PROBLEM NE KİME GÖRE

Eğitimin problemini, sistemi yapısını anlamadan tespit etmek imkânsızdır. Eğitim ve diğer konulardaki problemler, yönetenle- yönetilenler arasında aynı değildir. Ülkede kimlerin sözünün geçtiği malum!! Demokrasi, insan hakları, eşitlik, sosyal adalet, hukukun üstünlüğü gibi değerler, bu ülkenin külfetini çekenler için değildir. Her zaman yöneten durumdaki mutlu azınlık için geçerlidir.
Samimi olarak ifade edecek olursak; 1940’lı yılların Almanya’sı ile 1990 öncesi Demirperde Ülkelerinin içinde bulunduğu karma yapısına, batı kapitalizminin eklenmesiyle oluşmuş yapıdan, daha fazla bir şey beklemek aptallık derecesinde iyimser olmayı gerektirir.
Bu ülkede kimin çocukları nerelere gelebiliyor?( geldiğinde etkili olabiliyor) nerelere girip çıkabiliyor? Bu ülkenin kıymetli insanları kimler? Herkes tarafından biliniyor. En iyi vatandaş ise; daima külfete talip olan, ne emredilirse yerine getiren, hiçbir konuda düşünmeyen, düşündüğünü konuşmayan ya da her ne olura olsun sistemin sahiplerini rahatsız etmeyen insanlardır.
Bu sistemin yılmaz savunucularına birkaç soru sormak istiyorum:
- Memleketin nimeti ile yetişmiş beyinlerin % 59 u yurt dışına gidiyor. Beyin göçü veren ülkelerin başında geliyoruz. Neden?
- Kendi ülkesinden başka ülkelere gidebilmek için binlerce insanımız yabancı konsoloslukların önünde müracaat kuyruğunda. Neden?
- İnsan hakları mahkemesinde ( düşmanından medet umar duruma düşmüş) en fazla kendi ülkesini mahkemeye vermiş vatandaşa sahibiz. Neden?
- 80 yılda kaç ihtilal, kaç darbe yaşadık? Kime karşı? Neden?
- Kaç ekonomik kriz, kaç sosyal savaş yaşadık? Neden?
- Uluslar arası arenada, etkinliğimiz ve gücümüz nerede? Neden?
- Kendi vatandaşına güvenmeyip, daima tehlike gören başka bir devlet var mı? Neden?
- Hıristiyan olan bir ülkede dindar olan vatandaşını inancından dolayı ülke yönetiminden uzaklaştırmaya çalışan, hatta devletin geleceği açısından tehlikeli gören bir anlayış var mı? Neden?
- Kıyafetinden dolayı okuldan kız çocuklarını uzaklaştıran. Sonrada haydi kızlar okula kampanyası başlatan başka bir ülke var mı? Neden?
Bunun gibi soruları çoğaltabiliriz. Meselenin özü: problemin ne olduğunu? Kime göre olduğunu? Bu ve benzeri soruların cevabını bulduğumuzda anlarız.