- 12832 Okunma
- 44 Yorum
- 0 Beğeni
ATALARIMIZDAN SAÇMA SAPAN SÖZLER !
Atalarımızın sözleri vardır hani uzun deneme ve gözlemlere dayanılarak söylenmiş ve halka mal olmuş, öğüt verici nitelikte olan ‘’atasözleri’’...
Ama bazı sözleri vardır ki yenilir yutulur türden sözler değiller. Bu sözler ne öğüt verici niteliktedir ne özlü sözlerdir ne de bir halka mal edilebilecek anlamlı sözlerdir. Aslında mümkünse dilimizden çıkartılması gereken sözler bunlar. Sanırım bunlar bazı bağnaz ve tutucu atalarımızın boş zamanlarında ya da kendi ruh hallerine uygun olarak türettikleri abuk subuk sözler olsa gerek ama bu sözlerin günümüze kadar geliyor olması ve hala da kullanılıyor olması düşündürücü gerçekten de. Yoksa bir insan nasıl söyler kendi karısına, kızına, çocuğuna ve hayvana hatta kendisine bile bu aşağılayıcı sözleri anlaşılır gibi değil...Umarım Türk Dil Kurumu bu tür sözleri lügatından çıkartacağı gibi toplumsal olarak insanlarımızın fikirlerden de çıkartmasını başarır.
Bu sözlerin bir çoğunda ne acıdır ki kadınlarımız oldukça aşağılanmakta ve kadını sadece çocuk doğuran, erkeğine itaat etmesini zorunluymuş gibi gösteren ve en kötüsü de şiddeti çok normal bir davranışmış gibi gösteren ‘’atasözlerimiz’’ bunlar. Bir kaç örnek vermek gerekirse şayet;
---Kötü kabağın kötü dölü olur
---Ağustostan sonra ekilen darıdan, kocasından sonra kalkan karıdan hayır gelmez
---Kadının sırtından sopayı, karnından sıpayı eksik etmiyeceksin
gibi.
Bu sözlerin yorumlarını sevgili okurlara bırakıyorum.
Bir de öylesine rasgele söylenen ‘’cümleler’’ var ki bunlar da çok ilginçler gerçekten de. Kadını hiç sayan sözler bunlar, mesela;
---Karşıdan iki kişi geliyor sandım, meğer bir adamla karısıymış
gibi.
Atalarımız bu sözlerle de yetinmeyip bir de deyimler kurmuşlar ve bu aşağılamayı orda da devam ettirmişler, mesela;
---Eksik etek
---Kaşık düşmanı
---Saçı uzun aklı kısa
---Kadınlar hamamı
gibi.
Hele bir de bu sözlerin bel altı türünden olanı varki nerdeyse hemen hemen hepsi nedense kadına yönelik ve oldukça da aşağılayıcı sözler bunlar. Burda bunlardan malesef örnek veremiyorum ama bu atalarımızın yüzleri kızarmadan nasıl söylemişler bunları hayret ediyorum...
Atalarımız diyorum ama bu sözleri söyleyenler benim atalarım olamazlar malesef !
Umarım bundan sonra atalarımız günümüz toplumunu değerlendirirken, toplumu gözlemlerken biraz daha dikkatli olurlar.
Sevgilerimle ...
Güldane Dal (20090206)
YORUMLAR
Atasözü atalarımızdan günümüze kadar gelen sözlerdir ve tek bir kalıbı da yoktur aynur engindeniz. Benim sözlerim değil bunlar ki benim sözlerimi yazıya döküyorum zaten. Ayrımını yapamadıysanız eğer diyecek bir şeyim olamaz tabiki.
Ben gücümü aklımdan alırım sevgili aynur engindeniz.
Yazımda kadın erkek eşitliği ile ilgili bir konu yok. Ben haklar konusunda bakarım bazı şeylere örneğin hiç bir birey diğer bir birey üzerinde baskı kullanarak zorla bir şey yaptırmamalı ya da söylememeli yani atalarımızın kadınlarımıza böylesi hakaret içerikli söz söyleme hakkına sahip olmamalıyıdı ama yapmışlar malesef ve siz de '' helal atalarımaza '' demekle atalarımızın yaptığı hataları üstlendiğiniz gibi bir de savunuyorsunuz bir KADIN olarak ama ben size helal olsun diyemiyeceğim malesef...
Bazı şeyleri incelerken de bir çok yerlere giriliyor olmasıda gayet normal bence.
gün döndükten sonra bal çıkaran arıdan
kocasından sonra yataktan kalkan karıdan
ağustostan sonra ekilen darıdan
haram olarak kazanılan paradan
hayır yok.
helal atalarımıza...ne doğru sözler bunlar
ayrıca
bir adamın bahçesinde kabak yoksa
bardağının altında tabak yoksa
evinde bebek yoksa
hanımında göbek yoksa
evinin yanında köpek yoksa
bundan hiç hayır yok.
bu atasözü değildir.gidin hangi profesöre sorarsanız sorun.ben hiç de duymadım...sizin sözünüz olmasın...
kadın ve erkek asla eşit değildir...bunu kabul etmeli herkes...ama bir taraf da diğerinden ezik değildir.allah herkese bir konum değer görev güç vb.meziyetler vermiştir..akıl olarak eşit olan her iki cins diğer hiçbir fiziki özellik de olmadığı gibi ruhsal olarak da eşit değildir.bunu düşünmek bana kendimi ezik hissettrimiyor.üniversite bitirmiş saygın bir işi olan,erkeklerin içinde onlardan daha iyi bir pozisyonda çalışan bir bayanım...ama kadın erkek eşitliğine inanmıyorum ve karşıyım...ben şimdi ezik miyim...
lütfen çakma atasözlerine itibar etmeyin.bu arada bazıları kıyıdan poyrazlama girip kurana islama ya da başka bir dine laf sokmasın.bunun bir faydası yoktur.
Sevgili Güldane
erkek ve kadın eşitliği çerçevesiyle
atalarımızın kadına bakış açısını etüd ederken kadının yanında olmak ve biraz da atalarımıza sitem etmek bir kadın olarak hakkındı. Çünkü günümüzde kadın hala hak ettiği yer ve mertebede değildir.
ben hata yapsalar bile atalarımı seviyorum. Ama tarihimiz gibi atasözlerini de incelerken tarafsız olmalıyız. Kadının sırtından sopayı karnından çocuğu eksik etmeme cümlesini
rahmetli babamdan dedemden amcalarımdan ve herkesten binlerce kez duydum. Bu cümleler bir devrin kadına bakış açısını açıklar. Ama bunun anlamı illaki atalarımızın kötü olduğu veya hepsinin kötü olduğu anlamına gelmez. Bir de bu sözlerin söylendiği zamana bir ışık yolculuğu yaparsak o tarihlerde batılılar köle alıp satıyordu.
Sayfadaki tartışmalar biraz kör döğüşüne benzemiş karanlıkta kimse nereye vurduğunu görmemiş
üzüldüm tabi
bugün hala çok ünlü bir söz vardır
at binenin kılıç kuşananın
bu sözü en çok elinden karısını kaçıran erkekler
için söylerler
Kadının erkeğin tapulu arsası veya tarlası olmadığına inanıyor ve bizlerle aynı konuşma ve eylem özgürlüğüne
sahip bir insan olarak kabul ediyor
kadınlar için daha güzel günler gelmesini temenni ediyorum
annem pantalon giyen kızlara kadınlara çok kızardı
rahmetli
kızım derdi ayaktan da su dökebilirmisin
eve gidince anneciğim derdim bak sen de kadınsın
neden söyledin bu lafı ona
ne bileyim oğlum derdi
biz öyle güzel yaşayamadık
yakışmış da kafire
kıskandım mı ne biraz
sevgilerimle
eline sağlık güldane
bana göre eğrisiyle doğrusuyla
yazının esintisinde karaladım birşeyler
sağol
kardanadam tarafından 2/14/2009 10:09:03 PM zamanında düzenlenmiştir.
Önce yazınızı ardında da yorumları okudum ve gördüm ki yine anlamak istediğimiz gibi anlamışız ve yine kendimize göre doğru olanları eleştirmişiz
İşte beni bu üzüyor. Yazının içeriğinde anlatılmak istenen ile yapılan yorumların ne kadar farklı oldukları ortada. Sizi dilimizden çıkması gereken ATASÖZLERİNİ örneklemişsiniz. Bazı dostlar " hiç mi iyi bir söz yok " diyerek tepkisini ortaya koymuş.
Ne yazık ki verdiğiniz örneklerin hepsi ATASÖZÜ ve geçmişten bu günümüze kadar gelmekte. Hiç kimse bunlar ATASÖZÜ değildir diyemez.
Ve siz katılıyorum sevgili dost. Bu gün insanı yeren ve utandıran sözler lügatımızdan çıkartılmalıdır. Ve bu bir an önce yapılmalıdır. Çünkü günümüzde de bu kadar bağnaz düşüncelere sahip olanlar bu sözleri örnek olarak göstermektedirler yaptıkları bağnazlıkları haklı çıkartmak için.
Teşekkür ediyorum değindiğiniz konu için. Kutluyorum kaleminizi ve sevgiler yüreğinize
sevgili Güldane'nin dile getirdiği ve gocunduğu şeye bak.
toplumda beğeni kazanmış sözlerden sevmedikleri.
dil kurumuyla da ilgisi yok. değiştiremez. elinde değil.
belli bir toplumda kabul gören ve asırlar boyu pişerek değerlenen sözler KÜLTÜRün yansımasıdır.
daha ne sözler var ah bilseniz. üstelik bizim insanımızın baştacı yaptığı sözler.
bunlar bizim varlığımız/tarihimizdir.
dil tarihtir.
dil varlığın temelidir.
dayatma ve sahte tarihleri geçiniz.
özdeyişlerin
herbirini genellememek gerek.
çoğu yöreseldir, dışa kapalı topluluklarda oluşmuştur.
iletişim azgınlaşınca, şimdiki nesiller de yakaladığı ilginç deyişleri/yani bu sözleri yerli yersiz kullanıyor olabilir.
yersiz kullanmasınlar.
ama
*aslını inkar eden eşşektir.*
o sözler de bu uygarlığı paylaştığımız insanların yani bizim atalarımızın, yaşamını, düşüncesini, hayata bakışını gösterir. zamana uymaz
ama
çok değerlidirler.
onlar tarihi halıntıdır. inceleme konusudur. b izim bizi doğru öğrenmemiz için.
inkar yok. kabullenmek ve bilinçlenmek var.
yaşam o zaman öyleydi, şimdi böyle.
umarım çok daha iyi olacak.
iyi olacak eminim,
çünkü Güldane'nin önümüze koyduğu ayna harika.
kutluyorum
*en büyük irfan kendini bilmektir?
saygılar
i.durmuş
sevgili güldane atalarımıza kızma onlarbu sözleri kesin,kez söğlememişlerdir bu sözleri bu günkü gibi çok uyanık ve işlerine geldiği gibi insanları kullanan bir kaç uyanığın laflarıdır
yoksa geçmişte vatanı için can veren kadınlara bu laflar edilmemiştir
birde kadının kadına yaptığını dünya birleşse yapamaz bir düşün ne dediğimi anlarsın
yazın çok düşündürücü ve insanların kendilerine özeleştiri yapmasına vesile olması gerekli bir yazı kutlarım
sevgiler
kadınlarımız öyle ki toplumda var olan bir düzen haline gelimiş kadınları ezmek böyle tarihten bu yana ezilenler hep kadınlar...
şu deyime takıldım ''saçı uzun aklı kısa''ne demek ya bu şu an kadınlar erkeklerin yaptığı işleri çok daha iyi yapıyorlar.çünkü şu an kadınlar kendilerinin de birçok işi yapabileceğini anladıkları için daha çok faaliyet içersindeler ve şimdi daha az sayıda kadın erkeğin herdediğini yapmıyor.geçmişte bu söz söylenmiştir ama o zaman kadın erkeğinin sözünden çıkmıyordu ve kadın sadece evde dört duvar arsında oturtulan bir varlıktı yani o zaman kadına bazı koşullar sağlanmıyordu ki bilip bilmeden söylenmiş sözler...
ablacığım çok güzel konuya değinmişsin emeğine sağlık
Gülce Göçer
balaban Kent Şairleri
yazıyı bir bütünlük içinde okuduğumuz zaman çok harika bir gerçeği ortaya çıkarıyor,yani eleştirilen noktalar iyi tespit edilmiş..
hele kadına ilişkin ata sözleri ki,ata erkil toplumun kirliliği...
atalar dokunulmaz değil.sonuçta bu sözlerin çıktığı gözlemler,ata erkil toplumun birer unsuru olan bu insanlarca edinilmiş..
çokça sevgilerle değerli arkadaşım..
Şimdi tiyatro çalışmasından çıktım, dün akşam girememiştim arıza yüzünden, ancak şimdi girebildim sayfana...
Eyvah! Konu, çok alanlı bir konu...
Antropolojik başlasak, çok gerilere gideceğiz, bugüne dönemeyeceğiz!
Sosyolojik başlasak keza gerilere tarihsel koşullarında yerleşik davranış ve duruş biçimlerini gözler önüne sermek gerekecek!
Teokratik başlasak, dinsel bir söylemin izdüşümünde kalacağız!
Folklorik bir yoruma girişsek ki Halkbilim de bunların hepsinden beslenir; Şiiri, şarkısı, türküsü, manisi, halkoyunları,atasözleri, deyimleri vb. gelenekleri, görenekleri türlü alışkanlıkları yansıtır!
Anatomik olarak yaklaşsak, cinsiyet ayrımı ve karşılıklı etkileşim; bu bağlamda biyolojik olarak yaklaşsak, cinsiyet ayrımının biyolojik gelişim evreleri ortaya çıkacak, kadının ve erkeğin sosyal rolünden tut da cinsel rolüne kadar çok şey ortaya konulacak!
Konu çok derin de, erkeğin tarihsel rolü daha ilk çağlarda avcılık ve toplayıcılık üzerine biyolojik gelişime de koşut olarak biçimlenince erkek daha etkin rol üstlenmiştir. Dış koşullarla uğraşırken daha etkin, kadın da mağarada, bugünün ev koşullarında daha içe dönük, edilgin olarak tarihin yapraklarına düşmüşlerdir.
Ataerkil yapının temellendirilmesi, biçimlenmesinde erkek egemen topluma kadar yol vermiştir.Birçok açıdan erkek tehlike karşısında da önde kalmıştır, aile kurumunda da sosyal kalkan görevini üstlenmiştir!
Erkek egemen toplumu savunma budalalığına düşmeden sayfandan ayrılacağım Dostum; bu senin girdiğin yazının üzerine çok açık biçimde söylüyorum ki sayısız köşe yazısı yazarım (geçmişte birçok da yazı yazmıştım, sayısını anımsayamıyorum!) öyle bir-iki sözcükle geçiştirilemeyecek
kadar geniş bir konu; "Ben yaptım, oldu"yla geçiştirilemez!!!
Güldaneciğim, erkekler için de kadın dergilerinde olumsuz hatırı sayılır ölçüde yazılar yayınlanıyor, sen rahatına bak!
Ben insan haklarının yanındayım, cinsiyet ayrımının nerede yapılması gerektiğini biliyorum, gerisi de paylaşabilecek demokratik zemini oluşturabilme niyeti ve samimiyeti, gerisi
eskiden ders alırım ama sırtımda taşımam, yeniyi boğmam!!!
Duyarlı Yüreğinden ve Kaleminden öptüm Can Dostum.
Dostçakal.
Müjdat Eraslan.
Atalarımız ki böyle düşünüp yazmışlar,herkesin muhtemel doğruyu kabul etmesini bekleyemeyiz.Tabikide hatalar olacak seneler önce kadın öküzden bile sonra gelirken sofralarda atasözlerinin de kadınlar hakkında iyi şeyler söylemesi beklenemez(çünkü varolan geriliğin farkında bile değildir insanlar) öyle bir şeydir ki eskiden kişiler hatalarının hata olduğunu bilmiyorlardı bazen.
Demem o ki ne atalarımızın bu sözlerine değil de şu anda bu sözleri kullananlara karşı çıkmalıyız belki de şu anda doğru sandığımız birçok hata var.Ve bizler belki bizde daha sonra yaşayacak insanlar tarafından eleştirileceğiz Tebrik ederim Güldane abla önemli bir konuya el bastığın için teşekürler
tamam nigar, buyurun siz inanın, buna bir diyeceğim yok. ama kadının durumunu 1400 yıl önce yazılanlara göre değerlendiren sizsiniz ve BEN mi bağnaz oluyorum??? şaşırdım bu kelimeye doğrusu. dinsiz falan diyebilirdiniz ama bağnaz?
herneyse, konu başkaydı, polemikten korktum ama ben de buna neden oluyorum sanırım. o yüzden din konusunu kapatıyorum burada.
(yalnız şunu söyleyeceğim -söylememe de ne gerek varsa- arkeoloji mezunuyum, antropolojide yüksek ve tarih bölümünde de doktora yaptım. 8 yıldır tarih öğretmeniyim. ayrıca bu konuda araştırma yapıp bazı dergilere yazılar yazıyorum.)
KADINLARIMIZ
Toprak öyle bitip tükenmez, /dağlar öyle uzakta,
sanki gidenler hiçbir zaman
hiçbir menzile erişemeyecekti.
Kağnılar yürüyordu yekpare meşaleden tekerlekleriyle
Ve onlar
ayın altında dönen ilk tekerlekti.
Ayın altında öküzler
başka ve çok küçük bir dünyadan gelmişler gibi
ufacık kısacıktılar
ve pırıltılar vardı hasta kırık boynuzlarında
ve ayakları altından akan
toprak,
toprak,
ve topraktı.
Gece aydınlık ve sıcak
ve kağnılarda tahta yataklarında
oyu mavi humbaralar çırılçıplaktı.
Ve kadınlar
birbirlerinden gizleyerek
bakıyorlardı ayın altında
geçmiş kafilelerden kalan öküz ve tekerlek ölülerine.
Ve kadınlar
bizim kadınlarımız:
korkunç ve mübarek elleri
ince, küçük çeneleri, kocaman gözleriyle
anamız, avradımız, yarimiz
ve sanki hiç yaşanmamış gibi ölen
ve soframızdaki yeri
öküzümüzden sonra gelen
ve dağlara kaçırıp uğrunda hapis yattığımız
ve ekinde, tütünde, odunda ve pazardaki
ve kara sabana koşulan ve ağıllarda
ışıltısında yere saplı bıçakların
oynak, ağır kalçaları ve zilleriyle bizim olan
kadınlar,
bizim kadınlarımız
şimdi ayın altında
kağnıların ve hartuçların peşinde
harman yerine kehriban başlı sap çeker gibi
aynı yürek ferahlığı,
aynı yorgun alışkanlık içindeydiler.
Ve onbeşlik şaraplenin çeliğinde
ince boyunlu çocuklar uyuyordu.
Ve ayın altında kağnılar
yürüyordu Akşehir üzerinden Afyon`a doğru.
NAZIM HİKMET
Fazla söze gerek yok sanırım... Değerli yazar ceşitli yorumlara, hos olmayan yorumlara gerekli cevabı vermiş...
'Şeriat ve Kadın' kitabı sanırım anlatmakta İslam'da kadının yerini..
Çokça sevgiler...
Kuran neden o günkülere hitap ediyormuş eylul hnm şaştım bağnazlığınıza. Kuran ın hükmü kıyamete dek geçerlidir. Nedense sanaldakiler ya avukat ya tarihçi araştırmak gerek aslındaya . Kuranı okuyun ilmihal tefsir ve göreceksinizki. Kuranı kerim IŞIK tutmada çoğu şeylere. Allaha inanan kuranı kerimede inanır. Siz bildiğini sanan ama haak ve doğru yoldakilere öcü gibi bakansınız. Aslada gerçeği göremezsiniz eylül sizing basit dediğiniz şeyleri o basit terkedelim bu basit terkedelim deyin ama hak yol tek oda Kuran rehber kudret eliyle yazılan bir kitap nasıl geçersiz olur iyimisiniz siz?
o kullandığınız fotoğraf size gerçekten yakışmıyor. o kişi -kendi düşüncesi ne olursa olsun- farklı seslere saygıyla yaklaşan biriydi. size yanıt olarak, son yazdığımı tekrarlayacağım (okumuyorsunuz çünkü bizim yazdıklarımızı):
"lütfen her konuya vatan-millet-ulu ceddimiz çığlıklarıyla atlamayın. her toplumun tarihinde vardır böyle sözler. avrupada yüzyıllarca kadınları cadılıkla suçlayıp yaktılar. şimdi engizisyonu ve onun temsil ettiği düşünceyi mahkum edebiliyor avrupalılar. kimse kalkıp ta "vay benim atalarımı aşağılıyorsun" diye bağırmıyor."
belki ülkemizi sevdiğimiz içindir, gericiliği alkışlayacağımıza eleştirmemiz? hiç düşündünüz mü bunu fikret bey? "tez-antitez-sentez" sürecini bilir misiniz? ilerleme ancak böyle mümkün olabilir. tabi sizin böyle bir derdiniz varsa??
Bakınız Fikret bey siz çok fazla hakaret etmeye başladınız ve sanırım ilk kez birisini engellemek zorunda kalacağım. Ayrıca bugünkü yazınızıda biraz önce okudum sevgili eylül1900'ün uyarısından sonra ve gereken yerlere de söyledim, dikkate alacaklarına inanıyorum ve size hiç bir şey söylemiyorum...
Birilerinin sizi deşifre etmesi gerekiyor. Sizler bu ülkenin hiç bir olumlu değeri yokmuşçasına, bulduğunuz her açığı ülke aleyhine kullanıp, Türklüğü ve Türkiye cumhuriyetini aşağılamanın peşindesiniz. Onun içindir ki hiç bir iyiliği,güzelliği konu edinmiyorsunuz. Her bardağın her tarafı boş oluyor size göre. bence göremiyor değil görmek istemiyorsunuz. bu ülkeye düşmanlığı kendinize misyon edinmiş zararlı kişilersiniz. Sizinle aynı sitede bulunmak utanç verici. çok şükür ki üç- beş kişisiniz.
Güldane hanım ; bahsettiğiniz olaylar en çok Güneydoğu bölgesinde oluyor. Fakat ben bunları bahane edip o yörenin halkını aşağılama gafletinde bulunmam. Orada yaşayan kardeşlerim bu tür zulümlere yıllarca maruz kalmışlarsa eğer, onlara bunu yapanları sorgulamam gerekir. O halkın ne suçu var ki ? Siz tam tersini yapıyorsunuz. karalamayı misyon edinmişsiniz kendinize.
Fikret TEZAL tarafından 2/6/2009 5:08:06 PM zamanında düzenlenmiştir.
Neden bu anlamsız, içi boş hatta yanlı sözlere sahip çıkıyorsunuz anlamıyorum? Kadınlara duymuş olduğunuz saygı bumudur yoksa kin mi demeliyim? Atanız elinize silah verip '' git kardeşini öldür ve namusunu temizle'' dediğinde vuracaksınız öyle mi? Yani sizlere emredilen gerici, bağnaz düşüncelere neden bu kadar sahip çıkıyorsunuz? Bir şeyleri kaybetme korkusu içerisindemisiniz yoksa güç gösterisinde mi bulunuyorsunuz ki bence öyle gibi görünüyor yaptığınız yorumlardan...
Yazımda atalarımızı aşağılamıyorum tam tersi atalarımız aşağılıyor kadınlarımızı diyorum. Bilmem anlabiliyormuyum Firet TEZAL?
Biraz daha dikkatli olunuz okurken ve yorumlarken !
atalarımızın aşağılanması yorumunu siz yapıyorsunuz. kimse böyle birşey söylemedi. güldane hanımın yaptığı, ataerkil bir toplumdan -bu herhangi bir toplum da olabilir- çıkan kadınla ilgili atasözleri.
lütfen her konuya vatan-millet-ulu ceddimiz çığlıklarıyla atlamayın. her toplumun tarihinde vardır böyle sözler. avrupada yüzyıllarca kadınları cadılıkla suçlayıp yaktılar. şimdi engizisyonu ve onun temsil ettiği düşünceyi mahkum edebiliyor avrupalılar. kimse kalkıp ta "vay benim atalarımı aşağılıyorsun" diye bağırmıyor.
ayrıca başka bir konuda, başka bir sayfada yazdığınız bir yazıda güldane hanıma gönderme yapmanız da hiç hoş kaçmadı fikret bey.
güzel bir konu tartışılıyor, o yüzden konuyu din'e döndürüp polemik yaratmak istemiyorum, insanların inançlarına saygılıyım. fakat nigar bedirhana yanıt vermeden duramayacağım.
o ayeti yorumlayışınız doğrusu gülümsetti beni. aslında günümüzde bu sık sık yapılıyor. kutsal kitaplarda geçen, ve günümüzde geçerliliğini yitirmiş ifadeler, günümüze uyarlanmaya çalışılıyor. sizin de yaptığınız bu. bilmediğimi düşünüyorsunuz, ama ben bir tarihçiyim ve bütün kutsal kitapları okurum. ve onlara sadece tarihi açıdan yaklaşırım, tarihi açıdan değerlendiririm.
kur'an, 7.yüzyılda, yarı göçebe yaşayan, kendine ait bir yazılı edebiyatı bile olmayan, feodal, ataerkil bir topluma yazılmıştır ve elbette, çağına ve o topluma göre ileri şeyler söyler. fakat ÇAĞINA GÖRE.
ben de onu tarihi açıdan değerlendiriyorum. sadece konuya örnek vermek için bu ayeti kullandım. isterseniz siz de kur'an'ı daha dikkatli okuyun. ya da sadece inanın, bu sizin bileceğiniz bir şeydir. sizin inancınıza saygılıyım.
Ataların soyu tükenmez de, sizin ışınlanmayı ya da onları ışınlamayı becerebilmeniz lazım:)))
Yazıların, şiirlerin, şarkıların, manilerin, makalelerin kadına bakış açısını irdelemekle, Atasözlerini birbirine biraz karıştırıyormusunuz ne?
Bilirsiniz, "ben bir atasözü yazayım bari" diyerek yazılmıyor Atasözleri. Bir insan ömrünün çok ötesinde tecrübeler, gözlem ve pratiklerle oluşmuş.
Eğer Atasözüyse yani bahsedilenler, mutlaka tecrübe gözlem ve pratik uygulamaları ve sonuçları kesinleşmiş bilinen olaylardan kaynaklanır.
Birkez daha belirteyim, akla uymayan bir söz varsa, Atasözü olup olmadığından şüphelenmek gerekir önce.Eminsek de, biz neyi yanlış anlıyoruz diye kendimizi sorgulamamız gerekiyor.
Yazınıza atasözlerini traif ederek başlamışsınız zaten, ama örneklemeye gelirken, "söz" değil, "atasözü" diye belirtmişsiniz vurgulayarak özellikle.
Son yazdığınız manilerde bile kadını aşağılayan bir özellik göremedim ben.Çoğu bugün dahi geçerliliğini koruyan şirin anlatımlar:)
Ha , gerçi aralarında "hanımında göbek yoksa" kısmı belki bugüne bakılırsa aşağılama olarak görülebilir.)
Ama onu zaten kadın da diğer kadınlara da yapabiliyor. Ataerkillikle alakası yok:)
Diğer bir husus, yazma, çizme, deme gibi sanatsal faaliyetleri daha çok erkeklerin yapıyor olmasında ve de diğer insanlara yaymasında aramayı da düşünebiliriz.Atasözü olacak süreçten geçmiş deyişlerin kaynağının kadın deyiciler olduğu bölümlerinde de belki erkekleri aşağılayan hususlar da vardır.
Yoksa bile, bugün halihazırda yaşayan, ama geleceğin muhtemel ataları olanlara durumu dengelemek için görev düşüyor demektir.
:)
Yaşamadıkları için mahkemeye veremeyiz de ama muhakeme edebiliriz değil mi sevgili erolbasci? Ayrıca atalar soyu tükenen varlıklar değiller sanırım :)))
Bu yazdıklarım ''internet geyikleri''nin yazdıkları sözler değiller malesef . Ayrıca yazımda da belirtiyorum sözler, atasözleri ve cümleler diye yani sadece atasözleri ile sınıflandırma yok kaldı ki önemli olan bence yazılanların içeriğidir diye düşünüyorum ve o anlamda da bu sözleri söyleyenler benim atam falan değiller malesef.
Örnekleri açıklamanıza gelince gerçekten de ''bravo'' size:)) Ancak bu kadar güzel açıklanabilirdi düşünceniz doğrultusunda:))
Hani diyorum darıyı anlamışsınız da diğer kısmını kendi düşüncenize göre yorumlamışsınız gibime geldi.Aslında o söz ya da mani ya da bilmem ne her neyse , oldukça uzun ama sizin için yazayım, ama bu bir kaç sözlerin de toplamı aynı zamanda ;
adamın yürümesse bindiği at
sözünde gitmesse kazandığı evlat
denginde değilse aldığı avrat
yeri yurdu sat
kendini de denize at
***
gün döndükten sonra bal çıkaran arıdan
kocasından sonra yataktan kalkan karıdan
ağustostan sonra ekilen darıdan
haram olarak kazanılan paradan
hayır yok.
***
bir adamın bahçesinde kabak yoksa
bardağının altında tabak yoksa
evinde bebek yoksa
hanımında göbek yoksa
evinin yanında köpek yoksa
bundan hiç hayır yok.
Sözlerin özleri gayet açıktır: Ataerkil bir toplumun kadını aşağılaması, ikinci sınıf insan muamelesi yapması, kadına şiddeti normal göstermesi vs. vs. sevgili erolbasci.
Ben yazımda atalarımızın her söylediği yalnıştır demiyorum sadece saçma sapan olanlarından bahsediyorum sevgili Fikret ! Ayrıca yazım oldukça açık ve anlaşılır. Eğer anlamadığınız bir nokta varsa söyleyin açıklıyayım. Şu hakaretlerinizden de vazgeçin artık, yakışmıyor sizin gibi bir beye...
Kendinizi bir kadın olarak ezdirmiyorsanız size ne mutlu suzan can ama ezilenlelere de göz yummamak lazım değil mi? Hani diyorum bir de yorum yaparken daha kibar olsanız iyi olur bence...
Dinde kadını aşağılamıyı da başka bir yazımda yazarım sevgili Nigar...
Düşüncelerinizi açıklarken yine söylüyorum şu saldırgan sözlerinizden vazgeçiniz bence yoksa bu sözlerin üzerine de yazarım :))))
Guldane Dal tarafından 2/6/2009 3:10:38 PM zamanında düzenlenmiştir.
Bir toplumun dili, yaşamının yansımasıdır. HAla kadınlar Aile mahkemelerinde yargılanıp sokak ortalarında doğrandığına göre,
Sözlerin en güzellerini de kulansanız ne işe yarar acabâ?
KAdına insan olduğu hakkını verip, insanca yaşatmadıktan sonra.
Yine güzel bir yazıydı...Yürekten tebrik eder, sevgiler, saygılar sunarım.
kehya tarafından 2/6/2009 1:21:14 PM zamanında düzenlenmiştir.
Altanow
arkadaşımız çok doğru söylemiş....
Erkek eldeğmemişliğe önem verir, kendi elinin kirliliğini sorgulamadan...
Namusun karşı çinsin bacak arasında kavranması basitliğine kadar götürür erkeği bu anlayış....
Eşitlik ağızda sakızdır ama erkek egemen toplumda
eşitsizliği kadın yaşamaya mahkumdur.
Her ilişkide olduğu gibi kadın erkek ilişkisinde de gerçek çözüm GÜVEN den geçer.
Kaç erkek karısı '''artık sana olan sevgimi kaybettim ayrılmak istiyorum'' dediğinde saygıyla karşılar? İki elin parmağı kadar çıkmaz..
Aynı şey açıkca söylenmeden yasak ilişkilerle erkek tarafından rahatça yapılır,
Erkeğine güvenini kaybetmiş kadını suçlamayan kaç kişi vardır?
İşin özeti şudur ve erkekler için cesaret ister:
'''Benim aldatma hakkımın başladığı yerde senin kide başlar''''
diye karısına söyleyebilen kaç erkek vardır...?
Arslan Tuğrul ÖZER
Arslan Tuğrul ÖZER
Sayın Yazar ; ''Cennet annelerin ayaklarının altındadır '', ''Âlimin mürekkebi,şehidin kanı gibidir '', ''Bir günlük emek,bin günlük ibadetten daha değerlidir '' ''İlim Çin'de de olsa gidip alacaksın '' gibi Hadis ve atasözlerimizin varlığından da hiç haberiniz oldu mu sizin ? Niçin bu güzelim ülkenin ve atalarımızın sadece olumsuzlıkları sizin ilgi alanınıza giriyor da, iyi olan, güzel olan her şey ilgi alanınızın dışında kalıyor ? Böyle bir misyonunuz mu var acaba ? Sanatçı objektif olmalı, yanlı tutumunuz sizi bu ülkeye ve atalarımıza düşman etmiş maalesef. Çok derin araştırmak mümkün olsa eğer, bize atasözü diye yutturmaya kalkıştığınız zırvaların ardında mutlaka sizin de bir kaç göbek ileride bir büyüğünüz de çıkabilir..
Sizi insaflı olmaya davet ediyorum Sayın yazar !
Fikret TEZAL tarafından 2/6/2009 11:27:38 AM zamanında düzenlenmiştir.
kadınlarınız sizin tarlalarınızdır, tarlaya nasıl isterseniz öyle varın" bakara suresi, 223. ayet) kolay gelsin... eylul 1900 bunu yazmışsınız ama anlamını bilmeden Eşlerinize helal yönlerden yaklaşın denmekte.Malesef bilmeyen doktor candan eder insanı.
Bilmeyen hoca yada dini bilgisi zayıflarda dinden .Lütfen daha detaylı okuyun göreceksinizVe islamda kadına değer veriilmiştir
. Cennet annelerin ayakları altındadır onlara üf bile demeyin denmekte.
Eğer yolunda birşeyler düzgün gütmiyorsa o o kişidendir. Atasözleri içerisinde geçmez yazdıklarınızın çoğuda guldane hnm .
1-kötü kabağın tohumuda verimli olmaz.. ve neslini düzgün çoğaltamaz..
2-darı yani mısın ağustos ayında ekilirse verim alınamaz..
güneş ışıklarına doyamadığı için mısır veremez.. eşlerinde erken kalkıp ev işi çocuk bakımı geç vakte kalmasın anlamında kullanılmıştır..
3-kadının sırtından sopayı .......... bu bir atasözü değildir..
kusura bakmayın ama bence açıklamalarda en az başlık kadar saçmalık olmuş..
ve deniz beye tüm içtenliğimle katılıyorum..
bunları yazabiliyorsak ezilmişliğimiz nerede?
kadınım ,çalışıyorum ve ezildiğimi asla düşünmedim..
ezilmek duygulardadır..
bir takım duygularınızı bu şakilde tatmin etmeyin lütfen...
"Umarım bundan sonra atalarımız günümüz toplumunu değerlendirirken, toplumu gözlemlerken biraz daha dikkatli olurlar."
:)
BU cümle çok hoş olmuş. Atalarımızdan özellikle rica edip bu türden sözler çıkartmamalarını isteyeceğim.:))
Gelip bir baksınlar şimdiki topluma, sonra dönüp "Atasözlerini" yeniden düzenlesinler.
İnat ederlerse de mahkemeye veririz:)
Şaka bir yana,
Keşke biz de atalarımızın binde biri kadar, yazdıklarımıza dikkat edip özen gösterebilsek.
Atasözü ne demektir?
TDK şöyle açıklıyor Atasözünü;
"atasözü
is. (ata’sözü) Uzun deneme ve gözlemlere dayanılarak söylenmiş ve halka mal olmuş, öğüt verici nitelikte söz, darbımesel"
Yazıda eklenen sözler bu açıdan değerlendirilmeli.
Uzun deneme ve gözlemlere dayanılarak söylenmiş söz ise, Atasözü dediğimiz şeye saygı duymamız gerekiyor.
Pratikte defalarca denenmiş ve doğruluğu testedilmiş demektir bu durumda söz.
Öğüt verici olup olmadığına bakılmalı.Alabilecek bir öğüt bulabiliyor muyuz sorguamalıytız?
Bu sorgulamalardan netice alamadıysak her internet geyiğine "Atasözü" yakıştırması yapmamalıyız.
Yazıda verilen örneklere bakalım;
1----Kötü kabağın kötü dölü olur
2---Ağustostan sonra ekilen darıdan, kocasından sonra kalkan karıdan hayır gelmez
3---Kadının sırtından sopayı, karnından sıpayı eksik etmiyeceksin
Bir numaralı örnek bana göre Atasözü olabilir.Zira "kötü tohumdan kötü mahsul alınır" önermesi bana mantıklı ve doğru geliyor.Neresi kadınları aşağılamakla özdeşleştirilmiş anlayamadım?Öğüt de veriyor. Tohum ıslah edilmeli vb.
2. örnek için uzun deneme ve gözlemlere dayanan bilimsel uygulamalı sonuç diyebiliyormuyuz?
Ağustosdan sonra darı ekmeye çalışanlar uzun süre gözlenmiş ve darıların başak vermediği test edilmiş demektir bu durumda bu söz Atasözü ise.Kocasından sonra kalkan karı hususunda da benzer uzun süreli deneme sonuç ilişkisinin varlığını kabul ediyorsak bu cümleye Atasözü diyebilirsiniz. Yoksa bu cümleye Atasözü demekle kendi kendinizle çelişiyor olmanız gerekli.
3.cümleyi de Atasözü açısından incelediniz mi bilemiyorum.
O cümleye fazla girmeyeyim makaleler çıkar:)
Ancak uzun süreli deneme ve gözlemlere dayanıp dayanmadığını kendi aklımızla da bulabiliriz.Bu çağda bunu daha çok yapabiliriz diye düşünüyorum.
Atasözü olduğundan eminsek şayet, o zaman da geçmiş deneme ve tecrübelerden nasıl böyle bir sonuç çıkmış diye sözün özünü anlamaya çalışmalıyız.Atasözünü redde değil.
Güldane hanımın yazdığı sözler atasözleridir, bunlara itiraz etmek yerine geçmişte ki zihniyetin bu günde hükmü yoktur demek daha doğrudur.
Kaldı ki bütün atasözleri diye yazılanlar atalardan gelen miras da değil pek çok hadisin uydurma olduğu, daha sonra saçma sapan insanların bir şeyler karalayıp onları hadis olarak ortaya atması gibi atasözlerimizde de böyle yıpranmalar olmuştur.
Bütün mesele o zaman neden söylenildiği değil bu gün o atasözlerine itibar edip edilmemesin de saklı ve anladığım kadarıyla günümüz de kadını o denli aşağılayan zihniyet çok da itibar görmüyor…
Emeğinize sağlık.
:)) güldane hanım, bazen benim aklıma geliyor böyle konular açmak, sonra "hadi boşver" diyorum; ama doğrusu artık kıskanmaya başladım sizi.
bu arada yazdıklarınıza katılıyorum... VE EVET BUNLAR ATASÖZLERİ.
durun ben de "kur'an'da kadınla ilgili Sûreler"i bulup çıkarayım :) sanırım bu kez taşlarlardı artık. recm kurbanı olurduk.
(yine de bir tane yazmadan edemeyeceğim: "kadınlarınız sizin tarlalarınızdır, tarlaya nasıl isterseniz öyle varın" bakara suresi, 223. ayet) kolay gelsin...
denez_tayanç a katılıyorum.
yazdıklarınız atasözleri değil,argocular tabir ettiğimiz
argo,kesimlerin-deyimlerinir.
kültür düzeyimizin ilerledikce,bunların kalkacağı kesindir.
zaten,bu tür deyimlerin nerede ve kimler tarafından kullanıldığı az çok biliniyor,hepsini-atalarımız-diye genelleştirmek,edipalilere,şehbedrettinlere,yunuslara,mevlana lara hakarettir.
saygılar.
Yazdıklarım atasözü deniz_tayanç. Ben bir kaç yıl önce bir derleme için iki kitap okudum daha doğrusu sözlük Ömer Asım Aksoy'un ATASÖZLERİ SÖZLÜĞÜ ve DEYİMLER SÖZLÜĞÜ ki bunlar oldukça kalın kitaplar ve ben bunu sayfa safa okudum ve içinde ne kadar kadını aşağılayıcı sözler varsa çıkardım yazar bir arkadaşın yazacağı bir yazı için ki netten de okumadığım sayfa kalmamıştır her halde konuyla ilgili yani ne bulduysam okudum ATASÖZLERİ hakkında.
Ayrıca kadına yönelik aşağılayıcı sözleri dünyanın neresinde olursa olsun ve kim söylerse söylesin bu doğru değildir bence ve sahip de çıkılmamalıdır bu tür ucube sözlere.
Bakınız ben size bir kaç örnek daha sayayım isterseniz;
---Delikli boncuk yerde kalmaz
---Altın ateşle, kadın altınla, erkek kadınla imtihan edilir.
---Dişi köpek kuyruk sallamazsa erkek peşinden gitmezmiş.
---Kadın erkeğin şeytanıdır.
---Kadının şamdanı altın olsa mumu dikecek erkektir.
Gördüğünüz gibi saymakla bitmiyor bu tür sözler ne acıdırki...
Guldane Dal tarafından 2/6/2009 3:13:55 AM zamanında düzenlenmiştir.
atasözlerinin nesilden nesile aktarılması durup dururken olmamıştır. hiç bir ebeveyn çocuğuna kötü bir nasihat etmez. tecrübelerini aktarır. o an içinde bulunulan durumun, yaşanılan olayın, karşılaşılan problemin değerlendirmesini yapar. lafıda fazla eveleyip gevelemek istemez. bir cümleyle anlatır. anlayana sivrisinek saz anlamayana davul zurna az misali. önemli olan söylenmiş olan sözlere uygun hareketlerin tekrarlanmasıdır. bizler ataların her söylediği sözü değil yaşadığımız an ın çağrıştırdığı atasözlerini hatırlarız. keşke atalarımızerkek ya da kadın, küçük ya da büyükolsun bu sözleri söyleyecek vakaları yaşamasaydı. keşke bizler bu sözleri kullanacak benzeri olaylara şahit olmasak. gelecek nesillere iyi sözler bırakmak için bilinçli, arınmış-berrak bir toplumun bireyleri olmalıyız. bana değmeyen yılan bin yaşasın diyen atamız bu sözüyle insana zarar vermeyen tabiatının gereğini yapan yılana karşı hayvansever biri de olabilir, aksine başkasına yapılan zulme ses çıkarmayan haksızlıklara kendine yapılmadığı sürece karşı durmayan nemelazımcı biri de olabilir. siz bu sözü duruma göre yorum olarak kullanabilirsiniz. o anki algılayışınız çok önemli. duyarlı, eğitimli bir toplumda sözünü ettiğiniz atasözlerinin kullanılmasına gerek kalmayacağı kanısındayım.
saygılarımla.
eminali tarafından 2/6/2009 1:38:56 AM zamanında düzenlenmiştir.
Sevgili Güldane,önemsizmiş gibi görülüp hiç te değinilmeyen fakat toplumun yapısına çok önemli etkisi olan bu ata sözleri ile ilgili yazın umarım bizleri bu sözler üzerinde düşündürür ve bu ata sözlerini daha derinden incelememizi sağlar.Toplumumuzun ataerkil yapısı nedeniyle toplumsal yapının çok önemli yönünü taşıyan kadınlarımıza aşağılarcasına söylenmiz sözlerinse ne sözü olursa olsun kabullenmesi mümkün değildir bence.Ben cede Türk Dil Kurumu özellikle toplumun yapılanması anında yani ilk eğitimde bu tür sözlerin doğru olmadığını anlatan bir proğramı müfredata eklemesi gerekir.Dünyaya mal olmuş bilim,düşünce ve edebiyatçıların evrenselleşmiş özlü sözleri
de sanırım okutulmalıdır eğitim yapımızda.Ezberleterek değil,tartışarak irdeleyerek.İşte mesela yazınız bana bu düşünceleri filizletti.sevgilerimle.
Ben yazımda atalarımızın SAÇMA SAPAN olan sözlerinden bahsediyorum iyi olanlarından değil sevgili deniz_tayanç ki yazdığınız örneklerde de görüldüğü gibi dünyanın neresinde olursa olsun ve kim söylerse söylesin kadına nasıl bakıldığının göstergesidir gerçekten de....
Sevgilerimle.
Guldane Dal tarafından 2/6/2009 12:34:21 AM zamanında düzenlenmiştir.
Atasözü ve deyimler sözlüğünde bunlara rastlayabilir miyiz?
Ana gibi yar, Bağdat gibi diyar olmaz. Yazınıza bir katkı benden.
Bir kadin kisik sesle konusuyorsa birsey istiyor demektir.Sesini yükseltiyorsa bilin ki istedigini elde edememistir...
-Anonim-
Karisi güzel olan adam mutlu olur. Güzel olmayan ise filozof...
-Sokrates-
Bir erkek ölürken kipirdayan son yeri, kalbidir. Bir kadin ölürken,dili...
-George Chapman-
Erkek hissettigi, kadin göründügü yastadir.
-Moltimer Collins-
Kadin pesinde kosmanin zarari yoktur. Zarari veren onlari yakalamaktir.
-Jack Davies-
Bir sürü erkek basarisini ilk karisina borçludur. Ikinci karisini da basarisina.
-Jim Backus-
Kadina inanan, kendini aldatir. Inanmayan da kadini aldatir.
-Çin Atasözü-
Erken kalkmayan avrat, söz dinlemeyen evlat, mahmuzla gitmeyen at; kapinda varsa kaldir at.
-Türk Atasözü-
Zengin dullar bir gözleriyle aglarlar, öbürünü kirparlar.
-Miguel De Cervantes-
Kadin psikolojisini otuz yildir incelememe ragmen büyük soruya cevap bulamadim. Gerçekte kadinlar ne istiyor?...
-Sigmund Freud-
Bir kadin ayni zamanda hem sevdali, hem anne olamaz...
-Andre Maurois-
Altin atesle, kadin altinla, erkek kadinla imtihan edilir.
-U.S.A-
Evlenmeden evvel gözlerinizi dört açin. Evlendikten sonra yari yariya kapayin.
-PORTEKIZ-
Hiç bir mutfak iki kadini alacak kadar zengin degildir.
-SUDAN-
Ilk karini sana Allah, Ikinci karini insanlar, üçüncüsünü ise seytan gönderir.
-JAPON-
deniz_tayanç tarafından 2/6/2009 12:25:45 AM zamanında düzenlenmiştir.