AŞKSIZ GÖNÜL GÖNÜL DEĞİLDİR...


Henüz Muharebe başlamamıştı...Sultan Alparslan ordunun vaziyetini kontrol etmek amaçlı otağından çıkmış dar adımlarla ilerlerken gözlerini askerlerinin üzerinde gezdiriyordu... Son hazırlıkları tamamlamaya çalışan yoğun uğraş veren neferler sultanın yaklastığı vakit ayağa kalkıyor ve selam veriyordu..Sultan bi ara gözünü bir yamacın kenarında sırtını ağaca yaslamış bir ere iliştirdi ve adımlarını serileştirerek askere doğru yaklaştı...Henüz bir kaç adımlık mesafe kalmıştı ki asker sultanı farketti ve yerinden doğrularak ayağa fırladı...Dik duruşunu heybetiyle süsleyen ceddi al-i Sultan Alparslan karşısında duran askerinin gözlerinden süzülen inci gibi yaşları farketti..."Ne o neden ağlıyorsun"dedi sultan...Bir müddet cevapsız kalan asker sessiz kalmanın saygısızlık olacağını düşünerek cevap verdi.."Yüce Sultanım ehl-i gönül sahibimi sevdalımı düşünürüm... aklıma değdi bir an... yüreğimi sardı ateşi... ondan,farketmeden gözlerimden damla damla süzüldü hasreti dedi...Yüce Sultan ince bir tebessüm etti ve okkalı bir kelamı döktü dudaklarından "EY YİĞİDİM!UNUTMA Kİ AŞKSIZ GÖNÜL GÖNÜL DEĞİLDİR"dedi...
" İşte böyle bir ehl-i muhabbet gönle sahip bir ceddin torunlarıyız...en büyük aşkımız vatan için, gün olur kılıç kuşanır destanlar yazarız...
tarihin sayfalarına sığmayan mücadeleler ile gelecek nesillere bir övünç payesi bırakırız... gün olur,sevdalanır aşkı mavzer yapıp pusatlanırız gönül yurdunda...
günü birlik sevdalara inat yaşarız aşkları..duygularımızı fani vucüdundaki , Allah’ın evi olan gönülde himaye ederiz...bir anlık tebessümler ile mahçuplaşır...Allah kelamı ile muhabbeti soluruz..
özlem diyarına sürgün edilişimizdir bizdeki sevda...yare karşı adak olup koçlar misali ölüme güle oynaya gitmektir...üç harflik günü birlik bir yaşayış değil,kelamlardaki sır misali dua içtenliğiyle hissetmektir.."
İşte biz böyle yaşarız dedik...
Ya siz...gönül deryasından bir katre nasiplenmeyen nasipsizler...yozlaşan beyinlerinde sevdalara anlamsızlık yükleyerek hakikatten kaçan madde tamahçıları...ya siz nasıl yaşarsınız...
saygılarımla
ozan korhan