- 2580 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Güneşin Kızı
" Güneşin Kızı "
Yollarımın çıktığı her yerde sen olsan. Göz kırpan dalgalarla naz yapsan bana. Gel diyen buz mavisi ve turuncu parıltılar üzerinde, parmak uçlarımla süzülsem. Işık cümbüşleri içinden geçerek yavaş yavaş yükselsem güneşe. Martının özgürlüğünü kendi kollarımda, beyaz bulutlarda bulsam. Güneşe vardığımda orada bekliyor olsan. Sen güneşin kızını ararken kara gecelerde, ben hep buradaydım desen.
Gökyüzünde neler olmaz ki o an! Rüzgar çıldırmışçasına sallanmaya başlar ve kendi etrafında tüm hızıyla döner. Işıklar renk renk patlar güneşin içinden. Bulutlar sakladıkları çiçeklerini çıkarırlar dışarıya. Benim çiçeğim hanımeli olur. Zarifliğidir, tüm gösterişi hanımelinin. Ve doyamadığım mis kokusu, sarhoşluğudur bilincimin. Bu yüzden istiyorum hanımelini. Teslim olmak istiyorum bu dinginliğe.
Bulutlardan dökülen yaşlar, değdikleri her yere yaşama ümidi, sevgi ve dirilik verseler. Ve sen yalansız gülsen, gülüşlerin dudaklarından ellerime düşse hafifçe. Her biri gül yaprağına dönse ve ben o an milyonlarca kez yok olsam. Senin çiçeğin gül olsun güneşin kızı. Güneş bilgeliğiyle sırlarını konuştursa, kızıl tonlarla. Yapraklar filizlenerek gül ağacı olsa. Nefesimi içime çekip, gül kokuşlu bir üfürüşle evrene salsam. Bir işaret, bir yelteniş bekleyen sabır ve hasret timsali bülbüllerim yola koyulsalar. Rengi mavi, adı aşk olan parmağımla gül ağacını göstererek işte desem. İşte yanıp tutuştuğunuz, gözyaşı döktüğünüz, feryat figan ettiğiniz ama yine de kavuşamadığınız gülleriniz orada. Hadi bulun eşinizi. Dilediğinizce, artık istemeyeceğiniz ana kadar yaşayın beraber. Ya da özgür fakat acı dolu olarak dönün geldiğiniz yere.
Ve seni bulsam. Sen güneşin kızı hep benimle kalsan. Hayal demeden, gülüp geçmeden ödenebilen bir varoluş bedeli olsa bu..!
24.03.2002
—Metin GÜLTEKİN
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.