki gözünden dahi koruyordu onları ekonomik varlıgının
gücüyle onların her istedigini yapıyor her istedigini alıyordu.
Taki işleri bozuluncaya kadar önce büyük bir keyifle yaşadıgı evini satmak zorunda kalmıştı ama bu dahi piyasadaki borçlarını kapatmaya yetmemişti dost akraba borçlar alındı yeni açılımlar yeni strateji belirledi ama olmuyordu ipin ucu kaçmıştı bir kere
akaşam eve gittiginde çocuklarıyla oynamak onlarla şakalaşmak bir nebze olsun dertlerini unutturuyrdu.
Birgün büyük bir alışveriş magzasında oglunun görüpte istedigi yoncak arabayı alamayınca baba çok kötü olmuştu kendince anlattı ogluna alamama sebebini çocuk bu anlamıyordu banene banene diyordu çünki bugüne kadar her istedigi alınmış ve şımartılmıştı nerden bilirdiki krizi parasızlıgı borcu .
Baba elini cebine attı 50 tl si vardı bunuda evin genel ihtiyacları için kullanacaktı ama oglu o kadar üzülmüştüki 20tl lik arabayı ogluna aldı kalan 30 tl ekmek tir kavaltıdır alırken kredi kartı aklına geldi kredi kartını genelde kullanmazdı ama aklına geldi yüzünde mutlu bir gülümseme belirdi kurtarıcısını bulmuştu aklına ne geldiyse sepete doldurdu limiti gerçekten çok yüksekti kormadan aldı alacaklarını sanki tüm dertleri bitmiş eski günlerini yaşıyordu mutluydu.
Artık kurtarıcısını bulmuş dört elle ona sarılmıştı bir ara ben ne yapıyorum diye düşünsede
aman inceldigi yerden kopsun diye mırıldandı bu gidişiin ne zaman bitecegini hesaplamaya başlamıştıki başbakanın KRİZ BİZİ HAMDOLSUN TEGET GEÇTİ söylemiyle umutlanıp işlerinin düzelecegini hayel etmeye başlamıştıki ertesi gün posta kutusunda gördügü banka gönderisiyle keyfi kaçmıştı zarfı açtıgında keyfi dahada kaçtı çünki baya açılmıştı en az ödemeyi bileödeyecek parası yoktu
Bunları düşünürken kapıdan içeri postacı girdi -kenan al....... senmisin
evet diye söylenince elindeki tomer zarfların en üstündekini uzatıp piyangon var diyerek uzattıgı zarfı alınca
-haaaa şurayada yakışıklı bir imza
Postacı kapıdan kıkınca ihbarnameyi eli titreyerek açınca anlından süzülen soguk teri hissetmemişti bile -bittim ben diye söylendi
EVİNİ SATMIŞ ARABASIZ KALMIŞ BUNLAR YETMİYORMUŞ GİBİ BİR SÜRÜ BORÇ YAPMIŞ
AMA DÜKKANI DOYMAK NEDİR BİLMEMİŞTİ
Yanında çalışanları odasına çagrıp -arkadaşlar maliyeden bir ihbar name geldi benim bu parayı ödemem imkansız ben artık pes ettim
usta başı -kenan bey maaşlarımızı mesele etme burası sizin kadar bizimde ekmek kapımız
kenan -ben çoktan pes ederdimde sizinde benim gibi çocuklarınız var onlariçin kurulmaya
çalışyım çalıştıkcada battım bitti sanırım
delip geçmişti kriz bu atölyeyi 15 kişi çocuklarıyla beraber işsizdi ama ülkedeki bu kötü gidiş öyle bir uyuşturma politikası ve küçümseme önemsememe duygusu içinde veriliyorduki halk aç olmasına ragmen kriz olmadıgına inanıyordu.
DÜNYADA VAR
Bizde var olmuş çokmu denirken yaşanan ekonomik kriz yandaş medyalarda konu dahi edilmiyordu sanal gündemlerle halk uyutuluyor ısmarlama ergenekon davası diye bir dava yorumlu haberlarle halka servis ediliyor halk kendi konusunu konuşacagına bu gereksiz konuyu konuşuyor ve gerçek gidişatı görmüyordu herkes işten çıkartılıyor işsiz bırakılıyr ve hükümet aslında işsizlik yok işten çıkarılanlarda bizi başarısız göstermek için asbaragas haberlerden ibaret her şey çok güzel türkiye sahlandı durmak yok yola devam
uykuya yatırılıyordu halk uyandırmak isteyenleride türlü bahanelerle malum davadan dolayı susturuyorlardı.
kenan o akşam eve düşünceli gitmişti oglu oynamak istedi -oglum hastayım sonra diye içeri gönderdi hanımı yanına gelip
-çokmu kötü
kenan gözlerini yere dikmiş sabit bir naktaya bakıyordu tek bir kelime dahi söylemeden karısına baktıiki gözünden iki damla yaş daha yere düşmeden hanımı kenana sarılıp
-yapma
kenan -seni herzaman sevdim
-bende bende dedi hanımı
kenanın ogluyla kızı salonun kapısını açmış anne ve babalarına bakıyorlardı
kenanın oglu ablasına dönüp-abla babam niye aglıyor
abla kardeşine ne diye bilirdiki babasını işlerinin bozuldugunu para kazanamadıgını nasıl anlata bilirdiki anlatmadıda
o kaşam karı koça geç saatlere kadar oturdular birşeyler konuştular ve yattılar kenan sabah erken kalkıp traşını oldu banyosunu yapıp işyerine gitti hiçkimseyle konuşmadan hocanın cuma hutbesine kadar kapısı kitli bürosunda oturdu selayla beraber camiye gidip bir kenarda hocanın anlattıklarını dinlemeden namazı bekledi
cuma namazından sonra dükkanına didip işcileriyle vadalaşıp helaleşti herşey ama her şey için helallik istedi işcileri bu dürüt onurlu adamı seviyorlardı
ustabaşı -düzelmezmi abi dedi kenan başını sallayarak olumsuzlugu belirtti herkes birbirne sarılarak vedalaşıp kepenkleri indirip kilidi kitledikten sonra anahtarı kenana uzattılar
kenan usabaşına -bak anahtar sende kalsın makinaları sat ve ödeye bildşgin kadar arkadaşların parasını öde
usta -peki abi diyip kenanı yanından uzaklaştı
kenan kafasını dagıtmak için deniz kenarına gitmeye karar vermiştiki bundan vaz geçip eve gitmeye kara verdi beyninden ne geçiriyordu kendide bilmiyordu oglu araba istediginde alamayacaktı kızını kolejde okutamayacaktı komşuları kendilerine acıyacaktı dostu düşmanı kendsine gülecekti aklındaki tek saplantı buydu ve bu ona çok acı veriyordu kendisini bu hale sokanları yok edip yok olmayı düşündü bu fikir manyıklı gelmedi
oturdugu evin önüne geldiginde evi sattıgı kişiyle karşılaştı
-kenan bey ne zaman boşaltacaksınız bir ay dediniz üç ay oldu ayıp ama kirayıda vermiyorsunuz zatentamam kiradan vaz geçtim evi boşaltında bizde kiradan kurtulalım
kenan suskun dinledi adam haklı diye düşündü -tamam abi bugün boşaltırız yarın taşınırsınız
adam şaşkın şaşkın kenana bakıp -bugünmü
kenan-bugün yarın taşının
adam şaşırmış ve sevinmiş olarak -hadi bakalım
kenan adamla tokalaşıp apartmanın kapısına yöneldiginde binanı üstüne yıkıldıgını sanarak irkindi aklı durmuş hiç birşey düşünemyordu eviv kapısına kadar nasıl geldigini zili çaldıgını hatırlamadan kapının açıldıgını karısının
-hayırdır
kenan hanımına birşey demeden yatak dasına yöneldi komidinin alt çekmecesini çekip soguk görünümlü metali arka çebine koyup salona geçti
hanımı mutfakta yemek hazırlıyordu yanına gidip arkasından sarılıp
-aşkımmmmm
karısı gülerek-bugün sevgililer günü
kenan-biliyorum
hanımı-hediyem
aldım verecem acele etme çocuklar kaçta gelir
hanımı birazdan gelirler
kenan -bak canım sizi çok seviyorum diyip hanımını anlından öptü
o sırada kapının ziliyle kenan heycanla kaoıya yöneldi geldiler galiba
yüregini bilmedigi bir heycan kaplamıştı sanki kalbi yerinden çıkacakmış gibi atıyordu
kapıyı açygında kızı ve oglu suratları asık yere bakıyorlardı
kenanne oldu ne bu surat
kızı kardeşine bakıp sus işareti yaptıysada ufaklık-baba servisci servis parasını istiyor
kenan güldü-bunamı üzüldün oglum yarın öderiz asma suratını gül hadi ufaklık -oley
diye bagrarak odasına koşunca kenan kızına dönüp -kızım üstünüzü çıkarıp salona gelin
çocuklar üstlerini degiştirip salona girdiklerinde babalarını yüzündeki gülümsemeyle
mutlu oldular kenanın kızı -baba işler düzeliyormu
kenan - düzeliyor kızım
kızı-niye evdesin peki
kızının bu sorusu karşısında afallamıştıki çabuk toparladı yorgunum dinlenmek için geldim pazartesi dinç başlamak için siz oturun annenizide çagrayım
mutfaga geçen kenan karısına uzun uzun baktıktan sonra --seni çık sevdim her şey için teşekkür ederim
derken karısı ensesinde bir sogukluk hissetmişti
--------yapma
evin içinde silah sesi yankılandıgında salondaki çocuklar ürkmüşlerdi karısı kollarından süzülerek mutfakta kanlariçindeydi
kenan koşarak salona geçti titriyordu önce oglunu yakaladı onunda kafasına silahını dogrutugunda ogluyla göz göze geldi çocuk korkudan tek kelime edememiştik silah sesiyle kızı çıglık çıglıga bagrıyordun yapma baba diye salonda kaçıyor kenan arkasından şugursuzca koşuyordu yakaladıgında kızının çıglıklarıyla silah sesi bibirlerinin içnde kaybolmuştu bile kızının cansız bedeni salonu kana buladıgında kenan silahı kafasına dayayıp ------buraya kadarmış
dedikten sonra tetige bastı

katil kimdi bunu düşünmek lazım teget geçti diyen yöneticimi yoksa onu evlerde yaşayan gizli katillermi bizler toplum olarak bunu sorgulamalıyız
katili katl yapan süreçlerdede etkenler çok önemlidir
bir kik kanalın dışında bu haberden hiç bahsedilmedi ve penbe tablolar çizilmeye devam edildi ve yeni gizli düşmanlar ortaya çıkana kadar bu konu unutuldu
belkide yeni katil bu yazıyı okuyanlardan biri garantisi varmı
ama şunu hiç unutmatın ÇOCUKLAR ÇİÇEKTİR