3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1743
Okunma

Bir Dünya var içinde kıtalar kıtalar içinde ülkelerden oluşan .Türkiye de bu ülkelerden birisi içinde bir çok toplumun birlikte yaşadığı her toplumunda kendine has bir kültürü bir yaşam biçimi vardır.Dünya da bir yaşam dengesinin kendine has kuralları bireyin,toplumun,doğanın ve gördüğümüz her şeyin bu kurallar yerinden şaştığı zaman küçük çatışmalar engel olunmazsa büyük çatışmalara dönüşebilir.
Her ülkede yaşayan toplumların kendine has yaşam biçimi bir kültürü olduğundan bahsetmiştim bu konuyu biraz açmak istiyorum; Buna şöyle bir örnekle yaklaşabilirim bir ülke içinde şehirler ve o şehirde doğuyup büyüyen insanlar ülkelerine vatanlarına sahip olduklarının yanı sıra o şehri bir başka benimserler kendi şehirlerini ön plana çıkmasından mutluluk duyarlar hatta lider ruhlu olanlar ve hizmet etmeyi sevenler kendi şehirleri için birçok çalışmalar yaparlar.Bu Ülkeler içinde aynı şey kendi ülkesini başka ülkeler arasında ön plana tutmaktan büyük gurur duyulur bunlara bir sürü örnek verebilirim spordan Eurovision yarışmasına kadar hizmetin büyüğü küçüğü yoktur yeter ki severek gönülden yapılma imkanı olsun işte bu Milliyetçiliktir benim görüşüm bu ayrımcılık değildir.Tabi bunların bazen olumsuzlukla sonuçlanan tarafları da var toplumlardan bazıları yaşadığı ülkede önemsenmediğini azınlıkta kaldığını ayrımcılık yapıldığını savunurlar yada bunun böyle olduğu birileri tarafından beyinlerine empoze edilir.aslında ortada hiç bir şey yokken Türkiye de bu durumlara maruz kalmıştır.
Türkler,kürtler,lazlar,aleviler vb biz Türkiye Cumhuriyeti adı altında demokratik bir ülkede yaşayan bir milletiz. Demin bahsettiğim gibi her toplumun kendine has bir kültürü bir yaşam biçimi vardır buna da her ülkede yaşayan insanlar saygı göstermek zorunda şu anda Türkiye’ nin yaşadığı bu durum ilk başlarında köklü bir önlem alınsaydı şimdi bu durumlara maruz kalmazdı.Kürtler kendi aralarında kendi dilini mi konuşmak istiyor eğitim mi istiyor bu konuda buyursun konuşsun serbest bırakın neden yıllarca krize döndürüldü bu onların dilleri kültüründe var bunu kabul etmek lazım "Türkiye’nin resmi dili Türkçedir " bunuda önemle belirtiyorum kabul edilmeyen bir tek şey var ülkenin bütünlüğü ve bölünmezliği Türkiye bir bütündür bölünmez ve bölünemez işte bu konuda yaratılan kriz şu an yaşanan bir iç savaşa dönüştü ve bunu biz birbirimize yapmıyoruz yaptırılıyoruz bizlerde ayrımcılık yok bizler bir arada huzur içinde yaşarken birileri sürekli huzurumuzu kaçırmaya çalışıyor. Türkiye’nin hangi şehrine giderseniz gidin toplumda yaşayan insanlar barış kardeşlik içinde ve iç içe girilmiş aile olunmuş akraba olunmuş kimi kimden ayırıyorlar.İşte gücümüzü çekemeyenlerin Türkiye üzerine oynanan oyunların kurbanıyız.Neymiş efendim apo halâ yönetiyormuş bilmem ne "apo bence imralide yatan aciz bir yaratık" apo sadece Türk askerine polisine değil kendi toplumunda yaşayan beşikteki bebeğine kurşun sıktıran bir cani. Tabi ki yok sayamayız o var ve yaşıyor kürt halkının da bu konuda duyarlı olacağını düşünüyorum o bir kurtarıcı değil yok edici Türkiye’de yaşanan bu iç savaşın başrol oyuncusudur. Böyle bir insanı ilahlaştırmak yerine barış ve huzur içinde cennet vatanımızda yaşamanın yollarını bulup öze dönme vakti gelmedi mi?
Bazı aileler vardır kendi içlerinde aile sorunlarını halledemezler aile yakınlarında eşten dosttan yardım isterler ya da birileri onlara müdahale eder peki bu sağlıklımıdır kesinlikle hayır her kafadan bir ses çıkar ailenin kendi sorununu en iyi kendisinden başka kim çözebilir.Bizim Türkiye içinde bu geçerli biz bir milletiz en iyi biz kendimiz yönetiriz bırakın el çektirin artık dışarıda ki güçleri üstümüzden inanın her şey daha güzel ve barış içinde olacaktır.Biz aciz bir millet değiliz ki biz güçlü bir Türkiye’yiz.
Bu vatan kolayına alınmadı ne badireler ne savaşlar atlattı. Biz o sıkıntılı ve fırtınalı günleri
geride bıraktık Müslüman Türk’ün adaletli gücüyle ülkemizde özgür bir nefes alıyorsak Gazi Mustafa Kemâl ATATÜRK’e borçluyuz
Atatürk’ün bir sözüyle yazıma son veriyorum
"Yurtta Sulh Cihanda Sulh"