- 987 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
AYRANCI HASAN'IN OĞLU CONİ BİTILS (9)
DOKUZUNCU SAHNE
FONDAN SES: (Perde açılmadan önce) Yıl 1975. Nisanın on dokuzu. Çarşamba. Gece. (Aynı dekor, telefon yok.)
MEHMET: (Öfkeli, volta atar.) Deli bunlar, deli!.. Beni tanımıyorlar, üstelik hakaret ediyorlar bana. Dinlemiyorlar beni. Günlerden beri “Senin adın ne?” diye sorup duruyorlar. “Benim adım Coni Bitıls” dedikçe benimle alay ediyorlar. Coni değilmişim ben… Adın ne, adın ne, adın ne?.. Çıldıracağım… Söyledim, şarkı da söyledim onlara. Yine de tanıyamadılar. En ünlü bestelerimi, hatta Coni Bitıls marşını dahi bağıra bağıra söyledim. Yine tanımadılar. Üç-dört gündür hep aynı… Devamlı sorguya çekiyorlar beni. Bestelerimi çalan ahlâksız Mozart’ın kafasında tabure kırdığım günden beri odadan da çıkarmıyorlar. Bu köşkte mahkûm muamelesi görüyorum. Bütün programlarım aksadı. Hayranlarım kim bilir bensiz ne hâle gelmişlerdir! Zavallı hayranlarım!.. Allah kahretsin, her şey alt üst oldu. Ne biçim insan bunlar!.. Serseriler, cahiller!...
(Aniden durur.) Yazacağım. Dün ve bugün başıma gelen her şeyi yazacağım. Bütün sırları ifşa edeceğim kamuoyuna. Yazdığım bu tarihi gerçekler elbet bir gün yetkililerin eline geçecektir. Bu reziller de cezasını çekecektir. Kaçırdılar beni. Mutlaka fidye isteyeceklerdir. Fakat yazacağım… Evet, şerefim beş para olacak ama tüm gerçekler ortaya çıkacak. Tarih, gelecek nesillere yanlış aktarılmayacak. Coni Bitıls’ın ne tür hakaretlere maruz kaldığı vesikalarla ortaya çıkacak.
(Yatağın altından kalem kâğıt çıkarır, oturup yazar.) Yıl 5549. Milattan önce. Aylardan cuma, günlerden nisan, perşembenin yetmiş dokuzu. (Elindekileri somyaya bırakarak) Evet, gitarımı ve teybimi çaldılar; ses çıkarmadım. Bu kepazelikler yetmiyormuş gibi, bu rezil adamlar ne yaptılar biliyor musunuz? Ey gelecek nesiller!.. Bu adi insanlardan ve onların ağa babalarından hesap sorunuz. İşte tarihin en büyük hakikatini açıklıyorum. Evet, beni dövdüler, yanlış duymadınız; beni, ben Coni Bitıls’ı dövdüler…
(Işıklar söner, bir projektör sahneyi aydınlatır.)
FONDAN SES: (Yavaş yavaş yaklaşan ayak sesleri işitilir.)
MEHMET: (Somyadan kalkar, korkarak kapıya bakar.) Geliyorlar, yine geliyorlar. (Fondan ses devam etmektedir. Ayak sesleri yaklaştıkça Mehmet dehşete kapılır, saklanacak yer arar.) Yine adımı soracaklar, yine dövecekler beni. Geliyorlar, geliyorlar…
FONDAN SES: (Gıcırtıyla açılan bir kapı sesi, sonra ayak sesleri, sonra sessizlik…)
MEHMET: Ne olur gelmeyin, bana bir şey sormayın! Yalvarırım, ne olur!
FONDAN ERKEK SESİ: (Ağır, ürkütücü ve yankılı) Adın ne senin?
MEHMET: Söyledim size, söyledim ya!.. Coni dediydim hani… Coni Bitıls dediydim ya!..
FONDAN ERKEK SESİ: (Yüksek tonda, ekolu, korkutucu) Adın nee?
MEHMET: Coni, Coni Bitıls!...
FONDAN SESLER: (Önce bir vücuda vurulan sopa sesleri, ardından kahkahalar ve yankıları…)
MEHMET: (Sopa sesleri işitildiğinde vücuduna vuruluyormuş gibi kafasını elleriyle kollayarak inler ve o köşeden bu köşeye kaçmaya çalışır.) Ah, vurmayın, ah!.. Durun, yalvarırım vurmayın!..Ah, imdat!..
FONDAN ERKEK SESİ: (Yankılı ve çıldırtıcı) Adın ne senin?
MEHMET: (Yerde inlerken) Coni Bitıls.
FONDAN SESLER: ( Üç defa sopa sesi, ardından kahkahalar…) Adın ne senin? Senin adın ne?
MEHMET: (İnatçı) Coni, Coniii!..
FONDAN SESLER: (Öfkeli) Coni mi? (Sopa sesi) Coni mii? (Sopa sesi) Coni mii? (Sopa sesi)
MEHMET: (Yerde kıvranarak inatla) Coniii!.. Conii!.. Conii!..
FONDAN SESLER: Coni miii? (Art arda vurulan sopa sesleri…)
MEHMET: (Bitkin, tükenmiş, inadından vazgeçmiş hâlde) Hayır hayır, değil… Coni değil… Ben Coni değilim. Sizin dediğiniz olsun. Coni Bitıls değilim ben!.. (Yavaş yavaş yerden kalkar.) Yere batsın böyle şöhret!.. Ne olur serbest bırakın beni!... Vazgeçtim şarkıcılıktan, meşhur olmayı istemiyorum artık!...
FONDAN SAZ SESİ: (Anadolu’nun yanık türkülerinden biri çalınmaktadır.)
MEHMET: (Saz çalan kişiyi arar gibi yaparak) Bu ses… Bu ses…Saz sesi bu!...
ANNE SESİ: Mehmet, evlâdım, Mehmet’im benim!..
MEHMET: (Ağlamaklı) Ana, anaaa!.. Nerdesin ana, nerdesin?
ANNE SESİ: Mehmet’im, bir tanem, yavrum!..
MEHMET: (Sağa sola koşuşarak) Anam, nerdesin biricik anam? Kurtar beni anaaa!
ANNE SESİ: Üstünü ört yavrum. Yatmadan önce üç Kulhüvalla, bir Elham oku. Allah’a dua et yavrum!..
FONDAN ERKEK SESİ: (Kahkahalar…) Adın ne senin, senin adın ne? (Sopa sesleri…)
MEHMET: (Sopa sesleriyle yıkıldıktan sonra) Vurmayın, tamam, vurmayın!.. Mehmet’im ben… Ben Mehmet Demir’im… Ayrancı Hasan’ın oğlu… Sazpınar’dan… Ayrancı Hasan’ın Mehmet!..
FONDAN SAZ SESİ
MEHMET: (Umutla kalkar.) Köyüm, köyümü istiyorum!..
KIZ SESİ: Meemet, seni çok seviyom Meemet!..
MEHMET: Ayşe!... Ayşe’m, nerdesin?
KIZ SESİ: Gel Meemet, seni çok özledim, gel gayrı…
MEHMET: (Sevinçli) Geliyorum Ayşe, geliyorum. (Kapıya koşar, açamaz. Kapıyı yumruklamaya başlar, hıçkırıklarını salarak yere yığılır.)
(Fondan gelen saz sesiyle birlikte perde iner)
SON
Erturan Elmas
İstanbul / 1978
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.