- 2007 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
ŞAİR SEZAİ KARAKOÇ’UN GÖZÜYLE YAHUDİLER VE FİLİSTİN
M.NİHAT MALKOÇ
Ortadoğu sadece Osmanlı döneminde huzur ve emniyet içinde yaşadı. O dönemde de fitne odakları boş durmadı şüphesiz. Araplarla Osmanlı’nın arasını açmak için çok çaba harcandı. Fakat Müslüman’ı Müslüman’a kırdırmak isteyenler gayelerine ulaşamadılar. Osmanlı, tarih sahnesinden çekilince Ortadoğu’da dengeler sarsıldı. İsrail mikrobu düştü bu güzel topraklara. Bu mikrop hastalık saçtı dört bir yana. O gün bugündür bu toprakların halkı aradığı huzuru bulamadı. Zalimler de, mazlumlar da tedirgin yaşadı bu sancılı coğrafyada.
Türk şiirinin yaşayan en büyük şairi olarak gördüğüm Sezai Karakoç’un ta 1969 yılında Diriliş Dergisi’nin birinci sayısında yayınlanan “Ey Yahudi” adlı bir şiiri var. O günden bugüne aradan kırk yıl geçmiş. O yıllarda Yahudiler, Mescid-i Aksa’yı yakmışlardı. Karakoç da bu menfur olay üzerine şu dizelerle başlayan “Ey Yahudi” adlı şiirini yazmıştı:
“Nihayet Mescid-i Aksa’yı da yaktın ey Yahudi!..
Asırlardır insanlığın ruhunu yaktığın gibi ey Yahudi!..
Aya çıkarak göğe çıktığını sandın ey Yahudi!..
Göğe çıktığına inanır inanmaz
Büyük Peygamberin göğe çıktığı yeri yaktın ey Yahudi!..
Mescid-i Aksa’yı yaktın ey Yahudi!..
Daha doğrusu yaktığını sandın ey Yahudi!..
Senin yaktığın gökteki Mescid-i Aksa’nın ancak
gölgesidir ey Yahudi!..
Senin yaktığın Mescid-i Aksanın ruhu değil,
Taş, toprak ve ağaçtan işaretidir ey Yahudi!..”
Nefislerin alabildiğine semirtildiği, vicdanların sağırlaştırıldığı hastalıklı bir çağda yaşıyoruz. “Müslümanlar kardeştir” ilahî mesajı çoktan unutulmuş. Ümmet bilinci yaralanmış, yerlerde sürünüyor. Başımıza gelenler hep bu yüzdendir. Şair Karakoç bu şiirinde Filistinli Müslüman kardeşlerine uzaktan bakan, yüreği sızlamayan, yardıma koşup da kanayan yaralarını sarmayan ahir zaman ümmetine kızgınlığını dile getirir. Mescid-i Aksa’nın ateşinin ümmetin ruhundaki ve körelen vicdanındaki buzları çözmesi temennisinde bulunur:
“Ölüler gibi donmuş bizlere de
Belki Mescid’in ateşinden bir köz düşer de
Buzlarımız çözülür ey Yahudi!..
Üç dince de kutsal bir mekân sayılan, Peygamberimizin Mirac mucizesini yaşadığı yerlerden Mescid-i Aksa’nın da bulunduğu Kudüs yıllardır Siyonistlerin kirli çizmeleri altında inim inim inliyor. Siyonist terörü ve vahşeti doksan yıldır nefes aldırmıyor Müslümanlara. Karakoç “Ey Yahudi” adlı şiirinde Filistinlilerin yaşadıkları acıların asıl müsebbibinin gevşek İslam ümmeti olduğunu söyleyerek Müslümanların bunun ağır cezasını çektiğini hatırlatıyor. Bir gün Kudüs’ün kurtulacağına ve Yahudilerin ağır cezalarla cezalandırılacağına inanıyor:
“Bir gün gelecek azgınlığın sona erecektir / Kutsal Kudüs kurtulacak
Mescid-i Aksa’yı bu ümmet altından ve zebercetten ve yakuttan
Yeniden yapabilecek bir kudrete erecektir
O gün Tanrı’nın azabı senin için şiddetli olacaktır
Biz istesek bile seni ondan kurtaramayacağız ey Yahudi!..
Bize bu yapılanı yapan sen değilsin
Biz kendi cezamızı çekiyoruz
Sen de bir gün kendi cezanı çekeceksin ey Yahudi!...
Sana yeryüzü lanet edecektir
Sana gökyüzü lanet edecektir ey Yahudi!..
En kısa zamanda tövbe yolunu tutmazsan ey Yahudi!..”