- 1630 Okunma
- 12 Yorum
- 1 Beğeni
Deprem Uyarısı
Sevgili şair ve şiir sever dostlarım…
Öğle saati iki simit ve çayım masamda bu gün hiç şiir yazmayı düşünmüyorum. Mesleğimle ilgisi olduğundan deprem ile ilgili uyarıcı bir yazı yazmaya karar verdim.
Depremin tanımını falan girmeyeceğim. Şu bir gerçek ki deprem oluyor ve olacak önemli olan depreme karşı tedbirler almak ve ona hazır olmaktır.
Yapıların güçlendirmesinden başlamak lazım maliyetli olduğundan yaklaşmazlar ama içinde canların bulunduğu meskenlerimizi iş yerlerimizi depreme dayanıklı hale getirmekten daha önemli bir şey olamaz diye düşünüyorum.
Bizim depreme karşı alacağımız tedbirlerin başında hazırlık gelir hepimizin evinde bir deprem çantası bulunmalı hatta yangına karşı duman detektörü olmalıdır.
Bunlar maliyet arz eden şeyler değildir. Deprem anında yapılması gereken YAT-ÇÖK-KAPAN bunun haricinde pencere merdiven boşluğuna doğru kaçmak son derece sakıncalıdır. Eşyaların sabitlenmesi dolapların duvara hatta masada ki bilgisayarın bile sabitlenmesi duvarda ki resimlerin duruş şekli dahi önemlidir. İşin aslı yerel yönetimlerin halkı aydınlatması el broşürleri ile deprem anında yapılması kuralları anlatmalıdır. Bizde nerede? Yoğurdu ekşi diyen yok. Sen şunu, sen bunu yaptın demekten öteye gidemedik…
Şair ve şiir dostlarıma bilgilendirmeyi uygun gördüm. Sevgi saygı ve selamlarımla.
YORUMLAR
Dikkatli ol tedbirini al sonra Allaha kadere bırak deriz değil mi arkadaşım ne güzel bir uyarı olmuş gidenler geri getirilemiyor herkesi bilinçlendirmek gereken ne varsa yapmak gerekir Japonyada çok deprem oluyor fakat ölü sayısı yok denecek kadar az niçin bizde deprem ülkesi olduğumuz halde önleini alamıyoruz kutluyorum yazınızı mükemmeldi
Haklısınız benim senin bina değil önemli olan canlardır. Canlar gittikten sonra geri gelmiyor. Önemsiz olan hiç birşey buraya yazılmaz Şahsım Edebiyat Defterinin saygınyıgını kabul ettiği için bu sitede yazıyorum. Benim için Hakkaride ki bir çocukta Gazzede ki Muğlada kide aynıdır. Gökyüzünün başınıza düşmesine gelince. Zaten her ölüm gökyüzünden toprağa düşmüş bir candır. Saygılarımla.
Benim bu konuda çözüm olarak gördüğüm ; eski ve hatta hasarlı binaların yenilenmesi için devletin kararlı olması . Deli Dumrul vergisi dahi alabilen bir devletin halkı buna mecbur etmesi mümkündür. Bu da tabii imar düzenlemesi gerektirebilir. Fakat TOKİ'nin aslî görevi bu olmalıdır ve mutlaka bir an önce hayata geçirilmelidir. Bu yapılmadıkça, bir süre sonra göçük altında kalacağı kesin olan bir çok insanın, göz göre göre ölmesine seyirci kalınmış olacaktır.. Bunun adı da cinayet ve hatta katliamdır.
Fikret TEZAL tarafından 1/13/2009 4:32:58 PM zamanında düzenlenmiştir.