- 624 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
OKUYORSANIZ...
Okuyorsanız zenginsiniz. Yeryüzünün bütün ırmakları, kıvrımları ve coşkunluklarıyla sizin için akar satır aralarında. Bütün çiçekler, kokuları ve güzellikleriyle sizin için açar betimlemelerde. Kanatlarını ve gözlerini size sunar bütün kuşlar, masallarda; gâh Zümrüd-ü Ankâ gibi Kaf Dağı’na uçarken, gâh bir albatros gibi okyanus aşarken. Bütün insanlar tanıdık çıkar size, renkleri, dilleri ve kültürleri ne olursa olsun, öykülerde, romanlarda… Nihayet bütün şairler size sunar sözcüklerin en güzellerini, dizelerinde.
Okuyorsanız üstünsünüz. Var edeni, kâinâtı, dünyayı, insanı, varlık sebebinizi öğreniyorsunuz. Başka ülkeleri, milletleri ve kültürlerini tanıyorsunuz. İlgileniyor ve bilgileniyorsunuz. Başkasına ait olan her bilgi, okudukça sizin oluyor. Değişiyor, değiştiriyorsunuz; gelişiyor, geliştiriyorsunuz. Biliyorsunuz ve bir olmuyorsunuz bilmeyenle.
Okuyorsanız güvendesiniz. Hayat, zorlu bir yolculuk. Aşmaya çalıştığınız her tepe, tehlikelerle dolu. Bunlardan haberdar olup, bertaraf edebilmeniz, okuyup bilmenize bağlı.
Okuyorsanız özgürsünüz. Değil mi ki hepinizin ev-okul veya ev-iş çevriminde sıkıştırılmış, birbirinin benzeri mecburi hayatları var; ya okumayıp hayatı bunlardan ibaret zannedeceksiniz, ya da her yeni kitapla dünya çevriminde bir özgürlüğe yelken açacaksınız.
Okuyorsanız söz sahibisiniz. Olan biten üzerine söyleyecek sözü olmak ne güzel. Hatta böylece, olan olmadan, biten bitmeden konuşabilmek; doğruya doğru, eğriye eğri diyebilmek; olması gerekenin içinde, hep bir başkasından beklemeden, bazen de kendimiz yer alabilmek… ne güzel, ne onurlu, ne kadar insanca davranışlar.
Okuyorsanız yalnız değilsiniz. Herkes sizi terk etse de kitaplar sizinledir. Kitaplar, rafta durduğu gibi durmaz; yüzlerce binlerce yeni arkadaş getirirler hayatınıza. Bu arkadaşlara da küser, onlarla da kavga edersiniz ama onlar sizi asla terk etmezler, siz okumayı bırakmadıkça. Ne vefâlıdır onlar…
Okuyorsanız ne mutlu size!