BİR KİŞİNİN ÜSLUBU EŞİTTİR O KİŞİ DEMEKTİR
BİR KİŞİNİN ÜSLUBU EŞİTTİR O KİŞİ DEMEKTİR
Bir kabın içinde ne varsa, dışına o taşar. Bir odada ışık varsa, dışarıya ışık yansır. Bir odada güzel koku varsa, güzel ve mis gibi bir koku yayılır. Bir odada pis bir koku varsa, dışarıya o çirkin koku yayılır. Gelelim insana. Bir insanın içinde nur, huzur, güzellikler, iyilikler varsa, etrafına nur, huzur, güzellik ve iyilik saçar ve bu kişinin elinden, dilinden bilerek ve isteyerek bir çirkinlik sadır olmaz. Öbür tarafta, bir insanın içi pislik ve çirkinlik doluysa, içi zifiri karanlık hâlde ve kafasındaki fikirler kötülüğe müsaitse, bu kişiden de herkes devamlı surette çirkinlik, bela, ahlaksızlık, pislik ve kötülük görür.
Ecdadımızın bu hususta çok güzel sözleri vardır. Atalarımız, kötü söz söyleyip de, küfürlü söz söyleyip de etrafını rahatsız eden, alçak ve adi insanlar için “kem söz, yani kötü söz, sahibine aittir” diyerek, bu insanlara bulaşmamışlardır. Evet, bir insan, birine haksız bir şekilde ve alçakça hislerinden dolayı küfür mü etti, ne dediyse, hangi sıfat yakıştırdıysa o söz ve sıfat karşısındakinde değil kendisindedir. Bu nedenle, küfürbazları, etrafına kötü söz söyleyeni iyi tanıyın ve içindeki pisliği, içindeki karanlığı görün. Ve en önemlisi, bunlara bulaşmayın. Zaten, bunlar kendilerine bulaşılmasını isteyen tiplerdir. Bulaşılmadığı anda, müthiş bir şekilde rahatsız oluyorlar ve kendilerini yiyip bitiriyorlar. Kötüler, kendilerini yiyip bitirsin İnşallah.
Evet, bir insanın üslubu çok önemlidir. Kişinin üslubu kendisini ele verir. Yine Ecdadımızın tespitleriyle konuşalım. Ecdadımız, “Üslubu beyan, aynıyla insan” demişlerdir. Bu söz de yukarıdaki Ata Sözü gibidir. Kişinin sözleri, kişinin konuşma adabı kendisini açığa çıkarır. Kaba konuşan, kaba insandır. Nazik konuşan nazik insandır. Ağzından küfür eksik olmayan, adeta bozuk plak gibi dönüp dönüp küfreden ve küfürden başka söz bilmeyen bozuk insandır, cahil insandır. Allah cahillerden ve kötü, adi, bozuk insanlardan bizleri ebediyen ayrı eylesin.
Evet, yukarıda bu duayı ve bu seslenişimi Yüce Rabbime (cc) arz ettim. Bu dünyada, iyiler ve kötüler aynı mekanda, aynı atmosfer altında yaşıyor. Bu dünya ayrılma yeri değil. Ancak, iyiler ve kötüler ahirette ebediyen ayrılacaklar. Bu nedenle duamı bu şekilde Yüce Rabbime (cc) arz ettim. Bu dünyada, kötülerle aynı yerde yaşasak da, İnşallah ahirette ayrılacağız onlardan.
Bir şiirimde şöyle sesleniyorum.
HİKMETLİ GÖZLEM
Tevhid ve şirk ayan-beyan belli,
Muvahhid ile müşrik ahirette ayrılır,
Hikmetten habersize ne demeli?
Kuzu ile kurt aynı ovada yayılır.
Evet, bu dünyada kuzu ile kurt aynı ovada yayılıyor. Tevhid mensupları ile şirk mensupları aynı sokakta yürüyor, aynı iklimi yaşıyor, aynı havayı soluyor. Güzel ahlaklı, nur yüzlü insanla etrafına saldıran, küfürler savuran kötü insan aynı mahallede, hatta aynı apartmanda yaşıyor. Bu dünya ayrılma yeri olmadığı için, bunun böyle olması gereklidir. Başka türlü olsaydı, Dünyadaki imtihan sırrına aykırı olurdu. Kısacası bu imtihanın bir şartı, bir gereğidir. Ancak, ahirette bu şart, bu gereklilik ortadan kalkacak ve ayrılma gerçekleşecektir. Bu husus, Kuran-ı Kerim’de, Yasin Suresi 59. ayette; (Allah şöyle der:) "Ey suçlular! Ayrılın bu gün!" şeklinde beyan edilmektedir.
Bu Dünyada, kötülere, küfürbazlara, adilere, alçaklara sabredeceğiz. Onlarla hasbelkader aynı atmosfer altında, aynı gökyüzü çatısı altında yaşayacağız. Günü gelince, o büyük gün gelince, ahirette onlardan ebediyen ayrılacağız İnşallah.
Ayrılma yerine kadar geçen bu Dünyadaki süre zarfında da, onlarla mecburen muhatap olurken de, kendimizi üzmeyeceğiz ve onlardan gelen davranışlara karşı, onlardan gelen sözlere karşı kendimizi şöyle teselli edeceğiz: “Kötü söz sahibine aittir. Kişinin üslubu eşittir o kişi demektir” diyeceğiz. Ve onlara bulaşmayacağız.
Ahmet SANDAL
Şair Yazar
YORUMLAR
Çok güzel...Katılıyorum size...
Bir insanın içi dışına yansıyorsa o kişiyi kolayca tanırsınız.Ya dediğimiz gibi değilse.Hiç de göründüğü gibi değilse.Sadece kalıpsa.. asıl mesele kalıp içinde sıkışmış olanı değerlendirmek ve iyileştirme yönünde çaba vermek değil midir ?
Bizler evlat yetiştirirken, aman evladım sakın kötü söz çıkmasın dilinden çünkü, o sözler karşındakini değil seni incitir.Sarfeden yükümlüdür.Dua eden dil asla küfür edemez diyebilme olgunluğuna sahip miyiz ?
Hangimizin evinde küfür yok ki ?
Toplum olarak bakar ve incelersek,en basitinden futbolu düşünün.
Ve ilk hakaret edilen kişi de kadındır, özellikle de Analar !
O çok değer verdiğimiz ve cennetin ayaklarının altına serildiği Analar.
Sayın yazar; kitaplık konu seçtiniz.Seçiminizden dolayı sizi yürekten Tebrik ederim.
Dili düzelmeyen insanın hiç bir işi düzelmez diyor saygılarımı sunuyorum.
Bir kabin icinde ne varsa, disinada o tasar. Ama güzelliklerin üstüne kötülükler bastirilmissa, en sonunda güzelleride cikabilir.
Bu yazdiklariniza katiliyorum fakat bence, bosu bosuna iyiler ve kötüleri bir arada degildir neden? Iyiler kötüleri gördügünde kendilerini düzeltmesi icin, ve daha mantilklisi iyiler kötülere örnek olup güzel davranislari ile kötüleri yanlis yollarindan ayirmakda olabilir.
Iyiyim diyerek "kötü" adlandirdigi kisileri kendinen uzak tutmak ne kadar bagis saglar?
Önemli olan iyisi ile kötüsü ile güzel ahlakla herkesi oldugu gibi kabul edip, her insana karsi adaletli davranip Insan olmak. Bugün kötü görünen yarin Allahin rizasini kazanabilir. Bunu bilemeyiz. Önemli olan kendine ve cevresine saygili olmaktir.
Ellerinize saglik