Hatalarımı düzelten kimse uşağım bile olsa efendim olur. -- goethe
yagmur_yürekli
yagmur_yürekli
@yagmur-yurekli

Sevgilimi Çok Kıskanırım Diyenler El Kaldırsın

26 Ocak 2009 Pazartesi
Yorum

Sevgilimi Çok Kıskanırım Diyenler El Kaldırsın

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

490

Okunma

Sevgilimi Çok Kıskanırım Diyenler El Kaldırsın

İnternetteki bir anketin sonuçlarına baktıktan sonra bu yazıyı yazma gereği duydum.Ben bir psikolog ya da her hangi bir dalda psikoloji uzmanı değilim,ancak kendimce gözlemlerim ve birikimlerim var,sizlerle paylaşmak istedim.
<;<;<;<;Sevgilimi Çok Kıskanırım Diyenler El Kaldırsın>;>;>;>;

Bence kıskançlık, abartıldığında utanılması gereken bir duygudur, bir o kadar da zaralı. Gereksiz kıskançlık ilişkinin pekişmesine, çiftlerin birbirini rahatça sevmesine ve sevgilerinin büyümesine engel. Soruyorum size, birbirlerinin varlığında daha güzel yetişen selvi ve meşe ağaçlarından birini diğerinin gölgesine atarsanız büyümesi mümkün mü?Sevgiliniz ve siz, ne kadar birbirinizin ruh ikizi olursanız olun, ne kadar severseniz sevin ayrı bedenlerin ayrı insanlarısınız. Kişilikleriniz farklı, ve farklılıklara ihtiyacı var. Onu kıskançlığınızla boğarsanız kaybedersiniz. Çünkü sevginizden çok işkencenizi vermiş olursunuz.

Bırakın sevdiğiniz sizi özgürce sevsin, bırakın o, o olsun. Tamamen farklısınız birbirinize ne kadar benzeseniz de. Onu kıskançlığınızla öldürmeyin. Hem nedir bu şüphe içinde yaşayış,nedendir? Yazık değil mi? Sadece ona değil kendinize de yazık, ilişkinize de. Yaş*mın, ilişkinizin tadına varmak varken aldatılacağım korkusuyla yaşamak neden. Bırakın, özgürce yaşayın. Aldatılırsanız ne olacak ki? Şüpheyle yaşayıp aldatılmamaya, şüphelerimi hayatımdan kovup aldatılmayı ercih ederim. En azından yaşadığım zamandan bir tat alırım.Atın şüphelerinizi, kuşkularınızla yaşarken daha çok aldatılırsınız. Kendinize de ihanet etmiş olursunuz. Unutmayın ki yasaklanan şeyler her zaman daha cazip gelir. Siz kıskançlıklığınızla boğmaya başlarsanız, onun en masum selamlaşmaları bile sizin baskınızdan kaçmak için bir sığınak arama çabasına döner. ALDATMALARIN BİR NUMARALI SEBEBİ PARTNERLERİN AŞIRI KISKANÇLIK VE GÜVENSİZLİK DUYGUSUYLA BİRBİRLERİNİ BOĞMASIDIR. Sakın ola ki ben hem kıskanırım, hem güvenirim demeyiniz. Çünkü günümüzdeki kıskançlık olgusu güvensizliğin apaçık aynasıdır. Madem güveniyorsunuz, neden karşı cinsten biriyle alakası olsun istemiyorsunuz? Neden onun sizden bağımsız yaratıldığını kabul etmiyor ve onun kendi kendini büyütmesine izin vermiyorsunuz? Neden aklınızda "Acaba bensiz ne haltlar karıştırıyor?" sorusu var? Özlediğiniz için mi yoksa? Bu koca bir palavra, siz de çok iyi biliyorsunuz. Sürekli sevgilinizin telefonlarını karıştırmak, arkadaşlarına karışmak, kız erkek ayrımı yapmak, sürekli şüphelerle yaşamak... Hem kendinize hem ona hayatı zindan etmiş oluyorsunuz. Güvensizliğinizin kölesi oluyorsunuz. Kıskanın yeri geldiğinde, elbette bu sevginin göstergesidir bazen. Vurdumduymaz olun demiyorum size,ama hasta olmayın. Karşınızdakine bu denli karışmak, bu denli kıskanç davranmak aslında bilinç altınızda yatan, benliğinizi dikte etme çabasından başka bir şey değildir.Kıskançlığın dozunun arttması psikolojik bir hastalıktır. Aşırı kıskanç insanların ruh sağlıklarında bozukluklar vardır ve mutlaka profesyonel yardım almalıdırlar.

Yazımın olaylara daha nesnel,daha doğru bir bakış açısıyla yaklaşmanıza, ve ilişkilerinize gerçek anlamıyla sahip çıkmanıza yardımcı olmasını ümit ediyorum. İlişkilerinizi kendi ellerinizle öldürmeyin, yok etmeyin. Bizler hayatımız boyunca bir büyüme, olgunlaşma çabası içindeyiz. Bu süreçte ilgilerimiz hakkında, kendimiz hakkında şüpheye düşebiliriz. Karşımızdaki de öyle. Bırakın karşınızdaki büyümesini, olgunlaşmasını özgürce tamamlasın. Ne güzel söylemiş Halil Cibran, Beraberlik şiirinde:


Sonra Almitra tekrar konuştu: "Peki ya beraberlik?"

Ve o cevap verdi:

"Siz beraber doğdunuz ve hep öyle kalacaksınız.
Ölümün beyaz kanatları, sizin günlerinizi
dağıttığında da beraber olacaksınız.

Siz Tanrı’nın sessiz belleğinde bile beraber olacaksınız.

Fakat birlikteliğinizde belli boşluklar bırakın.

Ve izin verin, cennetlerin rüzgarları aranızda dans edebilsin...

Birbirinizi sevin; ama sevgi bir bağ olmasın,
Daha ziyade, ruhlarınızın sahilleri arasında
hareket eden bir deniz gibi olsun.

Birbirlerinizin bardaklarını doldurun;
ancak aynı bardaktan içmeyin...
Ekmeklerinizi paylaşın; ama
birbirinizinkini yemeyin...

Beraberce şarkı söyleyin, dans edin, coşun;
fakat birbirinizin yalnızlığına izin verin;
Tıpkı bir lavtanın tellerinin ayrı ayrı olup,
yine de aynı müzikle titreşmeyi bilmeleri gibi...

Birbirinize kalbinizi verin; ama diğerinin saklaması için değil;
Çünkü yalnızca Hayat’ın eli, sizin kalplerinizi kavrıyabilir...

Ve yanyana ayakta durun; ama çok yakın değil,
Çünkü bir mabedin ayakları arasında mesafe olmalıdır;
Ve meşe ağacıyla, selvi ağacı,
birbirinin gölgesi altında büyüyemez."

Saygılarımla...


(Yağmur) Raziye KAYA
8Mayıs2008,17:50
Gazipaşa/Antalya
tatliaskim

Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Sevgilimi çok kıskanırım diyenler el kaldırsın Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Sevgilimi çok kıskanırım diyenler el kaldırsın yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Sevgilimi Çok Kıskanırım Diyenler El Kaldırsın yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
Paylaş
YAZI KÜNYE
Tarih:
26.1.2009 16:30:37
Beğeni:
0
İzlenme:
490
Yorum:
0
BEĞENENLER
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.